Başbakan Binali Yıldırım, Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Zulme Lanet Kudüs'e Destek" mitinginde yaptığı konuşmada, İstanbul'dan kardeş Filistin halkına, Türk milletinin kalbi selam ve muhabbetlerini gönderdiğini söyledi.
İlk kıble mukaddes Mescid-i Aksa'nın, İstanbul'dan on birlerle selamladıklarını ifade eden Yıldırım, "Nübüvvetin, risaletin şehri Kudüs'e selam olsun. Aşkın ve imanın ülkesi Filistin'e selam olsun. Allah'ın rahmeti, koruması üzerilerine olsun. Filistin halkına zulmeden zalimleri yüce Rabbim, tarih ve insanlık onurunda zelil eylesin." dedi.
Bu mübarek oruç gününde, bu muhteşem meydanda, Yenikapı'da Filistin topraklarında yaşanan İsrail zulmünü lanetlemek için bir araya geldiklerini hatırlatan Yıldırım, zulme ve vahşete cesaret veren alçaklara tepkilerini göstermek için geldiklerini ifade etti.
Bu zulüm karşısında Türkiye'nin safını, mesajını, duruşunu dünyaya ilan etmek için toplandıklarını belirten Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:
"Bugün, bu meydanda insan olmanın, Hakka, hakikate inancımızın gereğini yapıyoruz. İstanbul'dan bütün dünyayı, haklının, mazlumun yanında, Filistinli kardeşlerimizin yanında durmaya davet ediyoruz. Yine buradan bütün dünyayı, zalimin, haksızın, işgalcinin karşısına çıkmaya davet ediyoruz. Bugün burada, eşkıya dünyaya hükümdar olmaz diye haykırıyoruz. Bu meydanın sesi, insanlığın sesidir. Şu mübarek ramazan günü, oruçlu ağızlardan çıkan bu sese şahit ol ya Rab. Yıllardır İsrail zulmüne göğüslerini siper eden Filistinli kardeşlerimizi yardımsız bırakma ya Rab. Çocuk, kadın, yaşlı, silahsız demeden önüne geleni alçakça katleden İsrail zalimlerine meydanı verme ya Rab."
'İslam ümmetinin kalbine bir hançer daha saplandı'
Başbakan Yıldırım, istiklal mücadelelerinin, mazlum milletlerin kurtuluşuna her zaman ilham kaynağı olduğunu, bu sebeple bu mahşeri kalabalıkların haykırışlarının ifadesini bulan hissiyatlarının önemli olduğunu dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti:
"Haykırıyoruz çünkü acımız büyük, gözlerimiz yaşlı, kalplerimiz yangın yeri. Tarihte eşine az rastlanır bir şiddetle Filistin toprakları bir kez daha kana bulandı. Mukaddes Kudüs şehri, Mescid-i Aksa bir kez daha mateme gark oldu. İslam ümmetinin kalbine bir hançer daha saplandı. İnsanlıktan nasibini almayan haydutlar yine sahneye çıktı. Meşru ve barışçı gösteri yapan savunmasız çocukların, kadınların, gençlerin üzerine kurşun yağdırdılar. Bunu yapanlar, buradan, Yenikapı Meydanı'ndan ilan ediyorum tarih önünde sorumludur ve hesabını mutlaka vereceklerdir. Vahim bir yanlışa imza atarak büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyan Amerikan yönetimi ve başkanı da aynı şekilde bu zulme ortak olmuştur. Amerika Başkanı, binlerce Filistin'in kurşunlanmasını adeta keyifle temaşa etmiştir. İsrail'in uluslararası hukuku ayak altına alarak, Amerika'nın seyretmesini asla ve asla bu bölge unutmayacaktır. Bu vicdansız eylemden dolayı hepsine yazıklar olsun, yuh olsun. Dünya barışa bu kadar hasretken, işgalci İsrail terör örgütlerinden daha acımasız yöntemlerle zulümlerini icra etmektedir. Abluka altındaki Gazze sınırında insanlığın kalbine nişan alınmış ve 60'dan fazla kardeşimiz şehit edilmiş, 3 binden fazla yaralanmıştır. İsrail'in uyguladığı bu şiddetin adı soykırımdır, etnik temizliktir. Bu alçak katliamın Amerika'nın gözü önünde ve kontrolünde gerçekleşmiş olması da ayrı bir vahim durumdur. Hem bölgesel hem küresel barış adına son derece vahimdir."
'Filistin halkı ve haklı davasının yanındayız'
Yıldırım, uluslararası hukukun çiğnendiğini, toplumların ve dünyanın sustuğunu söyledi.
İsrail'in azgınlaştığını ifade eden Yıldırım, "Hitler'e Mussolini'ye özenen İsrail yönetimi bir kez daha işgalci olduğunu, hak-hukuk tanımadığını dünyaya göstermiştir. Uluslararası hukuku tanımadığını, hiç kimsenin hayat hakkına tahammül göstermediğini bütün dünyaya ilan etmiştir. Türk milleti olarak insanın, insanlığın vicdanına kurşun sıkan İsrail'i şiddetle lanetliyorum. Türk milleti olarak insanlığın vicdanına kurşun sıkan İsrail'i şiddetle lanetliyorum. Millet olarak, ülke olarak Türk halkı, Filistin halkı ve haklı davasının yanındadır, yanında olmaya devam edecektir. Elbet bir gün hak yerini bulacak, zalime zulmünün hesabı da mutlaka sorulacak." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, bu vahim olayların ardından Türkiye'nin bir bütün olarak ses verdiğini ve zulmü en şiddetli şekilde kınadığını, Filistinlilerin matemini paylaşmak üzere 3 gün ülke çapında yas ilan edildiğini, bayrakların yarıya indirildiğini, Meclis Genel Kurulu'nda özel oturumla toplanarak AK Parti, MHP ve CHP'nin mutabakatıyla İsrail zulmünün en şiddetli şekilde kınandığını hatırlattı.
Bu dayanışmayı gösteren partilere teşekkür eden Yıldırım, Filistin'in Türkiye'nin ve milletin meselesi olduğunu vurguladı.
Yıldırdım, Yenikapı Meydanı'nda hep bir ağızdan tepkinin ortaya konulduğunu, dönem başkanı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İslam İşbirliği Teşkilatı'nı topladığını, pazar günü de Diyarbakır'da vatandaşlarla beraber olacaklarını, zulme karşı dayanışmayı en güçlü şekilde göstereceklerini anlattı.
"Muhteşem kalabalık insanlığa bir mesaj veriyor"
Başbakan Binali Yıldırım, Kızılay, AFAD ve TİKA'nın Gazze'deki yaralıların tahliyesi için çalışmalar yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Ne yazık ki masum insanları katlettiği yetmezmiş gibi yaralılara yardıma da izin vermiyor İsrail yönetimi. İnsani yardımlar konusunda devlet olarak da, millet olarak da hiç bir fedakarlıktan kaçınmayacağız. Gerekirse Birleşmiş Milletleri, gerekirse başka organları harekete geçirerek mutlaka yaralı kardeşlerimizin yarasını saracağız. Türkiye'ye yakışan da budur, Türk milletine yakışan da budur. Türkiye uluslararası zeminde Filistin'i, Kudüs'ü, mazlum kardeşlerimizin hakkını savunmaya devam edecektir. Kardeşliğin gereği budur, insanlığın gereği budur. Bugün bu meydanda bu muhteşem kalabalık bütün insanlığa bir mesaj veriyor. 'Zulmün karşısında, bir olalım, beraber olalım' diyorlar. Zulme rıza göstermek de zulümdür, diyor bu meydan. İnsanlık olarak bugün hissiyatımız bir, düşüncemiz, acımız birdir. Adaletten, merhametten, sevgiden nasiplerini alamamış insanlara ve devletlere yazıklar olsun diyoruz."
Yıldırım, bu dünyada zulümle payidar olunmadığını, mazlum Filistin halkına tarifsiz acılar yaşatan İsrailli zorbaların da abad olamayacağını dile getirerek, 81 milyonla Filistin halkının meşru hakkını, istiklalini sonuna kadar savunacaklarını, peşinde olacaklarını kaydetti.
Filistin'e, Gazze'ye, Batı Şeria'ya, Kudüs-ü Şerife, Filistin halkına ve Filistin'in yürekli çocuklarına selam ve sevgilerini gönderen Yıldırım, "Filistin çaresiz değilsin. Yüce Türk milleti 81 milyon sizinle beraberdir. Filistin halkının haklı davası bizim davamızdır. İsrail hamisiyle efendisiyle elbet yalnız kalacaktır. İnsanlığın vicdanı zulme boyun eğmeyecektir." dedi.
Yıldırım, zulme karşı tek yürek olan kalabalığı kutlayarak, Allah'ın, doğruların daima yardımcısı olduğunu, zalimlerin de er geç kaybedeceğinin unutulmaması gerektiğini söyledi.
Zaferin adalete ve merhamete inananların olduğunu ifade eden Yıldırım, "Bizim yolumuz Kur'an yoludur. Bizim yolumuz Peygamber efendimizin yoludur, bizim yolumuz sünnet yoludur. O halde kardeşlerim bugün Filistin'de acı çeken kardeşlerimiz için dua etme günüdür, destek verme günüdür. Yaşasın Filistin, yaşasın Kudüs, yaşasın mukaddes Mescid-i Aksa." diyerek konuşmasını tamamlandı.