İcraatlarından çok ucuz şovlarıyla gündemden düşmeyen CHP’li belediyelerde her gün yeni bir olay patlak veriyor. Terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı HDP’nin olaylarıyla anakent belediyelerinde göstermelik bir başarı kazanan CHP’nin başkanları, kamunun imkanlarını har vurup harman savuruyor.
Sözlerini unuttu
İş bilmezliklerini ve finansal vizyonsuzluklarını ‘enkaz devraldık’ yalanıyla gizlemeye çalışan CHP’li isimler, seçim döneminde verdikleri sözlerin tam aksi yönde icraatlarda bulunuyor. Miting meydanlarında, ‘Kiralık araçlarda tasarruf yapacağız’ diye bas bas bağıran CHP’li Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın son ihalesi, söylemleriyle eylemleri arasındaki çelişkiyi gözler önüne seriyor. 26 Aralık tarihinde Kent Estetiği Daire Başkanlığı için araç kiralama ihalesine çıkacak olan Yavaş, kendi kendini yalanladı.
33 araç daha fazla
AK Parti döneminde Kent Estetiği Daire Başkanlığının bütün işi sadece 103 araçla yönetilirken, Yavaş aynı iş için 136 araca ihtiyaç duydu. İhale şartnamesini bu sayıya göre hazırlayan Yavaş, aynı iş için tam 33 araç daha fazla kiralama yoluna gitti. AK Parti döneminde araçların çoğunu; çift kabinli kamyonet, moloz aracı ve kazı araçları oluştururken, yeni istenen araçlardan 21 tanesinin binek, 2’sinin arazi, 2’sinin minibüslerden oluşması dikkat çekti. İş makinalarından ziyade binek araçların fazla olması da, ‘araçların kamu yararından çok parti içi hizmet için kullanılabileceği’ yorumlarını beraberinde getirdi.
Yandaşa mı?
Sürekli olarak şeffaf yönetimden bahseden ve israfa geçit vermeyeceği söylemlerini dillendiren Yavaş’ın, kendisiyle çelişmesi ise Türk siyasi tarihine geçti. Şeffaflık söylemini diline pelesenk eden Yavaş’ın kendisine yöneltilen soruları, ‘devlet sırrı’ diyerek açıklamaktan kaçınırken, aynı iş için AK Parti döneminden daha fazla araç kiralaması da kafalarda soru işareti doğurdu.
İşin mahiyeti aynı olmasına rağmen daha fazla araç kiralama yoluna giden Yavaş, bu sayede yandaşlarını mı zengin ediyor sorusu da gündeme gelmiş oldu.
Yeniakit