Cumhurbaşkanı Aliyev, başkent Bakü'de düzenlenen "Yeni Sömürgecilik: İnsan Hakları İhlali ve Adaletsizlik" konulu uluslararası konferansın katılımcılarına mesaj gönderdi.
Aliyev, Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev'in okuduğu mesajda, 21. yüzyılda sömürgecilik siyasetinin hala sürmesinin üzüntü verici olduğunu vurguladı.
Azerbaycan'ın, bugünün dünyasında sömürgeciliğin devam etmesinden ve yeni şekillerinin ortaya çıkmasından çok rahatsız olduğuna dikkati çeken Aliyev, sömürgeciliği sürdüren ülkelerden birinin Fransa'nın olduğunu kaydetti.
Aliyev, Fransa'nın işgal ederek sömürge haline getirdiği ülkelerde insanlığa karşı çok sayıda suça imza attığını belirtti.
Fransa ordusunun yüz binlerce sivili katlettiğini ifade eden Aliyev, Fransa'nın 20. yüzyılda Polinezya'da yaklaşık 200, Cezayir'de ise 17 nükleer deneme gerçekleştirdiğini, bunların etkilerinin o coğrafyalarda bugün de hissedildiğini bildirdi.
Aliyev, "Nükleer denemelerin o bölgelere verdiği zarar belirlenmeli ve Fransa tazminat ödemelidir." ifadesini kullandı.
Fransa'nın 132 yıl süren işgal döneminde Cezayir'de 1,5 milyondan fazla insanı katlettiğine dikkati çeken Aliyev, Fas, Tunus, Mali, Cibuti, Nijerya, Çad, Senegal, Komorlar, Vietnam ve Haiti gibi ülkelerde bugün de Fransız işgalinin kötü etkilerinin hissedildiğini kaydetti.
"Fransa, dünyada en çok mayın kullanan ülkelerden biridir"Aliyev, Ruanda Soykırımı'ndan da Fransa'nın sorumlu olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Fransa, dünyada en çok mayın kullanan ülkelerden biridir. Cezayir'de 5 milyondan fazla mayın döşemişlerdi. Cezayir de Azerbaycan gibi mayından muzdarip ülkelerin başında geliyor. Fransa'dan sonra en fazla mayın kullanan ülkelerden biri de Ermenistan'dır. Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarına döşediği mayınlar nedeniyle son 3 yılda yaklaşık 340 Azerbaycan vatandaşı mayın kurbanı olmuştur. Fransa ve Ermenistan'ın birbirine sıkı bağlı olmasının nedenlerinden biri, her iki ülkenin mayın terörü gerçekleştirme tecrübesidir."
Fransa'nın yüzyıllar geçse de politikasını değiştirmediğini ve sömürgeciliği utanç verici yeni yöntemlerle sürdürdüğünü ifade eden Aliyev, denizaşırı Fransız sömürgelerinde yaşanan insan hakları ihlalleri ve sorunlara değindi.
Aliyev, Fransa'nın sömürge altında tuttuğu bölgelerde yerel halkların tüm haklarını ihlal ettiğini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"İkiyüzlü ve çifte standartlı politika izleyen Fransa, kendisini bölgemizdeki ulusal azınlıkların savunucusu olarak göstermeye çalışmaktadır. Fransa'da ırkçılığın ve İslam karşıtlığının da yaygınlaştığını görüyoruz. Bu gibi rahatsız edici ve tehlikeli eğilimlerle mücadele etmesi gereken Fransız yetkililer, diğer ülkelere ders vermeye ve diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmeye çalışmaktadır. Kanlı suçlarla dolu sömürgecilik geçmişinden utanması gereken Fransa, işlediği zulümlerden dolayı özür dilemek yerine, diğer ülkelerdeki hayali etnik temizlikten bahsediyor. Bu ülke, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin daimi üyesi olma statüsünü, taraflı ve objektif olmayan politikasını yürütmek için kullanıyor, çeşitli bölgelerde jeopolitik entrikalar yürütüyor."