Avrupa''dan bir insanlık ayıbı daha!

Af Örgütü, Yunanistan’daki göçmen kamplarının kadınlar için güvensiz olduğunu açıkladı. Sağlıksız koşulların yanında organ mafyaları ve fuhuş çeteleri de göçmen kadınları hedefe almış durumda. AB ülkelerinde binlerce göçmenin kaybolduğu duyurulmuştu.

Uluslararası Af Örgütü, Yunanistan’daki kamplarda yaşayan kadınların gece çadırlarından çıkmaya korktuklarını ve ortak duşları kullanırken endişelendiklerini açıkladı. Ayrıca hamile kadınlar için sağlıksız koşulların olduğu belirtildi.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden bir kadının aktardığına göre, duş kabinlerinde kilidin olmadığı, kullanılan suyun soğuk olduğu ve güvenlik sorunlarının yaşandığı söyleniyor.

Birleşmiş Milletler Mülteci Kuruluşu UNHCR'den gelen bilgilere, Yunanistan'a gelen mültecilerin ve göçmenlerin yarısından fazlası kadınlardan ve çocuklardan oluşuyor.

Çoğunluğunu Suriye’deki iç savaştan kaçanların ve Afrika kökenlilerin oluşturduğu mülteciler Yunanistan’a bağlı adalarda hayat mücadelesi veriyor. Kamplarda gıda ve temizlik sorunları olduğu ifade ediliyor.

AVRUPA'NIN UTANÇ TABLOSU

İSVEÇ 2000 ÇOCUK YEDİ

Geçen yıl çoğunluğu Suriyeli olmak üzere, son iki yılda İsveç'e 83 binden fazla mülteci sığındı. Sığınmacılardan 15 bin kadarını, ailesi olmayan 18 yaş altındaki çocuklar oluşturdu. Bu çocuklardan 2 bin kadarının kaybolduğu açıklandı. Sadece bin 400'ü geçtiğimiz Ağustos ayında kaybolmuştu.

AVUSTURYA'DA MÜLTECİ OLMAK ESARETTİR

Mülteci kabulünde en ağır şartları koşan ülkelerin başında Avusturya geliyor. Kabul ettiği çok az sayıda mülteci ise esir kamplarını aratmayan şartlarda yaşamaya mecbur bırakılıyor. Bu nedenle de pek çok mülteci buraya gelmek istemiyor. Buna rağmen sığınan çocuk mülteciler Avusturya'da sürekli kayboluyor.

Geçen ay Viyana'daki Traiskirchen mülteci kampına gelen 37 refakatsiz mülteci çocuktan 14'ü kayboldu ve hâlâ haber alınamıyor. Yine geçtiğimiz ay, Avusturya'ya sığınan ve aralarında 3-5 yaşlarında çocuklarında olduğu mültecilerden 71'i bir tır kasasında havasızlıktan ölmüş olarak bulunmuştu.

ALMANYA'DA HER GÜN 250 ÇOCUK KAYBOLUYOR

Alman polisinin verilerine göre, her gün yaklaşık 250 çocuk kayboluyor. Bu sayılara göçmen çocukları dâhil değil. Halk kaybolan çocukların bulunması konusunda, polisin üzerine düşeni yeterince yapmadığından şikâyet ediyor. Kayıp çocuklar arasında, 20 yılı aşkın süredir bulunamayan çocuklar olduğunu belirten yetkililer, kayıp çocukların genellikle 14 yaşın altında olduğunu belirtiyor.

ALMANYA MÜSLÜMAN ÇOCUKLARDAN NEFRET EDİYOR

Alman kanunlarına göre, devlet çeşitli gerekçelerle çocukları ailelerinden alabiliyor. Aileden alınan çocuğun ailesi ile irtibatının koparılmaması ve anne babanın inancına uygun yetiştirilmesi gerekiyor. Buna rağmen, Almanya Gençlik Dairesi'nin hiçbir kanuna riayet etmediği ortaya çıktı. Her yıl ortalama 40 bin çocuğa el koyan Almanya'da özellikle Müslüman ailelerden alınan çocuklar kilise yurtlarına yerleştirilip aileden gizleniyor.

ÇOCUKLARIN DİNİ DEĞİŞTİRİLİP ESRARKEŞ YAPILIYOR

Çocuğa el koymak için bir komşunun beyanını yeterli sayan Almanya'da kilise yahut bakıcı aileye verilen çocuklar, ebeveyninin dinî ve kültürel değerlerinden uzak bir şekilde yetiştiriliyor. Müslüman çocuklara domuz eti yediriliyor. Pek çok çocuğa onlarca yıl geçmesine rağmen bir daha ulaşılamıyor. Çocuklarına ulaşabilen bazı aileler ise, aileden koparılan çocukların içki ve uyuşturucuya başlatıldığı, dini ile isminin dahi değiştirildiğinden şikâyetçi.

ÇOCUKLARI BÜYÜ İÇİN KAÇIRIYORLAR

Yüzlerce Afrikalı çocuğun kaçırılıp, İngiltere'de satıldığı ortaya çıktı. Çocukların özellikle satanist, masonik vb yapıların ayin ve büyü ritüellerinde kurban edildikleri öğrenildi. Uluslararası örgüt ve polis verilerine göre, Afrikalı çocuklar kaçırılarak sapkın dinî ritüellerde kullanılmak üzere, İngiltere'nin başkenti Londra'ya getiriliyor.

ÇOCUKLARA TECAVÜZ EDİLİYOR

İnsanlığın en haysiyetsiz halini, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi Başkanı Kristen Sanberg şöyle aktarıyor: Masum çocuklara büyü seanslarında önce tecavüz ediliyor, sonra çeşitli işkenceler uygulanarak kesiliyor. Polis teşkilatları ise suç çeteleri ile mücadele etmek istemiyor ya da yetersiz. Kaç çocuğun bu aşağılık muameleye maruz kaldığı tam olarak bilinmiyor. Sanberg sayıyı, “yüzlerce masum çocuk” şeklinde ifade ediyor

1.2 MİLYON ÇOCUK KAÇIRILIYOR

BM Çocuklara Yardım Fonu'nun (UNICEF) verilerine göre, dünya genelinde her yıl yaklaşık 1.2 milyon dolayında çocuk kaçakçılar ve suç çetelerinin eline düşüyor. Hindistan'ın resmi verilerine göre, ülkede her yıl 500 bin çocuk kaçırılıyor. Hindistan resmi makamları, her yıl ülkelerinden 500 binden fazla çocuğun insan kaçakçılarının eline düştüğünü kabul ediyor. Bunların pek çoğu da bulunamıyor. Dünya çapında kaçırılan çocukların bir bölümünün "vudu" olarak bilinen büyü seanslarında kullanıldığı dile getiriliyor. Çoğu çocuğun cesedine dahi ulaşılamazken, bazıları batı ülkelerindeki çöplüklerde bulunuyor.

BM: ÇOCUKLAR PEDOFİLLERE SATILIYOR

BM Çocuk Hakları Komitesi'nin raporunda, Afrika'dan kaçırılan çocukların büyük bir kısmının İngiltere genelindeki pedofillere satıldığı ve uzun yıllar seks kölesi olarak kullanıldıkları belirtiliyor. BM, çocukların ne kadara satıldığını ise açıklamaya yanaşmıyor. İngiliz medyasında yer alan haberlere göre, satıcıların çocuk başına 15 ila 150 bin dolar istedikleri dile getiriliyor. Güzel kız çocukları ile organları alınmaya müsait sağlıklı çocuklar ise daha fazla para ediyor.

SAVAŞ VE DEPREM BÖLGELERİNDEKİ ÇOCUKLAR HEDEFTE

Uluslararası örgütlerin resmi verilerine göre, daha çok deprem bölgeleri, savaş ve iç savaş bölgeleri ile fakir ailelerin çocukları kaçırılıyor. Kimsesiz çocuklar ile iz sürme imkânı bulunmayan ailelerin çocukları tercih ediliyor. Geçtiğimiz yıl Darfur'dan kaçırılan yüzlerce çocuğun, Fransa'daki ailelere satıldığı tespit edildi. Bazı masum aileler, anne babası öldüğü için onlara gönüllü bakmak için aldıklarını sanıyorlar. Oysa pek çok sözde çocuklara yardım vakfı bile çocuk ticareti yapıyor.

KAÇIRILAN ÇOCUKLARIN BAŞINA NELER GELİYOR?

Kaçırılan veya el konulan çocukların başına gelmedik kalmıyor. İşte onlardan bazıları:

Çocuklar kilise okullarında misyoner olarak yetiştiriliyor. Gizli örgütler alıp, özel ajan olarak yetiştiriyor. Satanist ve mason örgütleri alıp, ayinlerinde kurban yapıyor. Büyücüler büyü seanslarında işkence ile öldürüyor. Sağlıklı olanların organları alınıp, organ yetmezliği yaşayan zenginlere satılıyor. Zenginlerin tecavüz etmesi için satılıyor. Ayinlerde toplu tecavüzlere maruz kalıyorlar. Genelevlerine satılıyorlar. Laboratuarlarda üzerlerinde deneyler yapılıyor. İlaç kobayı olarak kullanılıyorlar. Zenginlerin evinde hizmetçilik yapıyorlar. Riskli ve yasak işlerde çalıştırılıyorlar. Dilencilik yaptırılıyorlar. Uyuşturucu kaçakçılığı ve satıcılığında kullanılıyorlar. Evlatlık olarak alınıyorlar. Asya ülkelerinde toplu tecavüzhânelerde tecavüz edilip, organ nakli için çocuk doğurmaları sağlanıyor. Ucuz iş gücü olarak kullanılıyorlar. Asker olarak kullanılıyorlar.