''Ateş pahası'' deyimi nereden geliyor?

Günlük hayatımızda sıkça kullandığımız ancak kaynağını bilmediğimiz deyimler ile ilgili pek çok hikaye anlatılagelmiştir. İfade biçimi olarak kullandığımız deyimlerin nereden geldiği hemen hepimizin merak konusudur. Peki ''Ateş pahası'' deyimi nereden geliyor? İşte cevabı...

Günlük hayatımızda sıkça kullandığımız ancak kaynağını bilmediğimiz deyimler ile ilgili pek çok hikaye anlatılagelmiştir. İfade biçimi olarak kullandığımız deyimlerin nereden geldiği hemen hepimizin merak konusudur. Peki 'Ateş pahası' deyimi nereden geliyor? İşte cevabı...

'Ateş pahası'

Dönemin padişahı Kanuni Sultan Süleyman, yanındaki maiyetiyle birlikte Halkalı'da ava çıkar. Fakat hava birden bozar ve sağanak yağış başlar. Padişahla adamları mecburen karşılarına çıkan ilk eve sığınmak zorunda kalırlar. Ev sahibi ocakta bir ateş yakar ve böylece padişah elbiselerini kurutur. Elbette evin sahibi bu misafirlerin kimler olduğunu bilmemektedir. Padişah, bu durum karşısında yanındakilere dönerek; “Şu ateş bin altın eder” der. Havanın iyice bozması neticesinde padişah ve adamları geceyi orada geçirmeye karar verirler. Ev sahibi misafirlerinin oldukça zengin kişiler olduğunu düşünür ve sabah evden ayrılırken borcunu soran padişaha “Bin bir altın” cevabını verir. Ateşin değerini padişahın biçtiğini, konaklamanın ise bir altın değerinde olduğunu ayrıca belirtir. ‘Ateş pahası' deyiminin de bu olay neticesinde ortaya çıktığı söylenmektedir.

'Ağzınla kuş tutsan nafile' deyimi nereden geliyor?