HABER: ÖZLEM DOĞAN
ABD Başkanı Donald Trump, "52 yılın ardından ABD için İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tam olarak tanımanın zamanı geldi" tweetiyle bir skandala ve uluslararası bir hukuksuzluğa daha imza attı. Ayrıca Golan Tepeleri'nin "İsrail ve bölgesel istikrar için stratejik ve güvenlik açısından kritik bir öneme sahip olduğunu" belirten Trump’ın ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da Twitter'dan Trump'a teşekkür etti.
İsrail hukuksuzluğuna meşruiyet kararı
Trump’ın iktidara geldiğinden bu yana ortaya yüzyıllık yeni bir plan ortaya koyduğunu ve adım adım bu planı hayata geçirdiklerini ifade eden İstinye Üniversitesi Küresel Sorunlar Platformu direktörü İdris Kardaş, “Kudüs’ün başkent ilan edilmesi ve Golan Tepeleri açıklaması bunun bir parçasıdır. İkisi de uluslararası hukuka ter ve aykırı söylemlerdir. Bunu oldu bittiyle halletmeye çalışıyorlar. Ayrıca Golan’ın su kaynakları da İsrail için çok önem taşıyor. İsrail’in tüm hukuksuzluklarının meşruiyetini sağlamaya yönelik kararlar alıyorlar” dedi.
Evanjeliklerin Golan operasyonu
Golan Tepeleri hamlesinin bölgeyi istikrarsızlık ve çatışmalara yol açabileceğini söyleyen Kardaş, “İslam dünyasının sesi olan Türkiye’yi de doğrudan etkiler. Bu kararların arkasında evanjeliklerin olduğu çok açık. Trump yönetiminde çok güçlüler. Aynı evanjelik grup Türkiye’de başta 17-25 Aralık olmak üzere 15 Temmuz darbe kalkışmasını da planlayan, operasyon çeken ekiptir” diye konuştu.
Türkiye’nin direncini yokluyorlar
İsrail’in su ihtiyacını karşılayan Golan Tepeleri’nin jeopolitik konumuna dikkat çeken Güvenlik ve Terör Uzmanı Coşkun Başbuğ, “Golan Tepeleri’nden başta Suriye olmak üzere birçok ülkeyi dinleyip hâkim olabilirsiniz. Hedef büyük İsrail. Anadolu’yu da kapsayan büyük bir alanı kontrol altına almak. Bunun ilk etabını Kürdistan üzerinden yapmaya çalıştılar. O yüzden Barzani’ye destek verdiler. İsrail tüm dünyayı, özellikle Türkiye’nin direncini yoklayacak şekilde hareketler de bulunuyor. Önce Kudüs’ün başkent olması kararı, ardından da bu hamle geldi” ifadelerini kullandı.
İslam birliğini Türkiye sağlayabilir
İslam coğrafyasının büyük tehdit altında olduğunu vurgulayan Başbuğ, bu çıkmazdan tek çıkış yolunun İslam birliğini sağlamak olduğunu kaydetti. Başbuğu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan bunu her platformda dile getiriyor. Maalesef İslam devletleri ayrı telden çalıyor. Oysa bölgede bu birliği sağlayıp güç üretecek olan ülkeler Türkiye dışında İran ve Arabistan. Türkiye zaten Müslüman halkların yanında. İran mezhepçiliğe kendini kaptırmış durumda. Arabistan ise ABD’nin bir eyaleti durumuna gelmiş durumda. Bu tabloya bakınca İslam birliğini sağlayacak tek ülke Türkiye’nin olduğu ortada” dedi
Asla izin vermeyiz
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Acil İcra Komitesi Toplantısı'na katıldı, Konya ve Amasya'da düzenlenen mitinglerde halka hitap etti. Trump’ın Golan tepeleri hakkındaki sözlerine tepki gösteren Başkan Erdoğan, "Amerika Başkanı'nın Golan tepeleriyle talihsiz açıklaması bölgeyi yeni bir krizin, yeni bir gerilimin eşiğine getirmiştir. Golan Tepeleri'nin işgalinin meşrulaştırılmasına asla izin vermeyiz" mesajını verdi.
Nefretin dışa vurumu
Yeni Zelanda'daki arzu edilmeyen olay sebebiyle İİT'yi bir araya getirmek istediklerini kaydeden Erdoğan, “Bu olayın kökleri derinlere inen bir kinin, saplantının ve nefretin, inkarı mümkün olmayan bir dışa vurumudur” dedi. 51 kişinin şehit, 47 kişinin yaralandığını hatırlatan Erdoğan, bu kalleş saldırıyı asla sıradan bir hadise olarak görmediklerini vurguladı.
Ateşe benzin döküyorlar
Sorunların halının altına süpürülerek çözülemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, “Şu anda karşımızda açıkça bir İslam düşmanlığı vardır. Bu tehdit artık güvenlik birimlerinin, devlet adamlarının, sokaktaki vatandaşın da meselesidir. Tıpkı DEAŞ gibi, Eş-Şebab, PKK gibi Neonazi örgütleri de terör yapılanması olarak ele alınmalı, bu şekilde değerlendirilmelidir” ifadelerine yer verdi.
Bu hadisenin dillendirilmediği sürece Batı’nın İslam düşmanlığını körüklemeye, ateşe benzin dökmeye devam edeceğini kaydeden Erdoğan, “İşte bunun için gördüğümüz sıkıntıları cesaretle ifade etmeli, hep birlikte üzerine gitmeli, yüzleşmeli, çözüm yollarını da yine beraberce aramalıyız” çağrısında bulundu.
Sımsıkı olma dönemi
Konya Kılıçarslan Meydanı'nda konuşan Erdoğan, 31 Mart'ta sandığa iyi sahip çıkılması gerektiğini vurguladı. Erdoğan, “Birileri ülkemizin ve milletimizin içinden geçtiği kritik durumla asla ilgisi ve orantısı olmayan kimi gerekçelerle AK Parti'ye ders vermek istiyormuş ama unutmayalım ki dönem ders verilecek değil iki elin parmakları gibi sımsıkı bir araya gelinecek dönemdir” dedi.
Trump: Golan ‘terör devleti’nin
Foto altı: İsrail 1981 yılında Golan Tepeleri'ni tek taraflı olarak ilhak ettiğini açıkladı, ancak uluslararası toplum bu kararı bugüne kadar tanımadı.
SPOT: Filistin ve İsrail politikasını neredeyse tamamen İsrail yanlısı Yahudi asıllı kişilere emanet eden ABD Başkanı Donald Trump, Golan Tepeleri'nin hakimiyeti ile ilgili "İsrail'in egemenliğini tam olarak tanımanın zamanı geldi" ifadelerini kullandı.
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun "Golan Tepeleri sonsuza kadar bizim kalacak" açıklamasından üç yıl sonra ABD'nin burayı "İsrail toprağı" olarak tanıması bölgenin Tel Aviv yönetimi için neden bu kadar önemli olduğu sorusunu yeniden gündeme taşıdı.
Trump, Twitter'dan yaptığı açıklamada "52 yıl sonra, ABD'nin, İsrail Devleti ve bölgesel istikrar için kritik öneme sahip stratejik ve güvenlik açısından önem taşıyan Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tam olarak tanıma zamanı geldi." ifadelerini kullandı.
Netanyahu’dan övgü
Trump'ın bu tweetinin ardından, İsrail Başbakanı Netanyahu'dan da açıklama geldi. Netanyahu, Twitter'dan "İran'ın, Suriye'yi İsrail'i yıkmak için bir platform olarak kullanmaya çalıştığı bir zamanda Başkan Trump, İsrail'in Golan Tepeleri'nin egemenliğini cesaretle kabul ediyor. Teşekkürler Başkan Trump!" mesajını paylaştı.
Suriye: Golan’ı geri alacağız
ABD Başkanı Trump'ın Golan Tepeleri'ne ilişkin açıklamasını kınayan Suriye, İsrail'in işgali altındaki Golan'ı geri almaya kararlı olduğunu söyledi. Suriye resmi haber ajansının aktardığına göre bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Trump'ın ifadelerinin ABD'nin İsrail'e yönelik 'körü körüne tarafgirliğini' gösterdiğine vurgu yaptı.
"Açıklamalar Golan'ın Suriye ve Arap toprağı olduğu ve olmaya devam edeceği gerçeğini değiştirmiyor" diyen kaynak, "Suriye ulusu bu kıymetli Suriye ulusal toprak parçasını elindeki tüm araçları kullanarak geri almaya daha kararlı" diye devam etti.
İran ve Rusya’dan tepki
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Kasımi, Trump'ın "Golan Tepeleri'nde İsrail'in hakimiyetini tanıma" yönündeki açıklamasını eleştirerek, "Bu karar bölgede yeni krizleri peşinden getirecek." dedi. Kremlin Sözcüsü Peskov ise ABD Başkanı Trump'ın "Golan Tepeleri'nde İsrail'in hakimiyetini tanımanın zamanı geldiğine" yönelik sözlerinin Orta Doğu'daki durumu istikrarsızlaştıracağını söyledi.
BM'den İsrail'e kınama
Bu esnada BM İnsan Hakları Konseyi, işgal altındaki Filistin topraklarında BM'nin varlığını güçlendiren ve İsrail'i kınayan karar tasarısını kabul etti. BM Cenevre Ofisi'nde Konseyin 40'ıncı oturumunun son gününde; Bahreyn, Bolivya, Küba, Pakistan, Senegal, Venezuela, Zimbabve ve Filistin'in, İsrail aleyhinde verdiği tasarı görüşüldü.
Tasarı hakkında yapılan konuşmaların ardından 47 üyeli konseyde oylamaya geçildi. İsrail aleyhindeki karar tasarısı 15 çekimser, 8 aleyhte, 23 lehte oyla kabul edildi. Avustralya, Avusturya, Brezilya, Bulgaristan, Çekya, Fiji, Macaristan ve Ukrayna tasarı aleyhinde oy kullanan ülkeler olarak dikkati çekti.