Bakan Çavuşoğlu'ndan çarpıcı Hollanda açıklaması

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hollanda ile yaşanan krizle ilgili yaptığı açıklamada 'Diyorlar ki Sizin bakan konuşunca sert konuşuyor. Yani içimden daha fazla şey söylemek geliyor da terbiyemiz müsaade etmiyor' ifadelerini kullandı.

Bakan Çavuşoğlu, Çanakkale ziyaretinde yaptığı konuşmada Almanya'da düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin kendisine çeşitli sorular yönelttiğini aktardı.

'AVRUPA'DAKİ GAZETECİLER DÜRÜST DEĞİL'

Çavuşoğlu, "Almanya'da bir gazeteci, 'Sizin ülkenize gelen her turist tutuklanıyormuş, o yüzden gelmeye korkuyoruz' diyor. Ben de bunun zırva olduğunu söyledim. Bunun İngilizcesi, başka bir kelime. Vay efendim bunu kelime kelime çevirip, ondan sonra da bakan şöyle dedi. Ben buna zırva demeyeceğim de ne diyeceğim? Bir gazeteci çıkıp, 'Sizin ülkenize gelen her turist tutuklanıyormuş' derse ne diyeceğim? Yani bir gazeteci, önce dürüst olmalı. Bugün Avrupa'daki gazeteciler, dürüst değil. Çünkü onları da yönlendiren siyasetçilerdir, derin devlettir. Bugün Almanya'daki gazetelerin hepsi, yüzde 100'ü, bu sistemin kontrolündedir. Bunu bilerek söylüyorum, çok iddialı bir şekilde söylüyorum. Alman arkadaşlarımızla görüştüğümüz zaman onların da yüzüne söylüyorum. Hiç de bir şey söylemiyorlar. Avrupa'nın kendisini tekrar gözden geçirip, tekrar eski fabrika ayarlarına dönmesi lazım. 2. Dünya Savaşı sonrası fabrika ayarlarına dönmesi lazım. Çünkü bu Avrupa'nın gidişi, felaket ve maalesef endişe verici" dedi.

'İÇİMİZDEKİ HOLLANDALILARI DA GÖRÜYORUZ'

Çavuşoğlu, eğer standart bir değer varsa, yanlışı yapan kişinin ona göre değerlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, "Başka bir ülkede olduğunu düşünün, tüm dünya ayakta olmaz mıydı? Rusya'da olsa, tüm dünya ayakta olmaz mıydı? Peki Avrupa yapınca biz nasıl meşru oluyoruz? Bunu meşru gösterdiğin zaman, ben sana nasıl saygı duyacağım? Yarın sen bana demokrasi konusunda nasıl ders vereceksin? Ben bunu senin yüzüne vurmayacak mıyım? Diyorlar ki Sizin bakan konuşunca sert konuşuyor. Yani içimden daha fazla şey söylemek geliyor da terbiyemiz müsaade etmiyor. Yaptığımız görevin sorumluluğu da var. Tabii Hollanda'dan çok içimizdeki Hollandalıları da görüyoruz" ifadelerini kullandı.

'ŞİMDİDEN DAHA GENİŞ OLMAYA BAŞLAYIN'

Türkiye'nin çok yönlü bir dış politika izlediğini söyleyen Çavuşoğlu "Ama görüyoruz ki Avrupa'nın Türkiye ile problemi var. Bizim dünyanın başka bir yeriyle de problemimiz yok. Niye olsun ki problemimiz? Durup dururken bir ülkeyle, milletle, toplulukla niye kavga edelim? Ne faydası var bize? Ama bizimle problemi olanlara karşı da biz eğilmeyiz, bükülmeyiz, dik durmasını biliriz ve hiçbir zaman da eğilmeyeceğiz, bükülmeyeceğiz. Teslim de olmayacağız. Onlar karar verecek, Türkiye onların buyruğunda gidecek. Geçti o günler. Bizi eşit bir ortak gibi görmek durumundalar ve görecekler de anlayacaklar da. Anlamaya başladılar, hazmedemiyorlar ama hazmetme kapasitelerini genişletsinler. Çünkü Türkiye, daha da büyüyecek. Yani bugünkü Türkiye'yi hazmetmekte zorlanıyorsunuz ama böyle giderse yarınki Türkiye'yi böyle giderse hazmetmekte daha da zorlanacaksınız. Şimdiden daha geniş olmaya başlayın, hazır olun. Türkiye'yi, Türk milletini durduramazsınız, bize zincir vuramazsınız ama bizle dost olana biz de dost oluruz" dedi.

'AVRUPA, ORTA ÇAĞ DÖNEMİNE GİTMEYE BAŞLADI'

Çavuşoğlu, konuşmasına şöyle sürdürdü: "Göç krizi var mı? Evet, var. Dış politikası başarılı mı? Hayır, değil. Genişleme politikası başarılı mı? Hayır, değil. Entegrasyon politikası bitti, kendileri de itiraf ediyorlar. Peki en büyük tehlike ne? Irkçılık ve yabancı düşmanlığı. İslam karşıtlığı, kendisinden olmayan herkese nefretle yaklaşma. Artık bu düşünce, eyleme dönüşmeye başladı ve fiziki saldırı. Avrupa nereye gidiyor? Avrupa, Orta Çağ Dönemine gitmeye başladı."

'ONLARIN ANLADIĞI DİLDEN KONUŞMASINI BİLİRİZ'

Çavuşoğlu, "Sen orada yurt dışında yaşayan Türklerin etkin olacağını düşünüyorsan, hiç kusura bakma, ters teper. Ama bizim herhangi bir taraf tutmamız durumunda, oradaki Türklerin nasıl oy vereceğini de onlar iyi tahmin eder. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Bugüne kadar hiç müdahale etmedik. Biz, 15 senedir iktidardayız, bunun imasını bile yapmıyoruz. Başka ülkelerin iç siyasetlerine karışmayı doğru bulmuyoruz. Onlar, bizim iç siyasetimize karışmaya başlarlarsa biz de karışırız. Yani onların anladığı dilden konuşmasını biliriz. Bununla da kalmayız ama bu doğru bir şey olmaz" değerlendirmesinde bulundu.