Aşağılık planlar devrede!

Katil siyonist devlet İsrail''in Başbakanı Netanyahu''nun, Suudi gazeteci Kaşıkçı''nın öldürülmesinin ardından Trump''a ulaşarak Veliaht Prens Selman''a destek olmasını istediği iddia edildi.

Amerikan Washington Post gazetesinde yer alan ve adı açıklanmayan bazı Amerikalı yetkililere dayandırılan haberde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'a destek verdiği belirtildi.

Haberde, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul'daki Başkonsolosluğunda öldürülmesinin ardından eleştiri oklarını üzerine toplayan Veliaht Prens'e bazı Orta Doğu ve Körfez ülkelerinin yanı sıra İsrail'in de üstü kapalı olarak "sahip çıktığı" kaydedildi.

Buna göre, Kaşıkçı olayının ardından Beyaz Saray'a telefonla ulaşan Netanyahu'nun, ABD Başkanı Donald Trump'la yaptığı görüşmede "Prens Muhammed bin Selman'la olan ilişkisini koruması" yönünde tavsiyede bulunduğu ileri sürüldü.

Aynı haberde Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin de Trump'la yaptığı görüşmede aynı yaklaşımı sergilediği ve Prens bin Selman'a destek istediği ifade edildi.

Almanya, İngiltere ve Fransa gibi bazı Avrupa ülkelerinin Kaşıkçı konusunda Riyad yönetimi üzerinde baskı kurma yönünde açıklamalar yaptığı hatırlatılan haberde, İsrail, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi ülkelerin ise güçlü şekilde Veliaht Prens'in yanında durduğu belirtildi.

Kaşıkçı cinayeti Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim'de Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girdikten sonra haber alınamamıştı.

Suudi Arabistan yönetimi 18 gün sonra gazeteci Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürüldüğünü kabul etmek zorunda kalmıştı.

Suudi tarafının olayın planlı bir cinayet olmadığı iddiası ise uluslararası kamuoyunda kabul görmemiş, çok sayıda ülkeden tepkiler devam etmişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "planlı cinayet"in, talimatını veren kişiye kadar tüm ayrıntılarının açıklığa kavuşturulması gerektiğini vurgulamıştı.

ABD Başkanı Donald Trump ise bir taraftan Suudi Arabistan'a yaptırım uygulanabileceğini dile getirirken, diğer taraftan ikili ilişkilerini bozmak istemediği sinyali vermişti.