ABD üniversitelerindeki Filistin'e destek gösterilerine Londra'daki UCL öğrencileri de katıldı

UCL yönetimi, kampüsteki güvenlik önlemlerini artırarak kimlik kartı olmayan öğrenci ve çalışanların kampüse girişine izin vermedi

ABD'de, Columbia Üniversitesinde başlayan ve birçok üniversiteye yayılan Filistin destekçisi gösterilere İngiltere'nin başkenti Londra'daki University College London (UCL) öğrencileri de katıldı.

İngiltere'nin önemli okulları arasında yer alan UCL'in öğrencileri, ana kampüsteki açık alanda toplanıp çok sayıda çadır kurarak ABD başta olmak üzere diğer ülkelerdeki Filistin destekçisi öğrenci gruplarına dahil oldu.

Dün geceden bu yana çadırlarda kalan öğrenciler, UCL'nin İsrail’e mali destek sağlayan şirket ve bankalarla işbirliğini sonlandırması ve üniversitenin, İsrail’in Gazze’deki savaş suçlarını kınaması çağrısında bulundu.

Üniversite yönetimi, bugün öğrenci ve çalışanlara gönderdikleri e-postada, kampüsteki güvenlik önlemlerini artırdıklarını duyurarak kimlik kartı olmayan öğrenci ve çalışanların kampüse girişine izin vermedi.

- İsrail'in saldırısında ölen Filistinli şair de mezunlar arasındaydı

İsrail'in Aralık 2023'te Gazze'deki saldırılarında hayatını kaybeden Filistinli ünlü şair, akademisyen ve yazar Rıfat el-Arair de bu üniversitenin mezunları arasında yer alıyordu.

"Gazze'nin sesi" olan merhum şair Rıfat el-Arair, "İlla ölmem gerekiyorsa, sen yaşamalısın. Hikayemi anlatmak için…" dizeleriyle akıllara kazınmıştı.

Filistinli ünlü şairin kızı, damadı ve torunu da geçen ay İsrail’in hava saldırısında hayatını kaybetmişti.

- "Taleplerimiz karşılanana kadar çadırlarda kalmayı sürdüreceğiz"

Protestoyu organize eden "UCL Stand for Palestine" adlı grubun sözcüsü Anwar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversitenin ana avlusunda kurdukları çadırlarla Filistin'e destek verdiklerini belirtti.

Soyadını vermek istemeyen Anwar, "Üniversiteyi, ana hatlarıyla belirttiğimiz 3 amacı yerine getirmeye çağırıyoruz. Bunlar Gazze'de devam eden soykırımın suç ortağı olan tüm şirketlerle işbirliğini sonlandırmaları, İsrail'in savaş suçlarını kınamaları ve Gazze'de tamamı yıkılan üniversitelerin yeniden inşası için taahhütte bulunmalarıdır." dedi.

Talepleri üniversite tarafından karşılanana kadar çadırlarda kalmayı sürdüreceklerini söyleyen Anwar, üniversitenin kampüse girişlerde getirdiği birtakım kısıtlamalara da değinerek şunları söyledi:

"Bazı günlere kıyasla daha sıkı güvenlik önlemleri alındığını görüyoruz ancak bu durum sayımızın artmasını ve öğrenci topluluğunu durdurmadı. Daha fazla kişi varlığımızın farkına varıyor ve daha fazla insan gelip Gazze'deki sivil nüfusu yok eden bu şirketlerden üniversitenin elini çekmesini talep etmek için bizimle birlikte duruyor.”

- "Bu demokrasi değil"

Filistin destekçisi öğrenci gruplarına katılmak için Liverpool’dan gelen Suudi Arabistanlı Waddah Alshammari de soykırımın durdurulması için seslerini yükselten ve protesto düzenleyen öğrencilerle dayanışma sergilemek istediğini dile getirdi.

Kampüse giremediği için girişte bekleyen Waddah, üniversitenin, kimlik kartı olmayanların kampüse girişine izin vermediğini belirterek, "Üniversite kapılarını kapatıyor, kimsenin öğrencilere katılmasına izin vermiyor. Bu nedenle burada bekliyor ve desteğimizi sergiliyoruz." dedi.

Yüzünü kefiyeyle örten Waddah, "Bu demokrasi değil. ABD'de olanlar da demokrasi değil. İnsanlar Gazze'deki insanlar gibi diğer insanların hayatları için savaşmalı. Onlar her gün ölüyorlar. Açlıktan ölüyorlar ve bizim bu konuda bir şeyler yapmamız gerekiyor."