Haber: Yunus Akseki
Geçen hafta İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın da içinde bulunduğu helikopter kaza yaptı.
Kazada, Reisi ve beraberindekilerden kurtulan olmazken yaşanan olayın" kaza mı yoksa suikast mi?" olduğu şüphesi hala gizemini koruyor.
Kazaya ilişkin ön raporu açıklayan İran Genelkurmay Başkanlığı, helikopterin enkazında herhangi bir kurşun veya farklı bir cisim bulunmadığını aktardı.
ABD medyasından dikkat çeken analizNew York Times gazetesi, "Aramalar, Arama Ekipleri, Dronlar: İran Cumhurbaşkanı'nı Bulmak İçin 17 Saat" başlıklı yazısında kaza sonrası yaşananlara ilişkin detayları aktardı.
Düşen helikopterin pilotu telefonla arandı, telefonu Tebriz Cuma İmamı El-Haşim açtı ve "Ağaçların ortasındayım, yalnızım, kimseyi göremiyorum, yanmış ağaçların ortasındayım" dedi.
Bir sonraki telefon görüşmelerinde, İmam El-Haşim'in sesi güçsüzleşmeye başladı ve bir noktadan sonra cevap veremedi.
İranlı yetkililer, helikopterin acil iniş değil de kaza yaptığını anlayınca panik başladı. Reisi'nin ya ağır yaralı ya da ölü olduğu anlaşıldı.
İran istihbaratı sokaklara indiTahran'a talep edilen arama-kurtarma ekiplerinin gelmesi saatler sürdü. İran hükümeti, DEAŞ ve İsrail gibi düşmanların saldırı ihtimali üzerinde durdu. İran istihbaratı, olası gösterileri engellemek için sokaklarda önlemler aldı.
New York Times, İran Cumhurbaşkanı Reisi ve Dışişleri Bakanı Emir-Abdullahiyan'ın naaşlarının tanınmayacak derecede yanmış olduğunu bildirdi.
Cumhurbaşkanı Reisi'nin yüzüğünden, Dışişleri Bakanı Emir-Abdullahiyan'ın ise saatinin yardımıyla teşhis edildiği belirtildi.
2020 yılında Bağdat’ta ABD tarafından düzenlenen füze saldırasında öldürülen İranlı komutan Kasım Süleymani'nin cansız bedeni de taktığı yüzüğünden teşhis edilmişti.