Bakan İslam'dan 'Darülaceze iddialarına' açıklama

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, 'rezidans için Darülaceze'nin taşınacağı' iddialarının gerçek dışı olduğunu, söyledi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam,"rezidans yapılacağı için Darülaceze Kurumu'nun taşınacağı" iddialarının gerçek dışı olduğunu, böyle bir planın olmadığını bildirdi. Bakan İslam, son günlerde bazı siyasetçi ve dernekler tarafından Darülaceze Kurumu hakkında ortaya atılan iddialara ilişkin yazılı açıklama yaptı.

TAMAMEN ASILSIZ VE GERÇEK DIŞI

Bu yıl 120. kuruluş yıl dönümü kutlanan Darülaceze'nin, kuruluşundan bu yana hizmet verdiği "merkez kampüsün rezidans yapılacağı için kurumun taşınacağı" iddiasının tamamen asılsız ve gerçek dışı olduğunu belirten İslam, bakanlığın böyle bir düşüncesi, planı veya çalışmasının olmadığına dikkati çekti. İslam, tarihi Darülaceze kampüsünün içinde bulunan binaların birinci ve ikinci derece tescilli tarihi eser niteliğinde olduğunu anımsatarak, dolayısıyla böyle bir çalışmanın yapılmasının kanunen de mümkün olmadığını belirtti. 1895 yılında Sultan II. Abdülhamit Han tarafından kurulan Darülaceze'nin, 120 yıldır devlet desteği olmadan bağışlarla ayakta duran, çok önemli bir kurum olduğuna işaret eden İslam, kurumun hayırseverlerin bağışlarını işlettiğini, bu gelirlerin Darülaceze giderleri için kullanıldığını ifade etti.

"SONSUZA KADAR YAŞATILACAKTIR"

Bakan İslam, şunları kaydetti: "Darülaceze Kurumu, gelirlerini artırmak amacıyla gerekli hallerde, ana kampüs dışında bulunan taşınmazları için İstanbul'un tarihi ve kültürel dokusunu göz önünde bulundurarak imar ruhsatı talep edebilmekte, bu taşınmazları kiraya vermekte ve ıslah etmektedir. Darülaceze Nizamnamesi gereği gelirleri arttırmak idari meclisin asli görevleri arasındadır. Bütün bu gerçekler göz ardı edilerek son günlerde ortaya atılan olumsuz iddialar tamamen asılsızdır. 120 yıldır 72 bin insana şefkat yuvası olan Darülaceze Kurumu, halen işlevini yerine getirmekte olan çok önemli bir tarihi emanettir. Nizamnamesinde, tarihi ve kültürel dokusunda, tescilli tarihi eser kapsamındaki kampüsünde hiçbir değişiklik yapılmaksızın sonsuza kadar yaşatılacaktır."