Yüksek Mahkemeye yargıç atanması konu başlığı ile başlayan tartışmada, Trump, aday gösterdiği Amy Barrett'ın görevinin onaylanması için önlerinde yeterince zaman olduğunu savundu.
Trump, ülkedeki seçimler sonucunda hem Beyaz Saray'ı hem de Senatoyu kazandıklarını belirterek, "Biz seçimleri kazandık ve dolayısıyla Barrett'ı seçme hakkımız var. Çok az insan bunun tersini söyler. Bu arada Demokratlar şu anda bizim yerimizde olsa, seçim yapmamayı düşünmezlerdi bile." dedi.
Biden ise ülkedeki seçim sürecinin hali hazırda başladığını ve 10 binlerce insanın ülkedeki erken oylama sistemi ile oylarını kullandığını vurgulayarak, "Şu anda olması gereken beklemek. Bekleyip, bu seçimin sonucunu görmemiz lazım. Çünkü Amerikan halkının kendi görüşünü belirtme yolu, kimi, başkan ve başkan yardımcısı olarak seçtikleridir." diye konuştu.
ABD Başkanı Trump ise Biden'ın Yüksek Mahkeme yargıcı seçimi için şubata kadar beklenmesi fikrine karşı çıkarak, "ABD Başkanı 4 yıllığına seçilir, 3 yıllığına değil. Şu anda Senato bizde, seçilmiş bir başkanımız var." dedi.
Trump ve Biden arasında Obamacare atışması
Biden, Trump yönetiminin, "Obamacare" olarak da bilinen sağlık yasasından kurtulmak istediğini belirterek, "Trump başkanlık için yarışırken bu yasadan kurtulmaya çalışıyordu. Şimdi de Yüksek Mahkemede bu yasayı bitirmek istiyor. Bunun sonucunda 20 milyon insanın sağlık sigortası kesilecek." diye konuştu.
Trump ise Biden'ın, Vermont Senatörü Bernie Sanders ile bir "manifesto" yayımladığını belirterek, "Bu manifestoda sosyalist bir sağlık sistemi vardı." ifadesini kullandı.
Biden'ın Demokrat Partinin başkan adayının belirlendiği ön seçimlerde Sanders'ı yendiğini söylemesi üzerine ise Trump, "Sanders yarıştan çekilmeseydi, tüm ön seçimleri kaybedecektin." dedi.
Biden, Trump'ı yalancı olarak niteledi
Bunun üzerine Biden, "Trump'ın söylediği her şey yalan. Ben yalanları ortaya dökmek için burada değilim, herkes Trump'ın yalancı olduğunu biliyor." ifadelerini kullandı.
Biden'ın ortada bir manifesto olmadığını iddia etmesi üzerine Trump, Biden'a dönerek, "Sen sola karşı kaybettin. Sanders ile bir plan üzerine anlaştın." dedi.
Trump, Obamacare yerine daha sürdürülebilir bir sistem getirdiklerini savunarak, "Obamacare bir felaketti. Çok pahalıydı. Hiçbir işe yaramadı." diye konuştu.
Öte yandan Biden, Trump'ın elinde, sağlık konusunda imzaladığı başkanlık kararnamelerinden başka bir sağlık planı olmadığını savundu.
Biden ve Trump'ın birbirinin sözünü sürekli kesmesi nedeniyle moderatör Wallace'ın uyarısı üzerine Biden, Trump hakkında, "Bu palyaço ile ile konuşmak çok zor, özür dilerim bu insanlardan." dedi.
"Trump'ın Kovid-19'a karşı planı yok"
Trump ve Biden, ikinci konu başlığı olarak, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) konusunda kozlarını paylaştı.
Biden, ABD'de şu ana kadar 200 binden fazla kişinin virüs nedeniyle yaşamını yitirdiğini ve 7 milyondan fazla kişinin virüse yakalandığını vurgulayarak, "Bu rakamlar Başkan Trump'a sunulduğunda, 'neyse o' diyor. Evet bu sen olduğun için ne oluyorsa o. Çünkü Trump'ın bir planı yok. Ortaya hiçbir şey koymadı. Trump, şubat ayında krizin ne kadar ciddi olduğunu biliyordu. Bunun ölümcül bir hastalık olduğunu biliyordu. Peki ne yaptı? İnsanları uyarmadı." ifadelerini kullandı.
Trump'ın, hastalık ciddi boyutlara gelene kadar beklediğini savunan Biden, "Trump'ın hala ciddi bir planı yok." dedi.
Biden, mart ve temmuz aylarında Kovid-19'a karşı planlarını açıkladıklarını belirterek, "Artık sığınağından çıkmalısın, kafanı, gömdüğün kumdan çıkarmalısın. Oval Ofis'e işinin başına dönüp, Cumhuriyetçi ve Demokratları bir araya getirip yapılması gerekeni yapmalısın." şeklinde konuştu.
Trump: Olanlar Çin'in suçu
Trump ise,"Biz sizi dinleseydik, ülkenin birçok bölümü açık kalırdı ve ölü sayımız 200 bin değil de 2 milyon olurdu. Bu olanlar Çin'in suçu. Çin bunun olmasına izin vermemeliydi." dedi.
Çin, Rusya ve Hindistan gibi ülkelerin gerçek ölü sayısını sakladığını iddia eden Trump, yakın zamanda ellerinde virüse karşı bir aşı ve ilaç olacağını kaydetti.
Basının tarafsız olmadığını belirten Trump, "Sana iyi bir basını, bana kötü basını veriyorlar." ifadesini kullandı.
Trump'ın, Biden'ın başkan yardımcısı olduğu dönemdeki Domuz Gribi salgınını iyi yönetemediğini savunması üzerine ise Biden, "O salgında 200 bin değil, 14 bin insan öldü." yanıtını verdi.
Trump ve Biden arasında miting atışması
Aşı konusunda ise Biden, Trump'ın sözlerinden ziyade bilim insanlarının yaptığı açıklamalara güveneceklerini söyledi.
Biden'ın Trump'ın zekası konusunda konuşması üzerine Trump, "Sen bana zekadan mı söz ediyorsun? Sen Delaware Eyalet Üniversitesine gittiğini söyledin ama gittiğin yüksekokulun adını unuttun. Sen yüksek okuldan mezunsun. Sınıfında da son sıralardaydın." ifadelerini kullandı.
Trump, çok kişinin katılımıyla yaptığı mitinglere ilişkin ise, "İnsanlar benim söylediklerimi duymak istiyor. Şu ana kadar bir sorun yaşamadık. Çünkü dış mekanda yapıyoruz." dedi.
Biden ise, "Trump sosyal mesafe konusunda tamamen sorumsuzca davranıyor. Onu, bunu yapmamaya davet ediyorum. Ahmakça davranıyor." diye konuştu.
"Bu adam ülkeyi yok edecek"
Ekonomi politikalarının da ele alındığı tartışmada, Trump "tarihin en büyük ekonomisini inşaa ettiklerini" ancak Kovid-19 salgını nedeniyle ekonomik faaliyetin durduğunu anlattı.
Trump, ekonomik faaliyetin normale döndüğüne işaret ederek, 10,4 milyon çalışanın 4 ayda işlerine geri döndüğünü ve bunun bir "rekor" olduğunu kaydetti.
Ekonominin hızlı normalleşmesine temkinli yaklaşan Biden'ı eleştiren Trump, "Bu adam tüm ülkeyi kapatacak ve yok edecek." dedi. Biden ise Kovid-19 krizinde Trump gibi milyoner ve milyarderlerin çok iyi iş çıkardığını söyledi.
"Milyonlarca dolar vergi ödedim"
Artan Kovid-19 vakalarına rağmen Trump'ın ekonominin normalleşmesinde ısrarcı olduğunu belirten Biden, Kovid-19 krizi çözülene kadar ekonominin düzeltilemeyeceğini dile getirdi. Ayrıca Biden, Trump yönetimini küçük işletmelere yardım etmek için hiçbir şey yapmamakla suçladı.
Trump ise insanların, okulların açılmasını ve ekonominin normalleşmesini istediğini belirterek, "İnsanlar eyaletlerin kapanmasını istemiyor. New York'a bakıyorum, çok üzücü. New York'ta neler oluyor, neredeyse bir hayalet kasaba gibi." dedi.
New York Times'ta yer alan ve 2016 ile 2017 yıllarında sadece 750 dolar federal gelir vergisi ödediği yönündeki haberin sorulması üzerine Trump, "Milyonlarca dolar vergi ödedim." yanıtını verdi.
Biden'ın, vergi beyannamelerini yayımlamasını istemesi üzerine Trump, yakında bunu yapacağını söyledi.
"Sen Amerika'nın gördüğü en kötü başkansın"
Trump'ın vergi düzenlemelerini eleştiren Biden, söz konusu düzenlemelerin, Trump'ı bir öğretmenden daha az vergi ödeyecek duruma getirdiğini, Trump'ın vergi kanunundan faydalandığını ve bu nedenle vergi indirimlerini kaldıracağını dile getirdi. Biden, Trump'ın karşı çıkması üzerine, "Sen Amerika'nın gördüğü en kötü başkansın." ifadesini kullandı.
Trump'ın ticaret anlaşmalarını da eleştiren Biden, ABD'nin Çin'e karşı öncekinden daha yüksek dış ticaret açığı olduğunu aktardı.
Trump'ın, "Biden'ın oğlunun, yolsuzluk iddiaları nedeniyle görevden alınan Moskova Belediye Başkanının eşinden 3,5 milyon dolar aldığı" iddialarını sorması üzerine Biden, bunun doğru olmadığını ve oğlunun yanlış bir şey yapmadığını söyledi.
Trump: Darbe yapmak üzere peşime düştüler
Zaman zaman hakaretlere varan atışmalarda, iki adayın, seçim güvenliği konusunda önemli bir fikir ayrılığı yaşadığı gözlemlendi.
Posta yoluyla oy kullanmaya güvenmediğini ve kendisine ait onbinlerce oy pusulasının derelerde ve çöplerde bulunduğunu belirten Trump, seçmenine, seçim günü sandıklara gidip oylarının sayılıp sayılmadığına bakmaları çağrısında bulundu.
Trump, seçim sonuçlarının seçim gecesinden ziyade aylarca açıklanamayabileceğini çünkü her tarafta oyların olacağını ifade ederek, "Daha önce görmediğiniz bir hile yapılacak." dedi.
Demokratların, seçmenlere oylarını 10 Kasım'a kadar kullanabileceğini söylediğini ifade eden Trump, bu durumda Demokratların, seçim gününden 7 gün sonraya kadar seçmene oy kullanabilme teklifinde bulunduğunu söyledi.
Hali hazırda milyonlarca seçmenin oylarını posta yoluyla yolladığı hatırlatılarak muhtemel bir anlaşmazlıkta ABD Yüksek Mahkemesine güvenip güvenmediği sorulan Trump, "Evet onlara güveniyorum. Sandıklara bakmaları konusunda onlara güveniyorum. Seçim için umarım gerek kalmaz ama sandıkların incelenmesi konusunda güveniyorum." diye yanıt verdi.
80 milyon oyun postaya verildiği bir ortamda sahtekarlıkları engellemenin oldukça zor olacağını savunan Trump, seçim sürecinin "iyi bitmeyeceği" uyarısında bulundu.
Biden'ın, seçimin ve iktidar değişiminin adil olacağını iddia etmesi üzerine Trump, "Ben kazandığımda geçiş falan olmadı. Darbe yapmak üzere peşime düştüler. Kampanyamı gizlice takip ederek peşime düştüler." diye konuştu.
Selefi Barack Obama yönetimini suç üstü yakaladıklarını belirten Trump, Biden'a, seçimde Rusya ile iş birliği yaptığı iddiasıyla yargılanan ve daha sonra beraat eden eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn'in Logan Yasası kapsamında yargılanması fikrini veren kişi olduğunu hatırlattı.
Biden seçim güvenliğinden endişe etmiyor
ABD halkına sandığa gitme çağrısında bulunan Biden ise halka, "Bu adam bu seçimin kaderini belirleme konusunda sizi durduramaz. Gidin ve oylarınızı kullanın." dedi.
Trump'ın, Demokratların seçmenlere oylarını 10 Kasım'a kadar kullanabileceği söylemi iddiasına yanıt veren Biden, halka, oy zarflarındaki posta mührünün 3 Kasım olması durumunda, oyların 10 Kasım tarihine kadar sayılabileceğini söylediklerini dile getirdi.
Seçim sonucunun belirlenmesi için Yüksek Mahkemenin müdahale ihtimaline karşı ise Biden, "Herhangi bir mahkemenin seçim sonucuna karışması konusunda kaygılıyım." dedi.
Trump iklim değişikliğinin kısmen insanlardan kaynaklı olduğunu söyledi
İklim değişikliği konusunda sorular yöneltilirken Wallace'ın birkaç kez bastırması üzerine Trump, iklim değişikliğinin kısmen insanlardan kaynaklı olduğunu kabul etti.
Trump, "Birçok şey buna neden oluyor ama kısmen insanlar da neden oluyor." ifadesini kullanırken ABD'nin batı yakasında devam eden yangınların ise kötü ormancılık yönetiminden kaynaklandığını söyledi.
Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmesine de değinen Trump, anlaşmanın yakıt verimlilik standartlarının çok az bir fark yarattığını, buna karşın ülkedeki araç fiyatlarını yükselttiğini söyledi.
Biden ise başkan seçildikten sonra Paris İklim Anlaşmasına geri döneceğini açıkladı.
Biden'dan Trump'a "Putin'in köpeği" yakıştırması
Amerikan halkının Trump'a karşı neden kendisini tercih etmesi gerektiğine dair bir soruya yanıt veren Biden, "Bu başkanın yönetiminde biz zayıfladık, hastalandık, ayrıştık ve daha da saldırganlaştık." dedi.
Obama döneminde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e kafa tutulduğunu iddia eden Biden, Trump için "Bu, Putin'in köpeğidir. Halen Putin'in Amerikan askerlerinin başına ödül koymasına bir şey diyemedi." ifadelerini kullandı.
Trump ise Biden'ın oğlu Hunter Biden'ın, Moskova Belediye Başkanından para aldığı iddialarını gündeme getirerek, Hunter'ın, ordudan kokain içtiği gerekçesi ile atıldığını, Biden başkan yardımcısı olana kadar işsiz olduğunu, ancak daha sonra Ukrayna, Rusya ve Çin ile işler tutup milyonlarca dolarlık servet elde ettiğini iddia etti.
Irkçılık tartışmalarında gerilim yüksekti
ABD'de son günlerde yaşanan ırkçılık konusuna da değinilen tartışmada Biden, "Biz her zaman herkes için eşitlikten yana olduk. Belki hiçbir zaman bunu başaramadık ama Trump'ın yaptığı gibi bunu denemekten vazgeçmedik de." değerlendirmesinde bulundu.
Siyahi George Floyd'un öldürülmesinin ardından Beyaz Saray önünde düzenlenen protestolarda Trump'ın göstericileri biber gazı ile dağıttırarak, oradaki kilisenin önünde elinde İncil ile poz verdiğini anımsatan Biden, "Başkan Trump, her şeyi ırkçılık, nefret ve ayrılık yaratmak için kullandı. Bu adam Afrikalı Amerikalılara yardım ettiğini söylüyor ancak Afrikalı Amerikalıların binde 1'i koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiriyor." diye konuştu.
Trump ise seçimlerde kendisinin güvenlik güçlerinin desteğini alırken, Biden'ın, sol kesimin oyunu kaybedeceği korkusuyla güvenlik güçlerinden hiç bahsetmediğini savundu.
Biden: Bu ülkede sistematik bir şekilde adalet eşitsizliği var
Kentucky'de mart ayında, evine girdikleri siyahi Breonna Taylor'ı öldüren polislerin ceza almaması konusunda ise Trump, "Bu ülkede sistematik bir şekilde adalet eşitsizliği var. Polislerin çoğu iyi insanlar ancak arada çürük elmalar var. Bu kişiler, yaptıklarının hesabını vermeli." değerlendirmesinde bulundu.
Biden, göreve gelmesi durumunda ırkçılık ve eşitsizlik sorunun çözülmesi için çalışacaklarını belirterek, "Biz Beyaz Saray'da bir grup kuracağız. Burada sivil hakları grupları, polis memurları, polis şefleri olacak. Bu konularda çalışıp, sorunları çözeceğiz." ifadelerini kullandı.
Trump, bazı federal kurumlarda verilen "ırkçılık hassasiyeti" eğitimlerini bitirme kararlarını, "Bu programı bitirdik çünkü bu program ırkçılığı yayıyordu. Bu konuda çok fazla şikayet alıyorduk." sözleriyle savundu.
Biden ise Trump'a dönerek, "Sen ırkçısın." dedi ve söz konusu programın, Trump'ın iddia ettiği gibi ırkçılığı yaymadığın belirtti.
Biden, polislere verilen fonları kesmek istediği iddialarına ise, "Ben polislerin fonlarının kesilmesine karşıyım ancak daha önce olduğu gibi toplum polisinin de oluşmasını istiyoruz." yanıtını verdi.
"Antifa tehlikedir"
Trump, tıpkı Antifa gibi sol gruplara yaptığı gibi, beyaz ırkçıları da kınayıp kınamayacağının sorulması üzerine, "Benim gördüğüm tüm şiddet olaylarının kaynağı, sağ değil sol kanat." yanıtını verdi.
Moderatörün sorusunu tekrarlaması üzerine Trump, "Birisi Antifa konusunda bir şey yapmalı. Çünkü bu sağın değil, solun problemi." diye konuştu.
Biden'ın, FBI Direktörü Chris Wray'in "Antifa bir örgüt değil bir ideoloji" sözlerini anımsatması üzerine Trump, "Antifa bir tehlikedir." yorumunda bulundu.