Keşir, İsrail'in Ankara Büyükelçiliği konutu önünde 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla "Daha kaç çocuk ölmeli?" konulu basın açıklaması yaptı.
Keşir, Dünya Çocuk Hakları Günü'nü şenlik havasında geçirmeyi arzuladıklarını ancak ne yazık ki hem gözlerin hem de yüreklerin yaşlı olduğunu ifade etti.
Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne göre tüm çocukların eşit olduğunu ve yaşam haklarının güvence altına alındığını belirten Keşir, "Filistin'deki çocuklar eşitliği hak etmiyor mu? Çocuk Hakları Sözleşmesi, Filistinli çocukların yaşam hakkını güvence altına almıyor mu?" diye sordu.
Bütün dünyanın gözü önünde İsrail'in, Gazze'de sadece son üç haftada öldürdüğü çocukların sayısının, 2019'dan bu yana dünyadaki tüm çatışma bölgelerinde ölen çocukların sayısını geçtiğine işaret eden Keşir, Filistin'de her 4 dakikada bir insanın, her saatte 6 çocuk ve 4 kadının öldürüldüğünü söyledi.
"İsrail, Cenevre Sözleşmesi'ni ve Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ediyor"İsrail'in hem Cenevre Sözleşmesi'ni hem de Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini belirten Keşir, şu ifadeleri kullandı:
"İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi de açıkça elektriğin ve suyun kesilemeyeceğini ifade eder. Gazze'ye uygulanan tam kuşatma, yiyecek ve ilaca erişimden mahrum etme, Uluslararası Ceza Mahkemesinin dayandığı Roma Statüsü'nün 7. maddesine de aykırıdır. Dördüncü Cenevre Sözleşmesi, savaş ve işgal mağdurlarının korunmasına yönelik uluslararası bir anlaşmadır."
İsrail dahil 194 ülkenin bu sözleşmeyi onayladığını ancak İsrail'in, imzaladığı Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nin Filistin toprakları için uygulanabilirliğini tanımayı reddettiğini dile getiren Keşir, şunları kaydetti:
"İsrail, imza koyduğu tüm uluslararası sözleşmelere aykırı davranmaktadır, savaş suçu işlemektedir. Çocukların en temel hakkı yaşama hakkıdır. Sıcak yuvasında olması gereken, okula gitmesi gereken, parkta oynaması gereken çocuklar, vahşi bir işgalin en yakın şahitleri, mağdurları ve kollarında isimleri yazılı olarak mezarlıklara defnediliyor ve bütün dünyanın gözü önünde."
Açıklamasının ardından Keşir ve beraberindekiler, İsrail'in Ankara Büyükelçiliği konutu önüne bebek ayakkabısı ve oyuncak bıraktı.