Artık canımızdan bezdik!

Türkiye’nin kanayan yarası haline gelen süresiz nafaka uygulaması nedeniyle eski eşlerine ömür boyu nafaka ödemek zorunda kalan mağdurlar, yetkililere seslenerek yardım çağrısında bulundu. Acilen düzenleme isteyen mağdurlar, “Yanlış bir evliliğin bedelini ömür boyu ödemek istemiyoruz. Bu zulüm evliliğe tövbe ettirdi. Mağduriyetimiz son bulsun” ifadelerini kullandı.

Ezgi ÇelikAnkara

Ülkemizde kangrene dönüşen “süresiz nafaka” konusunda 2 milyon kişi mağdur durumda. Ömür boyu nafakaya mahkûm edilen, çoğunluğu erkek olan mağdurlar ödedikleri yüksek meblağlar nedeniyle ikinci bir evlilik yapmayı düşünmüyor. İkinci bir evlilik yapanlar ise uygulamanın adil olmadığını ve çocuklarının rızkını yüzünü unuttukları kadınlara vermek istemediklerini söylüyor. Nafakayı ödeyemedikleri takdirde haciz ve hapis tehdidiyle de karşı karşıya kaldıklarını belirten mağdurlar, bu duruma son verilmesini istiyor. Konuya ilişkin Milat’a konuşan mağdurlar, yaşadıklarını ve hayat mücadelelerini okurlarımızla paylaştı.

14 günlük evliliğe 14 yıl nafaka

Kamu görevlisi ise E. Ö. 14 günlük evliliğe 14 yıldır nafaka ödediğini belirterek, şöyle konuştu: “2006 yılında bir evlilik yaptım. Herhangi bir tartışmamız olmamasına rağmen 2 hafta sonra evi terk ederek boşanma davası açtı. Davamız 7-8 ay gibi bir süre sürdü. Mahkemede üç şahidim olmasına rağmen tazminat ve nafaka hükmedildi. 2008 yılında ikinci bir evlilik yaptım. Nafaka her yıl artıyor. Sıkıntı yaşıyorum. Her ay eski eşe 700 TL nafaka ödüyorum. Şu an kanser hastasıyım. 2017 yılından beri bu hastalıkla uğraşıyorum. Bu hastalıktan dolayı maddi olarak aşırı masraflarımız oldu. Borçlarımı ödeyemedim ve icralık oldum. 14 günlük evlilik için 14 senedir nafaka mahkûmu olmam ne kadar adil? Ömür boyu nafaka bitsin yoksa biz mazlumlar biteceğiz. Bu işin artık hakkıyla adil bir çözüme ulaşması gerekiyor” dedi.

Evliliğe tövbe ettim!

İsmini vermek istemeyen bir vatandaş, süresiz nafaka mağduriyetini şu sözlerle anlattı: “1989 yılında yaptığım evlilik 2009 yılında sona erdi. 20 yıllık bir evlilik geçmişim var. Eski eşim, iki çocuğumuzu bırakarak evi terk etti. 2009 tarihinden beri 12 yıldır düzenli olarak nafaka ödüyorum. 2013 yılında 60 bin TL tazminat ödedim. Ailesinin maddi durumu iyi. Benim paramla istediği hayatı yaşıyor. İstediği yerde istediği kişiyle görüşüyor. 2009 yılından bu yana çocuklarımın hep yanlarında oldum. Çocuklarımızın sorumluluğunu hiçbir zaman almadı. Onları ben büyüttüm. İki üniversite bitirmelerini sağladım. Hem annelik hem de babalık yaptım. Yapmak zorundayım zaten. Bir insan çocuklarının yanına hiç gelmez mi? Bende bıraksaydım bu çocukları durumları ne olacaktı? Bu çocuklar topluma kazandırılabilecekler miydi? Bizi yanlış bir evliliğe esir etmişler. Biz devletimizi seven insanlarız. Ama bu nasıl bir işkencedir? Bu zulüm bize evliliğe tövbe ettirdi. Benim borcum ömür boyu bitmeyecek.”

18 ay evliliğe 6 yıldır nafaka ödüyor

Süresiz nafaka mağduru Fatih Ö. ise yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “2012 yılında evlendim. 18 ay kadar evli kaldım. 1 kızım var. 2014 yılında anlaşamadık ve boşanma davasını ben açtım. Yaklaşık 6 yıldır boşanma davamız devam ediyor. 18 ay evli kaldığım bir kadına her ay bin 300 TL tedbir nafakası ödüyorum. Genç ve sağlıklı bir kadın. Evlenmeden önce çalışıyordu. Nafakanın ardından çalışmayı bıraktı. 6 yıldır hayatım zindan oldu. Geleceğe umutla bakamıyorum. Büyük bir çaresizlik içerisindeyim. Çocuğumu icra ile bile göremiyorum. Gelecek planı da kuramıyorum. Mağduriyetimiz son bulsun” dedi.

Canımızdan bezdik

İsmini vermek istemeyen süresiz nafaka mağduru bir kamu görevlisi, yaşadığı süreci şu sözlerle dile getirdi: “Eski eşime 2001 yılından beri kesintisiz olarak nafaka ödüyorum. Geçen sene 72 bin 900 TL’lik icra geldi. Bana ait olmayan bu rakamı benim adıma çalıştığım kuruma gönderdiler. Aklımı kaybedecektim. İcra dairesine başvurduğumda bir hata yapıldığını söylediler. Bu hatayı düzelttirmek adına 200 TL para ödedim. Her ay dişimden tırnağımdan kesilen ve kurumumun maaşımdan düzenli olarak yatırdığı yoksulluk nafakasından üzerine gelen birikmiş nafaka adı altındaki 72 bin 900 TL şoka uğrattı. Benimle alakasız olan bu rakam daha sonra düzeltildi. Artık canımızdan bezdik. Bende psikoloji filan kalmadı. 2009 yılında ikinci bir evlilik yaptım. Evliliğimden bir tane kızım var. Onunda istediklerini ötelemekten başka bir şey yapamıyorum. Bitmeyen bir borcum var. Her ay 687 TL civarında ödeme yapıyorum. Omuzlarımda devamlı bir ağırlık hissediyorum. Yüzünü unuttuğum bir kadın için çalışıyorum. Bu zulüm ben ölünce bitiyorsa ölmeden bitsin. Yanlış bir evlilik yaptığım için cezalandırılmak istemiyorum” ifadelerini kullandı.