Aydınlık yazarı Sabahattin Önkibar, önceki gün köşesinden şunları paylaştı:
Kitabın adı: Diyanet ve Gençlik.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bedava dağıtılıyor.
Ve işte o kitaptan birkaç satır:
“...Maalesef ileri zekalı bir nesil geliyor...Bu sivri zekalı veletler sürekli sorular soruyor...O ne, bu ne, diyor...Çocuk ileri zekalı olacak da ne olacak?..Yaptığını beğenmeyecek ve inancınla, ibadetinle alakalı sorular soracak...Böyle giderse evde huzur, camide cemaat kalmayacak... Anne ve babalara sesleniyorum, çocuklarınıza lütfen zekâ geliştirmeyen oyuncaklar verin.
“Eğitime ayrılan bütçeye bakın, neredeyse Diyanet kadar bütçesi var okulların... Boşa giden bir para. Bakın bu eğitim işinin mantığı nedir? Çocuklar buraları bitirecek, mühendis olacak, telefon yapacak, değil mi? Zaten telefon var piyasada... Saçmalığa bakar mısınız! Araba yapılacaksa zaten süper yabancı arabalar var, fasulye yetiştirilecekse Çin’de daha ucuzu var. Yani eğitime para harcayacağımıza arabaydı, telefondu, bunları yabancılardan almak daha mantıklı değil mi? Bu şekilde dinimiz bize kalır...”
Şaka değil, bütün bunların yazıldığı kitabı diyanet bedava dağıtıyor.
ERTESİ GÜN GERÇEĞİ ÖĞRENİNCE ÇARK ETTİ AMA
Diyanet’in telefonu ve gerçek
Önceki gün öğle sularında Yazı İşleri Müdürümüz Cansu Hanım aradı:
- “Sabahattin Bey bugünkü Diyanet yazınız ilginç... Onu büyütmek istiyoruz. Elinizde kitap var mı?”
- “Hayır elimde kitap yok. Haberi bana e-posta ile gönderen tanıdık bir akademisyen.”
Bu açıklamam sonrasında Aydınlık gazetesi yazımı haklı olarak büyütmedi.
Ve dün sabah Diyanet’den bir teleon: “Bizim öyle bir kitabımız yok.”
Hemen haberi bana gönderen akademisyeni aradım ve durumu anlatınca iki saat sonra bana döndü:
- “Sabahattin Bey hadise şu; Böyle bir haber Kaparoz.com’da eğlence kabilinde çıktı ama biz öyle algılamadık. Gerçek sandık, özür dilerim..
Evet sevgili okurlar internet çıkalı beri bu tür yanılgılar olabiliyor zira ne hakikat ne mizah belli değil... Diyanet’in gösterdiği hassasiyete teşekkür ederiz.