ALİ ADAKOĞLU - İSTANBUL
TBMM Başkanı ve AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Cemile Sultan Korusu'nda basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Seçim çalışmaları hakkında bilgi veren İstanbulluları dinleyeceklerini, vatandaşın sorunlara çözüm bulacaklarını açıkladı.
Az konuşup çok dinleyeceğiz
31 Mart seçimleri için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışacağını ifade eden Yıldırım, “Partimiz karar verdi. İstanbul'da bu yarışta bulunmamızı istedi bizden. 'Başımız, gözümüz üstüne' dedik, böyle bir yola girdik. Allah hakkımızda hayırlısını versin” dedi. Sandığa gitmeye 84 gün kaldığını hatırlatan Yıldırım, ilçe ilçe, mahalle mahalle hemşehrilere ulaşacaklarını, projelerini anlatacaklarını, daha az konuşup daha fazla dinleyeceklerini söyledi.
TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, gazete ve televizyonların genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Görüşmede Genel Yayın Yönetmenimiz Ali Adakoğlu da yer aldı.
Başkan Erdoğan’a teşekkür
“İstanbul geleceğimiz” diyen Binali Yıldırım, İstanbul’da katılımcı yerel yönetim sözü verdi. “Şehirde ideolojiyi merkeze alan ve çalıştırmamaya yönelik adımlara da müsaade edemeyiz” dedi. Yıldırım, İBB Başkan adaylığını kabul etme sürecini soran gazetecilere, “İnsanlara dokunmayı seven biriyim. TBMM Başkanlığında ise bu imkân yoktu. Bana tekrar insana dokunarak hizmet etme imkânı veren partime ve Başkanımız Erdoğan’a teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Gözlerimizi kapatmayacağız
Ekrem İmamoğlu ile birlikte yarışacaklarını kaydeden Yıldırım, CHP’nin adayını arayarak tebrik ettiklerini dile getirdi. Yıldırım, “İstanbul'u dinleyeceğiz, gözlerimiz kapalı değil. Gözlerimiz açık İstanbul'u dinleyeceğiz, kulaklarımız delik İstanbul'u dinleyeceğiz. İstanbul'un gören gözü, işiten kulağı, düşünen aklı ve hisseden kalbi olmaya devam edeceğiz. İstanbullu isteyecek, biz yapacağız” dedi.
Ülkemiz, İstanbul kazansın
İstanbul’un sorunlarının konuşulduğu bir seçim ortamını istediklerini belirten Yıldırım, “31 Mart seçimlerinde sonuç ne olursa olsun, İstanbul kazansın istiyoruz, ülkemiz kazansın istiyoruz. Bu seçimlerin bir genel seçim havasına dönüştürülmesi, bir referanduma dönüştürülmesi bana göre İstanbul'a yapılabilecek bir iyilik değildir. İstanbul'un konularının, dünya şehrinin konularının güme gitmesi beni çok üzer” diye konuştu.
Beraber yürüyeceğiz
Başkan Erdoğan ile birlikte başlayan İstanbul yerel yönetiminde 25 yıllık geçmişlerinin olduğunu kaydeden Yıldırım, yerel seçimlerde yeni bir dönemin kapılarını aralamayı hedeflediklerini söyledi. Yıldırım, "1967'de geldiğim bu şehirde ‘Binali Yıldırım’ oldum. Bu, yeni dönemin ilk durağı Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümü 2023'tür. 2023'e bir yandan Türkiye daha önce koyduğu hedeflerle yürürken, diğer yandan da İstanbul'da biz aynı şekilde İstanbul ölçeğindeki hedeflerle beraber yürüyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Sorun; ulaşım ve trafik
Şehrin sorunlarına dikkat çeken Yıldırım, "İstanbul'da 'sorun nedir' diye soruldu, sordurdum ben sokakta vatandaşlara. Birinci şey, ulaşım ve trafik, istisnasız bütün ilçelerde her yerde ulaşım ve trafik en önce telaffuz edilen sorun. Bir de nüfus yoğunluğu, kalabalık tarzında bir değerlendirme var" bilgisini verdi.
İstanbul'da 4.0 dönemi
İstanbul’un yeni vizyonunu, ‘İstanbul 4.0’ olarak açıklayan Yıldırım, şunları kaydetti: “Hani endüstri 4.0 diye bir şey var ya. Her şeyin bilgi, iletişim, teknolojileriyle test edildiği, yaşandığı ve adeta elektronik ortamlarla yönetilir hale geldiği bir dönemden bahsediyoruz. Dolayısıyla İstanbul'un yeni vizyonu, yeni hizmet dönemini de bir şekilde 'Endüstri 4.0'a benzer. Bunu 'İstanbul 4.0' olarak kabul edebiliriz. 'İstanbul 4.0'ın içinde neler var, bunları zaman içerisinde konuşacağız.”
Yıldırım’dan istifa açıklaması
Binali Yıldırım, istifa edip etmeyeceğine ilişkin bir soruya cevap verdi. Yıldırım, “Milletvekili seçimlerine gidilirken bir vekilin istifa etme ihtiyacı yoksa ve TBMM üyesi olarak kampanyalara katılıyorsa, belediye seçimlerine giderken aynısını yapmasını yadırgamak, kabul etmemek ne hukuki ne de adil bir değerlendirme olabilir" dedi.