Konuşmasının ilk bölümünde Emine Bulut cinayetine değinen Çelik, "Bu vahşet kültürü nasıl oluşuyor, insanlar yaralı birine yardım etmek yerine neden kameraya çekmeyi tercih ediyorlar tüm bunlar üzerine düşünmemiz lazım" dedi.
Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
''Rahmetli Emine Bulut'un hunharca katledilmesi karşısında milletçe derin bir üzüntü yaşıyoruz.
Bütün kadın cinayetleri aynı üzüntüyü oluşturuyor hepimizde. Karşı karşıya kaldığımız vahşet hafızamızı yeniden aynı acıyla yüzleştiren, bundan sonra yapmamız gerekenlerle ilgili hassasiyetimizi daha da artması gereken bir durum.
Konya'da da bir cinayet gerçekleşti. Milletimizde haklı bir infial yaratması, bir annenin çocuğunun gözlerinin önünde hayatını kaybetmesi çok büyük bir üzüntü kaynağı. Cumhurbaşkanımız da hassasiyetlerinin altını çizdiler.
Hükümetin yapabileceği konular konusunda Aile Bakanlığımız harekete geçmiştir. Bakanlığımız konuya her aşamada müdahil olacaktır. Bu şahsın en yüksek cezayı alması en yüksek temennimizdir.
Vahşet görüntülerinin yayılması da vahşettir
Burada sadece siyaset kurumunun vazifelerinin çok ötesinde bir durumla karşı karşıyayız.
Cumhurbaşkanımız da değindiler. Emine Bulut'un hayatını kaybetmesi kadar, hayatını kaybederken yardım etmek yerine birilerinin görüntü alma telaşına düşmesi, seyirci olması bunu geniş çaplı ele almamız gerektiğini düşünüyor. Orada bir insan hayatını kaybederken yardım etmek yerine görüntü almak işiyle uğraşmak gibi bir işle nasıl uğraşıyorlar?
Diğer bir üzüntü kaynağımız; sosyal medyada, medyada bu şekilde görüntülerin yayılması.
Vahşet görüntülerinin yayılması bir başka vahşettir. Sayın Cumhurbaşkanımız hassasiyetlerini ortaya koydular. Her türlü öneriye, işbirliğine açığız. Toplumun tüm hücrelerini, tüm vatandaşlarını ilgilendiren bir mesele. Bir kere daha milletçe başımız sağ olsun diyorum.''