Barış sarılmaktır

'1001 Çocuk 1001 Dilek' projesi kapsamında çocukların dileklerini gerçekleştirdiklerini ifade eden Deniz Feneri Derneği İletişim Koordinatörü Recep Koçak, "Doğudaki çocuklarımızın birçok dileğini gerçekleştirdik. Ayrıca onlara bazı sorular da yönettik. 'Barış nedir' sorumuza 'sarılmaktır' diye cevap aldık. O bölgeyi düşündüğümüzde oldukça duygu yüklü bir yanıt" dedi.

SÖYLEŞİ: ÖZLEM DOĞAN

Dünyanın her ülkesinde her zaman yardıma muhtaç birileri oldu ve olacak. Savaşlar, doğal afetler ya da aile fertlerinden birinin ölümüyle düşülen sıkıntılara el uzatan devletlerin yanı sıra yardım kuruluşları da son dönemlerde önemli bir yardım ağını oluşturuyor. Kurumsal olarak 1998'den beri faaliyet gösteren Deniz Feneri Derneği'nin yardım çalışmaları ve '1001 Çocuk 1001 Dilek' projesi hakkında Deniz Feneri Derneği İletişim Koordinatörü Recep Koçak'la konuştuk.

ŞÜKRÜ VE PAYLAŞMAYI HATIRLATTIK

Deniz Feneri'nin çıkış noktası nedir?

1996'da bir televizyon programıyla; 'Şehir ve Ramazan'la iyilik hareketimize başladık. İftar vaktinde; nimetlerin kadrini çok iyi anladığımız ve fark ettiğimiz bir saatte yapılan yardımlara şahit olmak, insanımıza hem şükrü hem de paylaşmayı hatırlattı.

*Afet sonrası zarar gören vatandaşlarımız için afet evleri de kuruyoruz. 175 evden oluşan bir mahalle kurduk. Günlük kullanımın temel ihtiyaçlarına kadar her ihtiyacı temin ediyoruz. Afet evlerimiz demonte edilebiliyor. Ülkemizin afet yaşayan her bölgesine ulaşıyoruz.

Kitlelere ulaşmanızda rolü olan televizyon programı Şehir ve Ramazan'ın Deniz Feneri'ne katkısı nasıl oldu?

Televizyonun gücü yadsınamaz. Bir televizyon programı içerisinde yaptığımız yardımların sadece bir kısmını gösterebilmemize rağmen büyük teveccühler aldık. Ülkemizin neresinde olursa olsun yardıma ihtiyacı olan vatandaşlarımıza ulaştık.

AYRIM YAPMADAN YARDIM

Deniz Feneri adı nasıl belirlendi?

Bu yardım hareketi sadece Ramazan ayı ile sınırlı kalmamalı diye düşündük. Haftalık sürecek olan program için isim ararken Yazar Mustafa Kutlu 'Deniz Feneri' adını önerdi. Çünkü "Deniz feneri fırtınalı havalarda ve zor zamanlarda hiçbir karşılık beklemeden ve ayrım yapmadan insanlara yardımcı olur" dedi. Bu isim bizim yardım anlayışımızla birebir örtüşüyordu.

Derneğinizin misyonunu nasıl tanımlıyorsunuz?

Derneğimiz 1998'de kuruldu. Profesyonel bir anlayışla, amatör heyecan da taşıyarak Türkiye'nin dört bir yanına ulaştık. Gelen her bağışı kuruşuna kadar sisteme kaydedip barkotluyoruz. Yardımların kime ulaştığını da izlenebilir hale getirdik. Bu güven, milyonu aşan bir bağışçıya sahip olmamızı sağladı. Dernek olarak her zaman dünyanın ulaştığı tecrübeleri de hesaba katarak adım attık.

ÇOCUKLARIMIZI ÖNEMSİYORUZ

Deniz Feneri için muhtaç olanlara yardım eli uzatmak ne demek?

Dedelerimizden miras kalmış bir dünyada yaşıyoruz. Biz de kendi çocuklarımıza ve torunlarımıza teslim edeceğiz. Onlara, "Biz sizi ciddiye alıyoruz, sizi önemsiyoruz. Sizin dilekleriniz ve hayalleriniz bizim için çok önemli" duygusunu hissettirmek amacı güdüyoruz.

'1001 Çocuk 1001 Dilek' projeniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Çocuklara mahsus bir proje üretmek istedik. Projemiz de böyle ortaya çıktı. Çocuklar bizden bir şey talep etmeden, onları sevindirmeliyiz diye düşündük. Sadece bizden yardım alan ve kayıtlı olan ailelerin değil, diğer ulaşmamız gereken yavrularımıza da ulaşmalıyız bilinciyle yola çıktık.

Projeniz sadece Türkiye'ye yönelik bir çalışma mı?

Okullarla işbirliği yaptık ve 28.500 çocuğa ulaştık. Birkaç yıl yurt dışından çocuklar da getirdik. Pakistan'dan, Nijerya'dan, Etiyopya'dan, Balkan ülkelerinden, Azerbaycan ve Kırım'dan başlarında öğretmenleriyle birlikte çocuklar geldi. Onları Türkiye'nin çocuklarıyla buluşturduk. İstanbul'un tarihi güzelliklerini gezdirdik. Bu çocuklarımızı evlerine hediyelerle ve hafızalarında güzel hatıralarla uğurladık.

*Çocuklara özel bir koli oluşturduk. Krakerden çikolataya, çocuk kitabından küçük oyuncaklara kadar bir çocuğun markete gittiğinde almak istediği çoğu şeyi bir araya getirdik. Çocukların gözündeki mutluluğu görmek her şeye değer.

1001 ENGELSİZ ÇOCUK

Projeye yönelik olarak farklı çalışmalar da gerçekleştirdiniz mi?

Dilek tutturduğumuz çocukların profilini farklılaştırdık. 1001 engelsiz çocuk kapsamında fiziksel engelli çocuklarımızın dileklerini gerçekleştirmeye çalıştık. Görmek ve yürümek isteyen çocuklarımızın istekleri için elimizden geleni yaptık.

Çocukların dileklerini nasıl öğrendiniz?

Deniz Feneri yurt dışında da, ülkemizde de birçok okul yaptı. Bu okullara formlar bıraktık ve öğretmenlerimiz aracılığıyla, özellikle yoksul çocuklarımızın bu formlardaki sorulara cevap vermesini istedik. Amacımız; çocuklarımızı gülümsetebilmek ve dileklerine ulaşabilmesini sağlamak. Bu yıl 10 okuldan 476 çocuğun dileğini gerçekleştirdik.

BARIŞ SARILMAKTIR

Sizi en çok etkileyen veya aklınızda kalan dileklerden örnekler verebilir misiniz?

Köyde yaşayan bir çocuğumuzun dileği şehir peyniri yemekti. Bir diğer öğrencimiz de okulun bahçesine öküzlerin girmemesi ve rahat oynayabilmek için kapı istiyordu. Bununla birlikte konuşan bebek, bisiklet, top en çok karşılaştığımız dileklerdi. Ayrıca çocuklarımıza bazı sorular da yönettik. 'Barış nedir' sorumuza 'sarılmak' diye cevap aldık. O bölgeyi düşündüğümüzde oldukça duygu yüklü bir yanıt.

*Halk Eğitim işbirliğiyle İzmir şubelerimizde bilgisayar kullanımından yönetici sekreterliğine kadar birçok alanda gençlerimize meslek edindirme kurslarında eğitim verdik. Böylece Milli Eğitim onaylı sertifikalarıyla iş bulma imkanları artmış oldu.

Deniz Feneri savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeli mülteciler için neler yapıyor?

İstanbul, Şanlıurfa, Kilis, Hatay ve Gaziantep'te bulunan Suriyeli ailelere 55 Trilyon yardım yaptık. Bir dilek yılımızı da Suriyeli ailelerin çocukları için gerçekleştirdik. Onları unutmuyoruz çünkü onlar bizim kardeşlerimiz.