Tarih öncesi dönemlerde bolluğun ve bereketin sembolü, koruyucusu olduğuna inanılan "ana tanrıça" Kibele'nin heykeli, Afyonkarahisar Müzesi'nde sergilenmeye başladı.
Türkiye'den 1960'lı yıllarda kaçak yollarla İsrail'e götürülerek satılan, ardından ABD'den 13 Aralık 2020'de Türkiye'ye getirilen heykel, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bir süre sergilendikten sonra 24 Aralık 2021'de Afyonkarahisar'a getirildi.
Uzun yıllar sonra ait olduğu topraklara getirilen heykel, Kültür ve Turizm Bakanlığı yatırımıyla yapımı tamamlanan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılan yeni Afyonkarahisar Müzesi'nde oluşturulan özel bölmedeki cam fanusta sergileniyor.
Birçok döneme ait yaklaşık 49 bin 572 kayıtlı eser bulunan müzede, 3 bin 600 eser ziyaretçilerini bekliyor.
- Eserler kronolojik şekilde sıralandıMüze Müdürü Mevlüt Üyümez, AA muhabirine, 55 bin metrekarelik alana kurulu müzenin, 25 bin metrekarelik kapalı alana sahip olduğunu söyledi.
Müzenin beş bloktan oluştuğunu anlatan Üyümez, "Afyonkarahisar mermerini yansıtır tarzda yapılan bina beş katlı. Müze teşhirini oluşturan blokun üzerindeki 16 kolondan her biri bir Türk devletini temsil ediyor. Ayrıca bu blok, Mevleviliğin sembolü olan 'tennure' biçimini ifade etmekte." diye konuştu.
Üyümez, müzede sergilenen eserlerin teknolojinin bütün yeniliklerini de içinde barındıracak şekilde kronolojik olarak sıralandığını dile getirdi.
- Müze 1 Mayıs'a kadar ücretsiz gezilebilecekAmerika'dan yurda getirilen Kibele heykelinin de müzede sergilendiğini vurgulayan Üyümez, şöyle konuştu:
"Müzede ilk defa sergilenmeye başlayan Kibele heykeli, ziyaretçilerini bekliyor. Bunun yanında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinden İslam kültürünü yansıtan çok nadide eserler de müzede. Şu anda müzeye ilgi yoğun. Müze 1 Mayıs'a kadar ücretsiz gezilecek. Afyonkarahisar, yolların kavşak noktasında olan bir il. Bu nedenle eserler, genellikle kendine özgü özellikler ortaya koyuyor."
Üyümez, dikkati çeken eserler arasında, Dinar ilçesinin Tatarlı beldesinde gün yüzüne çıkarılan Tatarlı Tümülüsü'nün günümüze kadar ulaşan nadide ahşap eserlerden birisinin de yer aldığını sözlerine ekledi.