Göktaş, Bakanlığının 2024 yılı bütçesi üzerine Genel Kuruldaki konuşmasına, Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez’e rahmet dileyerek başladı.
Dünyanın gözleri önünde acı bir katliamın yaşandığını belirten Göktaş, "Bugün ne yazık ki, Gazze’de büyük bir insanlık suçu işleniyor. Bu vesileyle Cumhurbaşkanı'mızın Filistin’de yaşanan bu insanlık dışı zulmün durması yönündeki çağrısını yineliyor, bir an evvel son bulmasını diliyorum. Türkiye olarak, geçmişte olduğu gibi bugün de dünyanın dört bir yanında mazlumun yanında yer almaya, zalime karşı hakikatin sesi olmaya devam edeceğiz. İnsanlık tarihinin en korkunç saldırılarının açtığı yaraları el birliğiyle saracağız" diye konuştu.
"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen 6 Şubat depremlerinin herkes için acının ve hüznün tarihi olduğunu kaydeden Göktaş, "Depremin meydana geldiği ilk andan itibaren devletimiz sahada, milletimizin yanında oldu. Tüm kurumlarımızla üstün bir gayret göstererek gece gündüz demeden her türlü yardımı vatandaşlarımıza ulaştırdık" ifadelerini kullandı.
Depremin ardından yaptıkları çalışmalara ilişkin bilgi veren, deprem bölgesini hiçbir zaman yalnız bırakmadıklarını vurgulayan Göktaş, "İlk günkü gibi, depremden etkilenen kardeşlerimiz için canla başla sahada aktif bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kendileri de birer depremzede olan çalışma arkadaşlarımızla vatandaşlarımızın derdine derman olmaya devam ediyoruz" dedi.
İkamesi olmayan en temel kurumu aile olarak nitelendiren Göktaş, "Aileye yönelik her türlü tehdide karşı duruşumuz nettir. Bu anlamda aile değerlerimize her zamankinden daha fazla sahip çıkacağız. Aile bağlarımızı sarsacak yaklaşım ve uygulamalara karşı teyakkuzda olmaya devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu. Aile kurumunun pek çok meydan okumayla karşı karşıya kaldığına dikkati çeken Göktaş, şöyle konuştu:
"Bu olumsuzluklara karşı ailelerimizi bilinçlendirmek ve desteklemek için bugün, her zamankinden çok daha fazla sorumluluğumuz olduğunu biliyoruz. Bu kapsamda aileyi koruma ve güçlendirme politikalarımıza yön verecek 8. Aile Şurası'nı geniş bir katılımla gerçekleştirdik. Şura kararlarını da ocak ayı içerisinde milletimizle paylaşacağız. Ayrıca oluşturduğumuz Bilim Kurulu, tüm politikalarımızın hayata geçirilmesinde bizlere mihmandar olacak. Bunun yanı sıra kuracağımız Aile Enstitüsü ile bir yandan akademik çalışmalarla politikalarımıza yön verecek, diğer taraftan çalışanlarımızın mesleki bilgi ve becerilerini artıracak programlar yürüteceğiz. 2024’ün ilk çeyreğinde Ailenin Güçlenmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı'nı açıklayacağız. Bu eylem planıyla aileyi çevre, iklim değişikliği, dijitalleşme ve demografik değişimlerin olumsuz etkilerine karşı güçlendirmeye yönelik farkındalık çalışmaları yürüteceğiz."
Aile ve Gençlik FonuGöktaş, gençlere yönelik Aile ve Gençlik Fonu'nu kurduklarını belirterek, "Bu fonla Türkiye’nin yeraltı zenginliklerinden elde edilecek gelirlerle gençlerimizin geleceğine yatırım yapacağız. Gençlerimizi, evlilik süreçlerinde destekleyecek, onları sosyal risklerden korumaya yönelik eğitim ve danışmanlık hizmeti sunacağız. Bunun yanı sıra kendi işini kurmak isteyen gençlerimizin girişimlerine ve projelerine destek olacağız. İlk uygulamalarını deprem bölgesinden başlatacağımız Fonu, kısa bir süre içerisinde tüm gençlerimizi kapsayacak şekilde bütün Türkiye’de yaygınlaştıracağız. Gençlerimizin istikbali için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz" açıklamalarında bulundu.
Çocukların milli değerlere sahip, kendine güvenen, eğitimli ve sağlıklı birer fert olarak yetişmeleri için çalıştıklarını vurgulayan Göktaş, "Çocuğun üstün yararı ilkesini şiar edinerek her bir çocuğun güvenli ortamlarda yaşamalarını sağlayacak ve sosyal refahlarını iyileştirecek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bugün Sosyal ve Ekonomik Destek programıyla aile bütünlüğünü koruyarak 164 bin çocuğun sağlıklı gelişimine katkı sunuyoruz. Psikososyal desteğe ihtiyacı olanlara sosyal hizmet, maddi zorluk yaşayan ailelere aylık 3 bin 571 lira maddi destek sağlıyoruz" dedi.
Koruyucu aile programı kapsamında 9 bin 655 çocuğun bugün aile şefkatiyle büyüdüğünü aktaran Göktaş, "Her bir çocuk için ailelere 5 bin 705 lira destek sağlıyoruz. Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde yürüttüğümüz Gönül Elçileri Projesi ile koruyucu aile programını daha da yaygınlaştırıyoruz. Bunun yanı sıra Evlat Edinme hizmetiyle 19 bin 496 çocuğu sıcak bir yuvaya kavuşturduk" diye konuştu.
Gerçekleştirdikleri dönüşümle 14 bin 325 çocuğun 1365 çocuk evi ve çocuk evleri sitelerinde aile sıcaklığında büyümelerini sağladıklarını dile getiren Göktaş, şunları kaydetti:
"Korumamız altındaki 2 bin 828 engelli çocuğa özel koruma ve bakım hizmeti veriyoruz. Şu an kuruluşlarımızda 20’si milli olmak üzere 5 bin 517 sporcu çocuk bulunuyor. Çocukların sporun yanı sıra kültür, sanat, teknoloji ve bilişim gibi alanlarda yeteneklerini geliştirecek programlara katılmalarını sağlıyoruz. Her birine bir mesleki beceri kazandıracak özel staj programları hazırlıyoruz. Bugüne kadar devlet korumasında yetişmiş 61 bin 480 gencin kamuda istihdam edilmesini sağladık. Bu yıl sonuna kadar 1044 gencimizin atamasını gerçekleştireceğiz. İnsanı koruyan her şeyin ailenin ve toplumun kimliğini koruduğu inancıyla RTÜK ile Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesine İlişkin İş Birliği Protokolü kapsamında çalışmalarımızı başlattık. Ayrıca Sosyal Medya Çalışma Grubu ile geleneksel ve sosyal medya ortamında çocukları ve aileleri tehdit eden içeriklerle ilgili hukuki süreçleri 7/24 takip ediyoruz. Zararlı içeriklere anında müdahale ediyoruz. Çocuk dostu içeriklerin sayısını artırmak için teşvik mekanizmalarını güçlendireceğiz. Çocukların, yazılı, görsel ve dijital yayınların zararlarından ve diğer risklerden korunması amacıyla zararlı içeriklerle mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürüyoruz."
"Çocuklar Güvende" ekipleriÇocukların dijital dünyanın sunduğu imkanlardan faydalanabilmesi ve zararlı içerikleri tanıma becerilerinin arttırılması için çocuklara akran destekli öğrenme tekniği ile dijital okuryazarlık eğitimi verdiklerini ifade eden Göktaş, çocukları her türlü zararlı içerikten ve yayından korumak için çalışmalara devam edeceklerini söyledi.
Ebeveynlere, bakım verenlere ve çocukla temas halinde olan personele yönelik “çocuklarda mahremiyet bilinci” eğitimlerini verdiklerini belirten Göktaş, şöyle konuştu:
"Çocuklar Güvende ekiplerimizle okulları ziyaret ediyor, onları karşılaşabilecekleri tehlikelerden uzak tutmaya gayret ediyoruz. 352 bin öksüz ve yetim çocuğa sosyal hizmetlerimizi ve yardımlarımızı ulaştırmaya devam ediyoruz. Ailesinden ayrı düşmüş, yabancı uyruklu çocuklara psikososyal destek ve sosyal uyum hizmeti sağlıyoruz. Yeşilay ile işbirliğinde aileleri, çocukları ve gençleri tehdit eden her türlü bağımlılığa karşı mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürüyoruz. Rehberlik birimlerimiz aracılığıyla çocukları ve aileleri yakından takip ediyor, riskli durumları önceden tespit ederek erken müdahaleye yönelik çalışmalar yürütüyoruz."
Engelli vatandaşların aile bütünlüklerini muhafaza edecek şekilde bakımlarının evde yapılmasını öncelediklerini bildiren Göktaş, "560 bin 647 engelli vatandaşın evde bakımları için ailelerine aylık 5 bin 97 lira ödeme yapıyoruz. Bu kapsamda toplam 113,4 milyar lira ödeme gerçekleştirdik. Bakıma ihtiyacı olan 7 bin 49 engelli için 107 Bakım ve Rehabilitasyon Merkezimizde gece gündüz demeden hizmet veriyoruz. 310 özel bakım merkezi, 136 Gündüzlü Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi ve 149 Umut Eviyle, engelli vatandaşlarımıza hizmet sunuyoruz. Engelli Hakları İzleme ve Değerlendirme Kurulu ile engelli haklarının korunması ve güçlendirilmesine yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Bu çalışmalar doğrultusunda ülkemizin koşullarına uygun uzun süreli bakım güvence sistemini hayata geçireceğiz" ifadelerini kullandı.
Engelli ve yaşlıların toplumsal hayata katılımlarını desteklemek amacıyla şehir içi toplu taşıma imkanlarından ücretsiz yararlanmalarını sağladıklarını bildiren Göktaş, temmuz ayında ücretsiz seyahat için araç başına yaptıkları ödemeyi yüzde 100 artırdıklarını hatırlattı.
Şiddete karşı sıfır toleransToplumun güçlü ve sağlam temeller üzerine inşa edilmesinin ancak kadınların her alanda güçlü olmasıyla mümkün olacağını dile getiren Bakan Göktaş, şöyle konuştu:
"Bu anlamda kadının güçlenmesi demek hem toplumun hem ailenin güçlenmesi demektir. Güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye demektir. Bugün toplumumuzun temel direği olan kadınların hak ve özgürlüklerinin genişletilmesi, refahının artırılması, her alanda etkin bir şekilde yer almaları için çok büyük atılımlar gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra 2002’den bugüne, genel istihdam oranı yüzde 12 artarken, kadın istihdamını yüzde 25 oranında artırdık. Kadın istihdamında çok büyük bir gelişme kaydetmiş olsak da elbette bunu yeterli görmüyoruz. Yeni çalışmalarımızla kadınları ekonomik, sosyal, sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda daha da güçlü kılacağız. Uygulamaya koyacağımız Mahalle Odaklı Kreş Modeli ile kadınların ev veya iş hayatı arasında bir tercih yapmak zorunda olmalarının önüne geçmek istiyoruz. Biz istiyoruz ki, kadınlar ilgi ve yetenekleri doğrultusunda istedikleri meslekte yer alsın, bireysel ve toplumsal hayata daha aktif katılım sağlasın, bunu yaparken de çocukları için gözü arkada kalmasın. Bu kapsamda 0-3 yaş dönemi çocuklara bakım ve eğitim hizmeti veren kurumlarımızı Türkiye’nin dört bir yanında yaygınlaştırmayı hedefliyoruz."
Kadına yönelik şiddetin fiziksel, psikolojik ve ekonomik boyutları bulunan küresel bir sorun olduğunu kaydeden Göktaş, şunları söyledi:
"Tüm bu boyutlarını göz önünde bulundurarak mücadelemizi, 'şiddete sıfır tolerans' ilkesiyle büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz ve sürdürmeye devam edeceğiz. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kanunu ile bu konuda dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki düzenlemeye sahibiz. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planı’nın, 2024 yılı faaliyet programını 25 Kasım’da açıkladık. Bu faaliyet planı ile adalete erişim, mevzuat, politika, koordinasyon, koruyucu ve önleyici hizmetler ile toplumsal farkındalık başlıkları altında çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Aynı gün yayımlanan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile Koordinasyon Kurulunu yeniden yapılandırdık. Böylece kurumlarımızla daha güçlü bir işbirliği ile kadına yönelik şiddetle mücadelemizi etkin bir şekilde yürütmeye devam edeceğiz. 11 dil desteği bulunan KADES uygulaması ile şiddet ihbarlarına daha hızlı ve daha etkili bir şekilde cevap veriyoruz. Alo 183 Şiddetle Mücadele Hattı ve farklı iletişim uygulamaları ile anlık danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Şiddet mağduru kadınların ve beraberindeki çocukların adalete erişimlerini kolaylaştırıyoruz. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimizle (ŞÖNİM) 81 ilde kadına yönelik şiddetle mücadelede bilgilendirici faaliyetler ve danışmanlık hizmetleri vermeye devam ediyoruz. Bu kapsamda kadına yönelik şiddetle mücadelede etkin rol oynayan ŞÖNİM’lerle 2012’den bugüne kadar toplam 1 milyon 646 bin kişiye hizmet verdik. Bu başvuruların büyük bölümü rehberlik ve psikososyal desteklerden oluşuyor."
Açacakları yeni merkezlerle hizmetleri daha da yaygınlaştıracaklarını dile getiren Göktaş, "Bugün 149 kadın konukevinde 3 bin 650 kadına hizmet veriyoruz. Kadınların ve çocuklarının risk durumları ve farklı ihtiyaçlarına göre 15 ilde 17 kadın konukevini ihtisaslaştırdık. Bu kapsamda konukevlerimizde anne-çocuk ilişkisine destek oluyor, kadınların ve çocukların psikolojik gelişimlerine katkı sağlıyoruz" dedi.
Konukevlerinde kalan kadınların bilgi ve becerilerini artırarak toplumsal ve ekonomik hayata daha güçlü bir şekilde yeniden katılımlarına destek olduklarını bildiren Göktaş, şöyle konuştu:
"Kadına yönelik şiddetle mücadele siyaset üstü bir meseledir. Biz bu konuya her zaman bu anlayışla yaklaştık. Bu soruna asla müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz. Şiddete maruz kalan, şiddet riski taşıyan herkesi koruma altına alıyoruz. 81 ilde avukatlarımızla kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik her türlü tehdit, şiddet, istismar ve ihmal vakalarının hukuki süreçlerini büyük bir titizlikle takip ediyor, davalarda mağdurların yanında yer alıyoruz. Şunu özellikle vurgulamak isterim ki, kadına yönelik şiddetle mücadele topyekun yürütülmesi gereken bir mücadeledir. Bu, hepimizin sorumluluğundadır. Şiddeti ortadan kaldıracak değerler sevgi, saygı ve merhamettir. Bu değerleri, toplumun her alanında çarşıda, pazarda, okulda, ailede, iş yerlerinde, sporda, sanatta, doğada hakim kılabildiğimiz müddetçe şiddet asla hiçbir yerde barınamaz. Aksi takdirde de karşısında önce bizi bulacaktır. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın."
Sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirdiklerini, ihtiyaç sahiplerine yardım eli uzatmaya devam ettiklerini vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti:
"Sosyal yardımlardan faydalananların yüzde 82’si çalışamayacak durumda olan vatandaşlarımızdır. Yani yardım alanların yüzde 82’si yaşlı, çocuk ve engellilerden oluşuyor. Bugün 50’den fazla sosyal yardım programıyla çeşitli kalemlerde daha fazla vatandaşımıza dokunuyoruz. Sosyal Hizmet Merkezlerimizle, geliştirdiğimiz dijital uygulamalarla, 7/24 çalışan destek hattımızla vatandaşlarımız yardımlara artık daha kolay erişebiliyor. Bu kanallarla vatandaşlarımız yardım talebini en fazla 4 dakika içerisinde bize ulaştırabiliyor. Biz de vatandaşımızın ihtiyacını gidip yerinde tespit ediyoruz ve ihtiyaç duyulan hizmetleri sunuyoruz. Bu kapsamda sel, deprem, yangın gibi afetlerde mağdur olan vatandaşlarımıza durumlarına bakılmaksızın yaptığımız tek seferlik yardımlar dahil, sosyal yardımların farklı kalemlerinden 4,4 milyon hanemizi yararlandırdık."
Sözlerinin sonunda "müjde paylaşmak" istediğini dile getiren Göktaş, "Yakın zamanda Bakanlığımıza sözleşmeli personel alımı gerçekleştireceğiz. Aramıza katılacak yeni çalışma arkadaşlarımızla kurumlarımızın kapasitesini daha da güçlendirecek, sosyal hizmetlerin niteliğinin ve erişilebilirliğinin artırılmasını sağlayacağız" dedi.