Alak suresi nüzul sebebi...

Surelerin muhtevasını daha iyi anlayabilmek adına meallerinin yanında tefsirlerine de bakılması öneriliyor. Tefsirleri ile beraber de surenin hangi olay üzerine indiği bilmek de önemli. Peki Alak suresi hangi olay üzerine nazil olmuştur? Alak suresi neden indirilmiştir? Alak suresinin neden indirildiğine dair detaylı bilgiler haberimizde yer alıyor. İşte Alak suresinin nüzul sebebi...

Surelerin muhtevasını daha iyi anlayabilmek adına meallerinin yanında tefsirlerine de bakılması öneriliyor. Tefsirleri ile beraber de surenin hangi olay üzerine indiği bilmek de önemli. Peki Alak suresi hangi olay üzerine nazil olmuştur? Alak suresi neden indirilmiştir? Alak suresinin neden indirildiğine dair detaylı bilgiler haberimizde yer alıyor. İşte Alak suresinin nüzul sebebi...

ALAK SURESİ NEDEN İNDİRİLMİŞTİR? Alak sûresinin bu ilk beş âyeti, milâdî 610 yılının Ramazan ayının (muhtemelen Temmuz veya Ağustos aylarının) son on gününde, Kadir Gecesi’nde indirilmiştir. Duhâ ve İnşirâh sûrelerinde de ifade ettiğimiz gibi Hz. Peygamber, Mekke’nin ağır ahlaksız yapısından bıkıp gerçeği aramak için Hira’ya sığınıyordu. Yaşananların ahlaksızlık olduğunu biliyor, ancak çözüm üretemiyordu. Çünkü ‘Ankebût 29/45 ve Şûrâ 42/52. âyetlerde belirtildiği gibi, ilâhî kitabı, yani Tevrât’ı bilmiyordu. Kaldı ki Kasas 28/86. âyette de ifade edildiği üzere, kendisine “kitap” verilmesini de ummuyordu. İşte ‘Alak sûresinin ilk âyetleri, bu arayışın cevabını oluşturmaya başlayan seslenişin âyetleşmiş cümleleridir.

Mekke’de, “muvahhidler” denen ve Hz. İbrahim’den kaldığı bilinen “haniflik” inancına mensup kişilerden birisi de Hz. Peygamber’di. Hz. Peygamber, Mekke’nin olumsuz yapısından bunaldığında Hira’ya çıkar, orada Rabbini tefekkür ederdi. Buna tehannüs adı verilmekteydi. Sahip olduğu tevhid inancı gereği, putperest toplumunun gidişatından derin rahatsızlık duyan Hz. Peygamber, henüz ilâhî vahiy ile buluşturulmadığı için, toplumda yaşanan sorunların cevabını bulamıyordu.

Hz. Peygamber, problemlerin ortasında kalmayı ve onlardan etkilenip bozulmayı değil, cevap bulacağı bir arayışı Hira’da yaşıyordu. Bu nedenle, çevresindeki bazıları “Muhammed Rabbine âşık oldu” diyerek onunla alay bile ediyordu. İşte Hz. Peygamber, Hira’ya gerçekleştirdiği yolculuklarının birinde, milâdî 610 yılının Ramazan ayının Kadir Gecesi’nde Yüce Allah tarafından Cebrail (as) ile buluşturulmuş ve bu ilk vahiyleri almıştı.