Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, yayımladığı blog yazısında, özellikle internette dezenformasyonla mücadelenin önemine işaret etti.
Devlet veya devlet dışı aktörlerin zaman zaman kamu diplomasisinde meşru zeminin dışına çıktığına dikkati çeken Borrell, bazılarının kendi gittikleri yolu tek etkili yolmuş gibi sunduklarını ve diğerlerinin itibarını sarsmaya çalıştıklarını vurguladı.
Bazı dış aktörlerin, yanlış veya yanıltıcı bilgiler yayarak dezenformasyon kampanyalarına bile giriştiğine işaret eden Borrell, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Örneğin, Batılı aşı geliştiricileri Rusya'nın devlet kontrolü altındaki medyası tarafından alay konusu ediliyor. Bu durum bazen insanların maymuna dönüşeceği gibi saçma iddialara kadar varıyor. Görünüşe göre bu tür söylemler Rusya'nın kendi aşısı Sputnik V'yi satmak istediği ülkelere yönlenmiş durumda. Salgında bu tür temelsiz şüpheleri teşvik edecek her girişim halk sağlığını tehdit etmektedir. DEAŞ gibi terör örgütleri de kendi propagandalarını yaymak için yeni tip koronavirüs salgınındaki kafa karışıklıklarını kullanmaktadır."
Dezenformasyon yönteminin yeni olmadığını ancak internet sayesinde artık çok daha hızlı yayılabildiğini belirten Borrell, "Rusya ve Çin gibi bazı devletler aktif şekilde bu tür faaliyetler yürütüyor ve özgürlük, çoğulculuk, kuvvetler ayrılığı gibi değerler üzerine oturmuş demokratik sistemlerimizin altını oymaya çalışıyorlar." ifadesini kullandı.