'Abisinden talimat alanları attık'

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Paralel yapıya yönelik 'TÜBİTAK'ta hiçbir şekilde ranta, talana müsaade etmeyiz. Biz paralel yapıyla ilgili attığımız her adımda karşımıza böyle bir şey geliyor. O sahte raporları, Balyoz davasında, diğer davalarda amirinden değil, abisinden talimat alarak yanlış rapor verenleri attık biz' açıklamasında bulundu.
TBMM Genel Kurulu'nda, 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı görüşmelerinde hükümet adına söz alan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, 17-25 Aralık operasyonundan sonra yapılan 'paralel yapı' ile ilgili görevden almalara değindi. Bakan Işık, "Eğer 17-25 Aralık operasyonundan sonra o vali değişimi, emniyet müdürü değişimi olmasaydı, o darbe girişimi engellenmeseydi belki de bugün Meclis açık olmayacaktı. Gerçeklerle yüzleşin" diye konuştu.
"AMİRİNDEN DEĞİL ABİSİNDEN TALİMAT ALANLARI ATTIK"
TÜBİTAK'ın Gebze arazisinde talan yapıldığı iddialarına cevap veren Bakan Işık, "TÜBİTAK'ta hiçbir şekilde ranta, talana müsaade etmeyiz. Biz paralel yapıyla ilgili attığımız her adımda karşımıza böyle bir şey geliyor. O sahte raporları, Balyoz davasında, diğer davalarda amirinden değil, abisinden talimat alarak yanlış rapor verenleri attık biz. TÜBİTAK'ın kenarından bir yol geçti, Gebze Belediyesi bizden talepte bulundu, TÜBİTAK'ın alanının dışında. Hiçbir şekilde bir yeşillik özelliği kaybolmayacak, bir tek ağaç kesilmemek kaydıyla TÜBİTAK Bilim Kurulu bu arazinin belediyeye devredilmesine razı oldu. Eğer oradan bir ağaç kesilirse, yeşil alan olma özelliği kalkarsa o zaman ben de sizinle birlikte gereğini yapacağım" şeklinde konuştu.
HAYVANAT BAHÇESİNDEN GELEN MÜDÜR İDDİALARINA CEVAP
Muhalefetin TÜBİTAK'a hayvanat bahçesinden gelen bir müdürün atandığı iddialarına cevap veren Işık, "TÜBİTAK'ta hayvanat bahçesinden gelen genel müdür yardımcısı, önce TÜBİTAK Başkanıydı hayvanat bahçesinden gelen, o tutmadı, sonra başkan yardımcısı, sonra merkez müdürü, şimdi müdür yardımcılığına kadar indiler. Nedir bu arkadaşımızın özelliği, 2 yıl hayvanat bahçesi şube müdürlüğü yapmak, 20 yıl da şu anda çalıştığı alanda dergicilik yapmak. Bir insana bu kadar haksızlık yapılabilir mi? Allah'tan korkar insan" ifadelerini kullandı.
"BU BİR MONTAJ DEĞİLDİR' DİYEN BİR RAPOR YAZILMADI, YAZILAMADI"
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon konuşması kayıtlarıyla ilgili "Montaj olduğunu hissettim" ifadelerine açıklık getiren Bakan Işık, "Recep Tayyip Erdoğan'ı çok yakından tanıyan, birlikte çalışmış bir arkadaşı olarak ilk bunu hissettiğimde 'bu açık bir montaj' dedim. TÜBİTAK raporu bunun açık montaj olduğunu gösterdi. O günden bu güne kadar 'bu bir montaj değildir' diyen bir rapor yazılmadı, yazılamadı. Montaj olmadığına dair bir belge getirseydiniz önümüze koysaydınız biz de mahcup olsaydık, yok işte" açıklamasında bulundu.
"ENDİŞELENECEK BİR DURUM YOK"
Şirketlerin borçluluğuna yönelik endişelenecek bir durumun olmadığını ifade eden Bakan Işık, "Döviz borcu olan şirketlerimiz döviz cinsinden ihracat yapan şirketlerimiz. Şu anda Türkiye'de kısa vadeli borçlar azalırken, şirketlere olan güvenin sonucu uzun vadeli borçlarda bir artış var. Türkiye'nin şirketlerine güvenip, çok düşük faizlerle dünya piyasası bu şirketlere kredi veriyorsa bu şirketlerin gücünü gösteriyor. Endişelenecek bir durum yok. Şu anda şirketlerimiz neden borçlanıyor derseniz, bunun en temel sebebi yatırım" dedi.
"YERLİ OTOMOBİL 2020'DEN ÖNCE YOLLARDA OLACAK"
Otomotiv sanayisinde araç hafifletme, çevre ve tüketici dostu araçlar ile yeni malzeme ve yeni teknolojiler konusunda çalışmaların her geçen gün yoğunlaştığını belirten Bakan Işık, "Tamamı kendimizin yaptığı, patenti, lisansı ve markası Türkiye'ye ait olan yerli aracın 2020 yılından önce yollarımızda olmasını hedefliyoruz. Yani yerli otomobili 2020'den önce yapacağız" diye konuştu.