Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Arap aşiretleri, Deyrizor'un doğu kırsalında PKK/YPG'ye karşı yeniden başlattığı operasyonda Ziyben, Tayyane ve Elragib köylerini terörden arındırdı.
Çatışmalar yeniden başladıSuriye'nin doğusundaki Deyrizor'da, yaklaşık 2 haftalık aranın ardından Arap aşiretleri ile PKK/YPG'li teröristler arasında yeniden çatışmalar başlamıştı.
Çatışmaların olduğu bölgeye çok sayıda terörist sevk eden PKK/YPG, operasyonun diğer bölgelere yayılmasını önlemek için Arap aşiretlerinin yoğun olarak yaşadığı Sabha, Ebrehiyye, Busayriye, Şahiil, Bağoz ve Ziyban köylerinde "sokağa çıkma yasağı" getirmişti.
Arap aşiretleri, 27 Ağustos-13 Eylül'de düzenledikleri operasyonlarda, Deyrizor, Rakka ve Haseke illeri ile Halep'in Münbiç ilçelerinde toplam 33 köyü terörden arındırmıştı. Ancak Araplar, terör örgütünün saldırıları sonucu sivil kayıpları önlemek için bu köylerden geri çekilip ABD ile müzakere masasına oturmuştu.
Deyrizor'daki PKK/YPG işgaliÖrgütün, ABD ordusunun desteğiyle "DEAŞ'la mücadele" adı altında işgal ettiği Deyrizor'daki nüfusun tamamı Araplardan oluşuyor.
Terör örgütü, işgalindeki bölgelerde çocuk yaştaki Arapları zorla silah altına alıyor.
Bölgedeki kuyulara el koyarak elde ettiği petrolü, ABD yaptırımlarına rağmen Şam yönetimine kaçakçılar aracılığıyla satarak gelir sağlayan örgüt, elde ettiği geliri kendi faaliyetleri için kullanırken, bölge halkı yerel hizmetlerden ve yardımlardan mahrum kalıyor.
Suriye iç savaşıSuriye İç Savaşı, Suriye ordusu, Suriye hükümeti ve Suriye'deki iç isyancılar arasında başlayan, sonrasında Irak ve Şam İslam Devleti, El Nusra ve bazı Kürt, Türkmen, Dürzi ve Süryani grupların da katıldığı, son dönemde ise Rusya, İran, Amerika Birleşik Devletleri, Türkiye ve İsrail gibi dış güçlerin de sınırlı ve düzenli olarak dahil olduğu karmaşık bir çatışma sürecidir. Bu çatışmalar, 15 Mart 2011 tarihinde başlayan gösterilerin Nisan 2011'de ülke geneline yayılmasıyla tetiklendi.
Nisan 2011'de Suriye Ordusu, gösterileri bastırmak için görevlendirildi ve bu süreçte askerler göstericilere ateş açtı. Aylarca süren askeri kuşatmaların ardından gösteriler, silahlı isyanlara dönüştü. Muhalif güçler, genellikle firari askerler ve sivil gönüllülerden oluşuyordu ve merkezi bir liderlikleri yoktu. Ülke genelindeki çatışmalar asimetrik savaş özellikleri taşıyordu. 2013 yılında Hizbullah, Beşar Esad'a sadık Suriye ordusunun yanında savaşa katıldı. Beşar Esad yönetimi, Rusya ve İran'dan askeri destek aldı, muhalifler ise Katar ve Suudi Arabistan'dan silah ve mühimmat desteği aldılar.
Uluslararası toplum, Suriye İç Savaşı sırasında ciddi insan hakları ihlalleri, işkenceler ve savaş suçları yaşandığını belirtti. Birleşmiş Milletler'e göre, 2015 yılı itibarıyla ölen insan sayısı 220.000'i aştı. Diğer raporlara göre ise bu sayı Şubat 2016 itibarıyla 470.000'e yükseldi.
Suriye İç Savaşı boyunca on binlerce gösterici devlet hapishanelerinde tutuldu ve işkenceye uğradı. Hem hükümet hem de muhalefet, insan hakları ihlalleriyle suçlandı. Kimyasal silahların kullanımı da uluslararası tepki çekti.
Suriye Havayolları, savaşın başlamasından 8 yıl sonra 19 Şubat 2020'de savaş sırasında yapılan ilk sivil uçuşunu gerçekleştirdi, Şam'dan Halep'e sefer düzenlendi.