AB Komisyonu, Malta ve Rum yönetimine resmi tebligatta bulunulduğunu ve üye ülkelerin ödeme veya yatırım karşılığında vatandaşlık vermesinin AB Antlaşmasındaki iş birliği ilkesiyle uyumlu olmadığını bildirdi.
Komisyondan yapılan açıklamada, üye bir ülkenin verdiği vatandaşlığın "AB vatandaşlığı" anlamına geldiği, bu sayede AB ülkelerinin hepsinde yaşama ve çalışma hakkı bulunduğu belirtildi.
Ayrıca Avrupa Parlamentosu için oy kullanma imkanına sahip olunduğu hatırlatılan açıklamada, bu şekilde vatandaşlık verilmesinin AB'nin İşleyişi Hakkındaki Antlaşmaya ve "AB vatandaşlığı" kavramına da zarar verdiği vurgulandı.
Malta ve Rum yönetiminin AB Komisyonunun resmi tebligatına cevap vermek için 2 ay süresi bulunuyor.
Komisyon, cevapları tatmin edici bulmazsa "Gerekçeli Görüş" yayımlayabiliyor.
Üye ülkelerin "AB yasalarını ihlal sürecinde" Komisyona itirazları devam ederse konu Avrupa Adalet Divanına götürülebiliyor.
Komisyon, Bulgaristan'a da bir kez daha mektup gönderildiğini ve "yatırım karşılığı vatandaşlık" programından endişe duyulduğunun vurgulandığını bildirdi.
Bulgaristan'ın programı hakkında detaylı bilgi istendiği belirtilen açıklamada, Sofya'nın mektuba cevap vermek için 1 ay süresinin bulunduğu kaydedildi.
- YATIRIM KARŞILIĞI VATANDAŞLIK PROGRAMLARI TEPKİ ÇEKİYORDU
AB ülkelerinin yatırım karşılığı vatandaşlık programları uzun süredir Avrupa kurumlarının tepkisini çekiyordu.
Avrupa Parlamentosu, 10 Temmuz'da aldığı kararda, üye ülkelerin "yatırım karşılığı vatandaşlık" ve "yatırım karşılığı oturum izni" programlarını kaldırmasını istemişti.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de "Avrupa değerleri, satılık değildir." diyerek, bu tür programlara karşı olduğunu açıklamıştı.
Güney Kıbrıs Rum yönetiminde suça karışmış kişiler de yararlandığı için eleştirilen "yatırım karşılığı vatandaşlık" programının sonlandırıldığı açıklanmıştı.
Karar, Rum Meclisi Başkanı Dimitris Şilluris ve AKEL Milletvekili Hristakis Ciovanis'ın sabıka kaydı olan Çinli bir iş insanının Kıbrıs pasaportu almasına yardım etmeye hazır olduklarına dair gizli çekilmiş görüntülerin, Al Jazeera tarafından yayımlanmasının ardından alınmıştı.
Skandalın ardından Şilluris ve Ciovanis istifa etmişti.