Almanya'da çiftçiler, sübvansiyonların kesilmesini protesto ederek traktörlerle yolları kapattı

Almanya'da çiftçiler, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Partiden (FDP) oluşan koalisyon hükümetinin, tarım sektöründeki sübvansiyonları kaldırma planına karşı ülke genelinde gösteriler düzenledi.

Başkent Berlin'e traktörleriyle gelen çiftçiler ve tır şoförleri, Brandenburg kapısı önünde toplanarak konvoy oluştururken aralarında Mecklenburg-Vorpommern, Bavyera, Rheinland-Pflaz, Saksonya, Brandenburg'un da bulunduğu çok sayıda eyalette traktörler ve tırlarla otoyol girişlerini kapattı.

Alman hükümetinin, tarımsal dizel sübvansiyonunun kaldırılması ve araç vergisi muafiyetini sonlandırma planını protesto eden çiftçiler, traktörleriyle Almanya'nın birçok yerinde trafikte aksamalara neden oldu.

Alman lojistik sektörünün de desteklediği çiftçilerin protestolarında tır ve diğer ağır vasıta şoförleri araçlarıyla yer aldı.

Lojistik sektörü, gösterilerde hükümetten otoyol ücretlerinin azaltılmasını, köprü ve yolların modernize edilmesini istedi.

Çiftçilerin protestosu, Kuzey Ren Vestfalya (KRV) eyaletinde de büyük şehirlerde ve bazı otobanlarda trafikte aksamalara neden oldu.

Öte yandan protestoların aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) partisi yanlıları tarafından istismar edilebileceği belirtiliyor.

Bakanlardan çiftçilere eleştiri ve uyarı

Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, çiftçilerin trafikte aksamalara sebep olmasını eleştirerek, "Günlük yaşamlarında aceleyle işe, okula ya da doktora gitmek zorunda olanları engelleyen herkes her şeyden önce öfke ve anlayış eksikliğine neden oluyor." ifadesini kullandı.

Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck, çiftçilerin protestolarının aşırı sağ gruplarca istismar edilebileceği uyarısında bulunarak, "Hükümeti yıkma fantezileri içeren çağrılar dolaşıyor. Aşırılık yanlısı gruplar oluşuyor, nasyonalist semboller açıkça gösteriliyor." diye konuştu.

Habeck, aşırılık yanlılarının güvensiz ortamı kullanmalarına izin verilmemesi gerektiğini belirterek, “Kör olmamalıyız. Devrim fantezileri, demokratik devletimizi yok etmek istemekten başka bir anlama gelmez." değerlendirmesinde bulundu.

Çiftçiler iş yerlerini kaybetmekten endişe ediyor

Brandenburg eyaletinden gelerek Berlin'deki eyleme katılan çiftlik sahibi Toni, Alman hükümetinin söz konusu kesintilerini eleştirerek, "Bu yasaların politikacıların istediği gibi geçmesi durumunda iş yerimizin ayakta kalacağından endişe ediyoruz. Sadece biz değil, aynı zamanda çalışanlarımız da." ifadesini kullandı.

Çalışanların da "korku ve endişe" içinde olduğunu dile getiren Toni, "Her şey pahalılaşıyor. Başından beri istediğimiz gibi (hükümetin planlarını) geri çekmesini talep ediyoruz." dedi.

Toni, hükümetin planlarını geri çekmemesi durumunda sonuna kadar protestoya devam edeceklerini söyledi.

Diğer bir çiftlik sahibi Frank Schmidt de hükümetin planlarını değiştirmesini ümit ettiğini belirterek, "Ben hükümeti devirmek için burada değilim. Aslında bu hükümeti uyandırmak ve politikasını değiştirmesi için yalvarmak istiyorum çünkü bu şekilde devam edemez." diye konuştu.

Schmidt, hükümetin orta sınıfı yanına alması gerektiğini vurgulayarak, "Çünkü güçlü bir ülke ve güçlü bir orta sınıf, toplumumuzun temel direğidir. Bana göre, toplumumuz ve farklı görüşler demokrasinin en önemli temelidir." dedi.

Aşırı sağcıların gösterileri istismar ettiği yönünde endişesi olup olmadığına ilişkin soruya Schmidt, "Bu gösterinin organizatörleriyle bu günlerde çok yakınım. Bu kuşku uyandıran sağcı kurumları buradaki gösteriden men etmek için bütün gün çalışıyoruz ve bu insanlarla hiçbir işim olmasını istemiyorum." yanıtını verdi.

Tır şoförlüğü yapan Pitt de ülkede otoban ücretlerinin artırılmasını eleştirerek, "Yollarda araç kullanabilmek için yol geçiş ücreti ödüyoruz. Şimdi maliyet iki katına çıktı ve müşterilere aktaramıyoruz. Şirketi ayakta tutmak mümkün değil. İki kat fazla vergi ödüyoruz ama karşılığında hiçbir şey alamıyoruz." ifadesini kullandı.

Hükümetin topladığı vergileri başka yerlerde kullandığını dile getiren Pitt, "Bu vergi gelirlerini demir yollarının iyileştirilmesi ve dış ülkelere harcıyor ama bizim için önemli olan yerlere harcamıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Eisenhüttenstadt kentinde çelik sektöründe çalışan Chris Rücker de çiftçilerin görüşlerini paylaştığını belirterek, çelik sektöründe de transformasyon ve dönüşüm konusunda aynı sorunlarla karşı karşıya olunduğunu anlattı.

Bu sorunlar çözülmediği için çiftçilerin gösterisine katıldığını aktaran Rücker, "Dürüst olmak gerekirse siyasetçilere güvenmiyorum ve onlardan bir şey beklemiyorum. Normalde bir şeylerin ileriye gitmesi için erken seçim olması lazım." dedi.

İnsanların gelecekten kaygı duyduğunu ifade eden Rücker, "Çiftçiler, sanayi, kimya sanayisi, zanaatkarlar aslında hepsi bundan etkileniyor. Bundan dolayı memnuniyetsizlik çok fazla. Kime sorarsanız sorun, herkes mutsuz olduğunu söylüyor. Almanya yokuş aşağı gidiyor." diye konuştu

15 Ocak'ta Berlin'de büyük protesto yapılacak

Alman hükümeti, yılda yaklaşık 1 milyar avro tasarruf sağlamaya yönelik bütçe kesintilerinin bir parçası olarak çiftçiler için vergi muafiyetlerini kaldırmayı ve tarımsal dizel sübvansiyonunu sonlandırmayı planlıyor.

Çiftçilerin Aralık 2023'te düzenlediği protestoların ardından bu kesintiler hafifletilmiş olsa da Alman Çiftçiler Birliği, bunun Alman tarımını rekabetçi tutmak için yeterli olmadığını ifade ediyor.

Hükümet, aralık ayındaki protestoların ardından, çiftçiler için tarımsal mazot üzerindeki vergi indirimine aniden son vermek yerine, bunu bu yıl için yüzde 40, 2025 için yüzde 30 oranında azaltmayı, 2026'dan itibaren de tamamen kaldırmayı planladığını açıkladı.

Bütçede kesintilerin yükünün haksız yere kendilerine yüklendiğini savunan çiftçiler, vergi indirimlerinin sona ermesinin çiftlikleri iflas ettireceğini belirtiyor.

Çiftçiler, bir hafta boyunca ülkenin çeşitli şehirlerinde traktör konvoyları ve mitinglerle Alman hükümetinin tarım politikasını protesto etmeyi, 15 Ocak'ta Berlin'de yapılacak büyük gösteri ile bir haftalık protestoyu bitirmeyi planlıyor.

Çiftçiler 4 Ocak’ta, tatilden dönen Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Habeck'in Kuzey Denizi kıyısındaki feribottan ana karaya çıkmasını engellemişti.