Barzani, IKBY hükümetinin internet sitesinden yayımlanan yazılı açıklamasında, başta Kerkük olmak üzere statüsü tartışmalı olan bölgelerdeki durumu büyük bir endişeyle izlediklerini belirterek, "sistematik şekilde bölgenin Araplaştırılması ve demografisinin değiştirilmesi siyasetinin sürdürüldüğünü" savundu.
Demografi siyasetinin, Kerkük ve diğer bölgelerdeki halka karşı Irak'taki eski rejimler tarafından uygulandığını hatırlatan Barzani, "Bizi en çok endişelendirip şaşırtan durum da tüm bunların demokratik bir Irak'ta meydana gelmesidir." ifadelerini kullandı.
Bağdat ile Erbil arasında statüsü tartışmalı olan bölgelerin demografisinin değiştirilmesine yönelik bu siyaseti şiddetle kınadıklarını belirten Barzani, IKBY'nin, bölgenin asli unsurlarının yerlerinden edilerek başkalarının buralara yerleştirilmesini kabul etmediğini kaydetti.
Tartışmalı bölgelerin demografik yapısının ele alınması için IKBY'den bir heyetin Bağdat'a gönderileceğini aktaran Barzani, Irak merkezi hükümetine "anayasal yetkiler çerçevesinde gerekli tedbirleri alması" çağrısında bulundu.
Kerküklü Araplardan "Kürtler 2003'ten sonra arazilerimize el koydu" iddiası
Kerkük'teki Araplar, Baas rejiminin yıkıldığı 2003'ten beri arazilerine Kürtler tarafından el konulduğunu söylüyor.
Kürtler ise bu toprakların gerçek sahiplerinin kendileri olduğunu, Saddam Hüseyin döneminde Kerkük'ü Araplaştırma politikası çerçevesinde göçe zorlandıklarını ve yerlerine Arapların yerleştirildiğini savunuyor.
Öyle ki Kürtler sonradan kentte gelen Araplar için "İthal Araplar" ifadesini kullanıyor.
Kentteki Türkmenler de Saddam döneminde Kerkük'ün demografik yapısının Araplaştırmaya ve 2003'ten 2017'e kadar da Kürtleştirmeye maruz kaldığından şikayet ediyor.
Irak merkezi hükümeti ise Kerkük'te Araplar ile Kürtler arasında yaşanan bu anlaşmazlık karşısında sessiz kalmayı tercih ediyor.