Borrell, Lübnan'ın başkenti Beyrut'a yaptığı ziyaret kapsamında Lübnan Dışişleri Bakanı Abdallah Bouhabib ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Buradaki konuşmasında, son günlerde Lübnan ve İsrail sınırında çatışmaların yoğunlaştığına dikkati çeken Borrell, Orta Doğu'da bölgesel çatışma yaşanması ihtimaline karşı uyarıda bulundu.
Borrell, Orta Doğu'da gerilimin tırmanması ve Lübnan'ın bölgesel çatışmaya sürüklenmesini önlemenin zorunlu olduğunu belirterek, "Kimse bölgesel bir çatışmadan yana değil. İsrail'e de şu mesajı gönderiyorum; bölgesel bir çatışmadan kimse kazançlı çıkmayacak." diye konuştu.
"Savaşın önlenebileceğini, kaçınılması gerektiğini ve daha iyi bir çözüm yolu bulabilmek için diplomasinin galip gelebileceğini düşünüyorum." ifadesini kullanan Borrell, taraflar arasında diplomatik kanalların açık olmasının önemli olduğunu dile getirdi.
"İnsanlar sadece bombalanmıyor, aynı zamanda açlıktan ölüyor"Borrell, barışın sağlanması için uluslararası topluma "birlikte çalışma" çağrısı yaparak, "Gazze'de masum kadınların, çocukların ve tüm sivillerin acılarına tanık olmaya ve Batı Şeria'da yerleşimcilerin sivillere karşı artan şiddetini izlemeye devam edemeyiz." dedi.
Gazze'deki insani durumun "felaketin ötesinde" olduğunu vurgulayan Borrell, "İnsanlar sadece bombalanmıyor, aynı zamanda açlıktan ölüyor. Kalıcı bir duraklamaya ve Gazze'ye desteği artırmaya ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.
Filistin devleti vurgusu"Savaşların bile hukuku vardır. Uluslararası insancıl hukuka saygı gösterilmelidir. Defalarca söylediğim gibi bir vahşet başka bir vahşeti meşrulaştırmaz. Orta Doğu'ya güvenlik ve istikrarı sadece barışın getirebileceğini anlamamız gerekiyor." diyen Borrell, Gazze'nin Batı Şeria ve Doğu Kudüs'ten ayrı düşünülemeyeceğini belirtti.
Borrell, "Gazze, İsrail tarafından 1967'den beri işgal edilmiş Filistin topraklarının parçasıdır ve gelecekte Filistin devletinin parçası olmalıdır." dedi.
Tüm uluslararası toplumun, İsrail ve Filistin'in barış içinde bir arada var olabileceği tek yaşayabilir çözüm olarak iki devletli çözümü desteklediğini söyleyen Borrell, barış sürecini başlatmak için çabaların katlanması gerektiğini ifade etti.
"İsrail Hamas'ı yok etmeyi hedefi olarak açıkladı. Hamas'ı yok etmenin bu kadar masum insanı öldürmekten başka bir yolu olmalı." diyen Borrell, tek çözüm yolunun, Filistinlilere umut ufku açacak Filistin devletinin kurulmasından geçtiğini, bu nedenle BM Genel Kurulunda 172 ülkenin Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkını destekleyici yönde oy kullandığını ve bunun BM'ye üye tüm ülkelerin yüzde 90'ına karşılık geldiğini ifade etti.
İki devletli çözüm için çabaları yoğunlaştırmak gerektiğini vurgulayan Borrell, yarın Suudi Arabistan'ı ziyaret edeceğini ve muhataplarıyla uluslararası barış çabalarını canlandıracak AB-Arap ortak inisiyatifini nasıl hayata geçirebileceklerini ele alacaklarını söyledi.
Borrell ayrıca, Lübnan Başbakanı Necib Mikati ve Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi.