Ailede din eğitimi nasıl olmalı?

Ailede din eğitimi nasıl olmalı? Çocukların beslenme barınma ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Peki bunlar çocuğun gelişimi için yeterli mi? İnanma ihtiyacını karşılıyor muyuz? Çocukluk döneminde alınan dini eğitim çocuğun bütün hayatına tesir eder. Ailede din eğitimi nasıl olmalıdır? İşte cevabı...

Ailede din eğitimi nasıl olmalı? Çocukların beslenme barınma ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Peki bunlar çocuğun gelişimi için yeterli mi? İnanma ihtiyacını karşılıyor muyuz? Çocukluk döneminde alınan dini eğitim çocuğun bütün hayatına tesir eder. Ailede din eğitimi nasıl olmalıdır? İşte cevabı...

Peygamberimiz (asm) “Her doğan çocuk İslam fıtratı üzerine doğar. Sonra anne babası onu Yahudi, Hristiyan veya Mecusi yapar” buyurmuştur.

Cenâb-ı Hak –celle celalühu- buyuruyor:

“Ailene namaz kılmayı emret! Kendin de namaza dört elle sarıl!..” (Tâhâ, 132)

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buyurdular:

“Çocuğa yedi yaşındayken namaz kılmayı öğretiniz. On yaşına bastığı hâlde kılmazsa, cezalandırınız.” (Ebû Dâvûd, Salât 26; Tirmizî, Mevâkît 182)

AİLE VE DİN EĞİTİMİ

İbni Ömer’den -radıyallahu anh- rivayet edildiğini göre Rasûlullah’ı -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyururken dinlemiştir:

“Hepiniz çobansınız; hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Devlet reisi de bir çobandır ve sürüsünden sorumludur. Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Kadın kocasının evinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Hizmetkâr efendisinin malının çobanıdır; o da sürüsünden sorumludur. Netice itibariyle hepiniz çobansınız ve güttüğünüz sürüden sorumlusunuz.” (Buhârî, Cum’a 11, İstikrâz 20, İtk 17, 19, Vesâyâ 9, Nikâh 81, 90, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 20.)

Amr İbni Şuayb -radıyallahu anh- babası Şuayb’dan -radıyallahu anh- o da dedesi Abdullah İbni Amr İbni Âs’tan -radıyallahu anh- Rasûlullah’ın -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurduğunu rivayet etti:

“Çocuklarınıza yedi yaşındayken namaz kılmalarını söyleyiniz. On yaşına bastıkları hâlde kılmazlarsa kendilerini cezalandırınız, yataklarınızı da ayırınız.” (Ebû Dâvûd, Salât 26)