Ortadoğu'daki bazı ülkelerde son yıllarda yaşanan krizlerin ardından farklı alanlardaki uzmanların bu ülkelerden Türkiye'ye gelmesi ve Arapça öğrenmek isteyen Türk öğrencilerin de söz konusu ülkelere gidememesi, İstanbul'da Arapça eğitimine ivme kazandırdı.
"Arap Baharı" denilen halk hareketlerinin başladığı 2011'den önce her yıl Türkiye'den yaklaşık 30 bin öğrenci, Arapça öğrenmek amacıyla Arap ülkelerine gidiyordu. Ortadoğu'daki bazı ülkelerde yaşanan krizler sebebiyle bu ülkelere gidemeyen Türk öğrenciler, Arap uzmanlar sayesinde aynı eğitimi İstanbul'da almaya başladı.
İstanbul'da her geçen gün artan Arapça eğitim merkezlerinden İlham Vakfı bünyesinde hizmet veren Başakşehir Arap Dili ve İslami İlimler Akademisi'nin Mütevelli Heyeti Başkanı Yusuf Öztürk, Türkiye'nin son dönemde Arapça öğretiminde nasıl öne çıktığını AA muhabirine anlattı.
"Türkiye'nin kültüründen kopmadan Arapça eğitimi"Kendisinin Arapçayı Suriye'de öğrendiğini ancak 2011'den sonra bu ülkede eğitim alma imkanı kalmadığını aktaran Öztürk, bu süreçte Arapça eğitiminde tecrübeli uzmanların da Türkiye'ye gelmesiyle akademi kurma fikrinin oluştuğunu söyledi. Öztürk şunları kaydetti:
"Türkiye'den her yıl 30 bin öğrenci Arapça ve şer'i ilimler eğitimi için Arap ülkelerine gidiyordu. 2011'de malum olayların başlamasıyla bu kapı kapandı ve bizler Türkiye'de yaşayan insanlar olarak 'bu eksikliği gidermek için ne yapabiliriz' diye düşündük. Yurt dışındaki olaylardan dolayı Türkiye'ye yönelmiş üst seviyedeki akademisyenlerin bir araya geldiği akademik bir oluşum meydana getirdik."
Öztürk, akademide sadece Türklere eğitim vermediklerini 13 ülkeden öğrencileri olduğunu söyledi. "Yurt dışındaki bazı üniversitelerle iş ortaklıklarımız ve çalışmalarımız da oluyor. Örneğin bu sene Makedonya'daki bir üniversitenin öğrencilerine dil kursu verdik." diyen Öztürk, Suriye, Yemen, Filistin ve diğer Arap ülkelerinden tecrübeli öğretmenlerle çalıştıklarını dile getirdi.