Bağımsız Sanat Vakfı tarafından organize edilen "4. Uluslararası İstanbul Trienali", Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz'un katılımıyla Yedikule Hisarları Açık Hava Müzesi'nde sanatseverlerle buluştu.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Fatih Belediyesi desteğiyle Bağımsız Sanat Vakfı tarafından düzenlenen trienal, 13 Haziran'a kadar ziyaret edilebilecek.
"Heterotopik Mekanlar Olarak Sınırlar ve Surlar" konu başlığını işleyen trienale ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Bağımsız Sanat Vakfı Başkanı ressam Hülya Yazıcı, vakfın 2010'dan itibaren 3 yılda bir uluslararası bir etkinllik olan İstanbul Trienali'ni gerçekleştirdiğini kaydetti.
Yazıcı, "En son, Yurtsuzlaşma Trienali'ni yapmıştık 2016'da. 2019'da sur ve sınır kavramlarıyla ilgili bir trienal yapmak üzere projelendirmiştik ancak pandemi nedeniyle yapamadık. Trienale 5 yıl ara vermiş olduk. O projemizi gerçekleştirdik, bugün İstanbul surlarında. Bu trienal, İstanbul'un çok katmanlı kültürel yapısına ve aynı zamanda mekansal katmanlarına okuma yapmak gibi bir şey." diye konuştu.
Aynı zamanda trienalin eş küratörlerinden biri olan Yazıcı, filozof Michel Foucault'un heterotopya kavramıyla örtüşen bir iş yapmaya çalıştıklarının altını çizerek, şunları söyledi:
"Heterotopya, 1600 yıllık İstanbul Surlarında, hala içinde yaşamakta olduğumuz, kendi kimliğinden çok fazla bir şey kaybetmemiş olan surlara bir okuma. Onların şehirle, insanla kurduğu ilişkiyi anlama çabasıydı bu trienal. Sur ve sınır konusu ilk insandan itibaren, insanı meşgul eden bir konu aslında. İnsanların, ben ve öteki diye ötekileştirdiği bir şeyi anlatıyor sur bize. Korumaya çalıştığını içeride tutup, ötekileştirdiğini dışarda bırakan yapılar aslında surlar. Dolayısıyla çok fazla farklı kültür ve hükümranlık, surlarda egemen olduğu sırada, kendi kültürlerini ve kendi yaşam biçimlerini gerçekleştirmiş."
31 sanatçının eserleri, sur yapıları ile bahçelere yerleştirildiYedikule Hisar surlarının bir dönem Hristiyanlar tarafından kullanıldığına işaret eden Yazıcı, "Bazı yapıların, Osmanlı döneminde zindan olarak kullanıldığını biliyorum. Sanat tarihçisi kadar konuya vakıf değilim ama genç bir padişahın, Genç Osman'ın burada katledildiğini de biliyoruz. Onun katledildiği zindanda da bir sanatçı arkadaşımız, bir iş üretti, ona atıfta bulunarak. Surların, zindanların penceresiz odalarına pencereler açarak, belki oradaki mahkumların hayallerini, yaşadıkları o anları içselleştirerek göstermeye çalıştılar." değerlendirmesini yaptı.
Uluslararası çok önemli sanatçıların trienale katıldığını dile getiren Yazıcı, etkinliğin küratörlüğünü Filiz Ağdemir ile üstlendiklerini, sanat danışmanlığını ise Mehtap Özdemir'in yaptığını ifade etti.
Trienalde büyük bir ekibin çalıştığının altını çizen Yazıcı, "İstanbulluların, hem restorasyonu süren bu muhteşem mekanı görmelerini hem de uluslararası önemli sanatçılarla tanışmalarını istiyor ve onları buraya bekliyorum." diye konuştu.
Türkiye’den ve dünyadan 31 sanatçının katıldığı trienalde, 3 boyutlu materyal ile üretilmiş video-projeksiyon-mapping, NFT, ses ve ışık yerleştirme eserleri, heykel, performans ve video işlerinden oluşan 31 eser görülebilecek.
Sanatçı atölyeleri, ücretsiz rehberli turlar, gece turları ve söyleşilerin de yapılacağı etkinlikte, Fırat Neziroglu, Mareo Rodriguez, Beste Kopuz, Levin İulya, Ceal Floyer, Özgün Şahin, Sarya Nurcan Kaya, Nilhan Sesalan, Hamza Kırbaş, Koenraad marinus van Lier, Ezgi Yaren Karademir, Nermin Ülker, Sebahattin Alaca, Abbas Yousif, Minia Biabiany, Giorgos Taxidis, Odysseas Tosounidis, Seydi Murat Koç, Wendy Yu, Maze Sürer, Nik Ramage, Ayşegül Altunok, Aaron Bezzina, Didem Erbaş, Nejat Çınar, Ece Canlı, Esther Stocker, Hakan Yılmaz, Akın Demiral ve Başar Ünder'in eserlerine yer verildi.