Avrupa hayal kırıklığım oldu

Avrupa'da yaşamın finansal açıdan koskoca bir propaganda olduğunu ifade eden Mühendis Onur Gürel, "Türkiye'de yapamadıklarını Avrupa'da gerçekleştirebileceklerini sananlar yanılıyor. Bir muhalif olarak Hollanda'da dört ayda tecrübe ettim. Yüksek maaşıma rağmen Türkiye'deki konforlu hayatımı Avrupa'da yaşayamıyorum" dedi.

Son dönemde sosyal medyada çeşitli meslek gruplarından bazı gençler ‘Türkiye kaybetti, Avrupa kazandı’ şeklinde videolar paylaşıyor. Muhalefet, birçoğu sahte çıkan bu videolar üzerinden Türkiye’nin yaşanılmaz bir ülke haline dönüştüğünü iddia ederken gençlerin rahat yaşamak için Avrupa ve Amerika’ya gittiğinin propagandasını yapıyor. Yaşam standardını yükseltmek için yurtdışında yaşamayı tecrübe eden Türk gençlerinin açıklamaları ise durumun umulan gibi olmadığını gözler önüne seriyor. Dört aydır Hollanda'da yaşayan İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği mezunu Onur Gürel, Avrupa deneyimini maddi açıdan en iyi ifadeyle ‘koca bir hayal kırıklığı’ olarak tanımlayarak ayrıntıları sosyal medya üzerinden paylaştı. Gürel, hayatında hiç Avrupa’ya gitmemiş şahıslar tarafından anlamsız tepkilere ve suçlamalara maruz kaldı.

FATURA KORKUSUYLA SOĞUKTA OTURUYORUZ

Türkiye’deyken yaklaşık 40 bin TL maaş aldığının altını çizen Gürel, “Hollanda’da aldığım 3 bin Euro maaşın bin Eurosunu kira ve sağlık sigortasına veriyorum. Türkiye’deki doğalgazın çeyreğini açmamıza rağmen 600 Euro fatura geldi. Türkiye’de 40 bin TL maaştan kiraya 2 bin TL ödüyordum. 1000 TL gazın bana düşen payını öderken 37 Bin TL param artıyordu ve her türlü kapsayıcı sağlık sigortam ödeniyordu. Hollanda’da ise 3 bin Euro maaşımın 1000 Eurosu kiraya, 300 Eurosu doğalgaza, 200 Eurosu sağlık sigortasına gidiyor. Üstelik kombiyi Türkiye’deki gibi yüksek derecede açmadan kısıtlı şeklide kullanmamıza rağmen yüksek faturalar gönderiyorlar. İstanbul’da faturalarımı önemsemezdim, maaşıma göre önemsiz bir miktardı. Hollanda’da ise soğukta hırkayla oturuyorum, çok yazmasın diye üç kişi bir odadayız” dedi.

BURADA ÖLMEDEN HASTANEYE ALMAZLAR

Cebinden verdiği sağlık sigortasıyla Hollanda’da ancak ölüm durumunda hastane kapısından girilmesine izin verildiğini belirten Gürel, “Burada uzman doktor görmek minimum 4 ay, o da aile hekimi ikna olursa mümkün. Oysa Türkiye’de beyaz yakalılar, özel sağlık sigortası ile bilinen birçok özel hastanede 15 dakika içinde bedava olarak uzmana muayenesi olabiliyor. İşe girdiğimde uyum sürecinde Hollanda’da bir şirket bana ‘Hollanda’nın sağlık sistemi çok kötüdür’ diye bir sunum yaptı. Hayatında hiç Hollanda’yı görmemiş Yozgat’ta oturan bir adam, anlattıklarım kafasındaki batı algısıyla uyuşmadığı için bana küfür ediyor. Halbuki insanlar bir ay beklememek için diş dolgusunu yaptırmaya buradan Türkiye’ye gidiyor” sözleriyle iki ülkenin sağlık hizmetini kıyasladı.

HOLLANDA’DA HİÇBİRİNE PARAM YETMEZ

Türkiye’de çalıştığı dönemlerdeki maaşıyla evine kolaylıkla yemek alışveriş sitelerinden sipariş verebildiğini kaydeden Gürel, “Eve sipariş getiren kuryeler varken marketten eve poşet taşıyıp mutfağa girmedim. Oysa Amsterdam’da bu tür bir sipariş hiç veremedim çünkü maaşım karşılamıyor. Burada 4 ayda en fazla 15 kere dışarıda yemek yemişimdir, çünkü çok pahalı. Türkiye’de haftada en az 3 kere lüks restoranlarda akşam yemeğine çıkıyordum. Maaşımdan epeyce bir para da artırabiliyordum fakat yurtdışında son derece kısıtlı yaşamama rağmen birikim yapmam mümkün değil.” ifadelerini kullandı.

AVRUPA ABARTILMIŞ BİR PROPAGANDAYMIŞ

Hollanda’da berber ücretinin 50 Euro olduğunu söyleyen Gürel şöyle devam etti: “Türkiye’de 100 TL’ye 2 saat uğraşırken burada berbere gitmek bir külfet. Hollanda’da 20 dakikalık taksi yolculuğu günlük artanım olan 50 Euro iken, kendi ülkemde günlük artanım 1200 TL gibi bir rakamla bütün gün takside İstanbul turu yapılır. Türkiye’deki muadil yazılımcılar 70-80 bin TL maaşla yayla gibi evlerde daha eylül ayında full kombi ve her gün lüks restoranda yemek standartlarda yaşıyor. Burada böyle bir yaşam söz konusu değil. Asla dönmem diye geldiğim Hollanda’dan seneye yüksek ihtimalle Türkiye’ye dönme modundayım. Avrupa’da yaşamın finansal açıdan abartılmış koskoca bir propaganda olduğunu gördüm. Türkiye’de yapamadıklarını Avrupa’da gerçekleştirebileceklerini sananlar yanılıyor, çünkü kazın ayağı öyle değil.”

MAAŞI REALİTESİYLE UYUŞMAYAN SALDIRIYOR

Söylediği her şey belgeli ve ispatlı olduğu halde kendisine AK Parti trolü olarak yorum yapıldığını söyleyen Gürel, “Ben muhalif biriyim. Zaten önceki paylaşımlarımdan da bu görülebilir. Maaşlarımız yüksek değil deyip rezidanslı, havuzlu evlerde oturmak isteyenler benim açıklamalarımı en çok eleştirdi. Yüksek maaşı olmayanların İstanbul’un göbeğinde yüksek standartlarda oturmak isteyip eleştirmelerini anlamıyorum. Ben Hollanda’da İstanbul’un Esenler’i olarak nitelendirilebilecek bir yerde paylaşımlı evde oturuyorum. Bir şeylerde adaletli olmak lazım. Amsterdam’a başka ülkelerden gelen mühendisler bile 4-5 kişi aynı evde kalıyor. Eleştirenlerin ülkeden ziyade beklentileriyle realiteleri uyuşmuyor. Karşılaştırma yaparken hakkaniyetli olmak lazım. Enflasyon yükseliyor evet ama maaşlarınız da aynı oranda yükseliyor. Türkiye’de bazı şeylere haksızlık ettiğinizi düşünüyorum” şeklinde konuştu.