28 Şubat'ın delilleri Milat'tan

28 Şubat iddianamesinde yer alan delillerin büyük bir kısmını Milat'ın deşifre ettiği belgeler olduğu öğrenildi. Geçen yıl Ankara Temsilcimiz Aslan Değirmenci Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun davetiyle TBMM'ye delilleri teslim etmişti.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili tarafından hazırlanan28 Şubat iddianamesinde yer alan delillerin büyük bir kısmını Milat'ın deşifre ettiği belgeler olduğu öğrenildi. 2011'in Kasım ayından itibaren 28 Şubat belgelerini yayınlayan gazetemiz, 2012'de Ankara Temsilcimiz Aslan Değirmenci aracılığıyla önce savcılığa ardından Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun davetiyle TBMM'ye delilleri teslim etmişti. Yayınladığımız haberleri delil gösteren birçok sivil toplum örgütü de cuntacılar hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

Batı Çalışma Grubunun yasadışı faaliyetlerini deşifre eden haberlerimizin yanı sıra cuntacıların emirleri, yasadışı fişlemeleri, ihbarcılar ile yazışmaları, üst düzey yöneticilerin ve subay-astsubayın takibi, oluşturulan özel istihbarat şebekesi ve raporlama sistemini gözler önüne seren, Milat tarafından yayınlanan belgelerin de iddianamenin çatısını oluşturduğu öğrenildi.

İddianamede kullanılan bazı haberlerimiz

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na ait 5 Mayıs 1997 tarihli ıslak imzalı gizli belge, sivil toplum örgütlerinin nasıl kafese alındığını gözler önüne seriyor. Komutanlıklara verilen yazılı emirle; dernek, vakıf, meslek kuruluşları, sendikalar ve basın yayın kuruluşlarının fişlenmesi isteniyor. Verilen fişleme emrinin eklerinde formlar yer alıyor. Formlar incelendiğinde BÇG'nin metodu deşifre oluyor. Hazırlanan formların ilgili askeri birimlerce doldurulması ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na ivedi teslim edilmesi isteniyor.

STK yöneticileri hakkında kapsamlı görüşlerin istendiği bir başka emirde, kişilerin kimlik bilgilerinin bile ayrıntılı bir şekilde bildirilmesi talimatı veriliyor.

STK'ların bölgesinin polis veya jandarma şeklinde belirtilmesinin istendiği şok belgede, fişleme yapılırken belirtilmesi istenen eğilimler şu şekilde sıralanıyor:

"Aşırı sağ, sol, Nurcu, Nakşibendi, bölücü, PKK, ayrılıkçı ve diğerleriu2026"

Emire ayrıca şu notun düşüldüğü görülüyor: "Vali, Kaymakam, Belediye Başkanları biyografileri serbest metin halinde olacaktır."

Cuntacıların bilgi ihtiyaçları

Aynı tarihte Kişiye Özel Gizli bir başka belgenin konusu Batı Çalışma Grubunun bilgi ihtiyaçları. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na ait belgede STK'lar dışında acilen İl Genel Meclis Üyeleri, Belediye Meclis Üyeleri, Siyasi Parti İl ve İlçe teşkilatları yönetim kadroları, Yerel TV, Radyo, gazete, dergilere ait bilgilerin derlenerek gönderilmesi isteniyor.

"Laiklik aleyhtarı Faaliyetler" konulu gizli belgede Çetin Doğan'ın imzası olduğu görülüyor. Kuvvet komutanlıklarına gönderilen yazılı emirde, camilerde verilen vaazların kontrol edilmesi isteniyor. Öncelikle Cuma hutbelerinin titizlikle takip edilmesi gerektiği belirtilen belgede, tespit edilen tüm hususların bildirilmesi talep ediliyor. Konunun çok hassas olduğunun vurgulandığı emirde, camilerde görevlendirilecek personelin titizlikle seçilmesi isteniyor.

Bir başka BÇG belgesinde, üst düzey yöneticiler hakkında bilgi istendiği görülüyor. Müdür, daire başkanları, vali, kaymakam, belediye başkanlarının siyasi görüş ve tutumlarının takip altına alınarak, bildirilmesi isteniyor.

Dindar subaylara yakın takip

Yine Milat'ın deşifre ettiği ve iddianamede yerini alan BÇG tarafından hazırlanan ve komutanlıklara gönderilen "Personel Durum Takip Çizelgesi" formundafişlemelerle doldurulması gereken formlarda, dindar subayların nasıl fişlendiği görülüyor. Formlarda personel hakkında doldurulması istenen alanlar 4 başlıktan oluşuyor. Bunlar; Giyim-kuşam tarzı, sosyal faaliyetler, propaganda faaliyetler ve müspet veya menfi gelişmeler ve kanaatu2026

Çevik Bir'i yakan belge

"Batı Çalışma Grubunun Raporlama Sistemi" konu başlıklı 29 Nisan 1997 tarihli Genelkurmay Başkanlığı Belgesi, skandal çalışmaların esaslarını belirliyor. Çevik Bir imzasıyla, Kuvvet komutanlıkları ve Jandarma Genel Komutanlığınca çalışmaların yürütüleceğinin belirtildiği emirde, "Türkiye'nin irticai taktik resminin ortaya çıkartılması maksadıyla" harekete geçilmesi isteniyor. Raporlama sistemi kapsamında yapılması gerekenler ise şu şekilde sıralanıyor:

a- İl bazında varsa değişik mezheplerin/tarikatların yeri ve miktarı,

b- İl bazında irticaya müzahir dernek, tarikat, dergah, tekke, zaviye, türbeler, Kur'an kursları, imam hatip okulları ve öğrenci yurtlarının miktarı,

c- Bunların üyelerinin sayıları ve faaliyetlerinin tespit edilmesi,

d- İl bazında faaliyet gösteren irticaya müzahir örgütler hakkında bütün bilgiler,

e- İl bazında, 03 Aralık 1934 tarih ve 2596 sayılı "Bazı kisvelerin giyilmeyeceğine dair" kanuna aykırı giyinenlerin yaygın olduğu mahaller ve sayılarının, bir defa mahsus olmak, 15 Mayıs 1997 tarihine kadar Genelkurmay Başkanlığına gönderilecektir. Bu bilgilerde meydana gelebilecek değişiklikler miada, bağlı kalınmaksızın bildirilecektir.

f- Ayrıca camilerde verilen vaazların Garnizon komutanlıklarınca takip edilmesi suretiyle laiklik aleyhtarı ve suç teşkil edilen hususların tespit edilmesi ve yasal işlem yapılabilmesi için derhal Genelkurmay Başkanlığına bildirilmesi sağlanacaktır.

Söz konusu belgede yasa dışı fişlemelerin tamamlanmasının arından ise devreye Batı Çalışma Grubunun gireceği şu şekilde ifade ediliyor: "Çeşitli kanallardan elde edilen tüm bilgiler gecikmeksizin Batı Çalışma Grubuna aktarılması sağlanacaktır."

Subaylardan özel birim

İsth. ve İKK. Ş. Md. Tarafından "İrticai faaliyetlere katılan personel" başlıklı emir ise, dindar subay ve astsubayların takibi için özel istihbarat şebekesi oluşturulduğunu gösteriyor. İrticai faaliyetlere katılan personelin takibi için birlik komutanlıklarının harekete geçmesi ve tedbirlerin alınması isteniyor. Bu kapsamda birlik içinde güvenilir subay ve astsubaylardan oluşan istihbarat şebekesinin tesis edilmesi istenen belgede, kışlada bulunan mescit ve camilerin kontrol altına alınması talep ediliyor. Ziyaret ve ziyaretçilerin devamlı kontrol edilmesi istenen emir belgesinde, "Çağdaş olmayan kıyafetler personelin lojmanlar, orduevleri, askeri gazinolar ve misafirhanelere girmelerine, servis araçlarından istifade etmelerine müsaade edilmeyecektir" deniliyor.

Skandal maddeler

Belgede ayrıca fişlemeleri yapacak kurumların işlerini kolaylaştırmak için dindar subayların tanımı ve ortak özellikleri çıkartılmış. İşte o maddeler:

1- Dini kuralları her ortamda yerine getirme gayretindelerdir,

2- Mesai saatlerini, dini gerekleri yerine getirecek şekilde değiştirme çabasındalardır,

3- Ast üst münasebetlerinden ziyade birbirlerine karşı daha saygılıdırlar ve destek olurlar.

4- Sosyal faaliyetlere katılmamakta ve katıldıkları takdirde eşlerini, çocuklarını getirmemektedirler.

5- Eşleri ve çocukları tesettürlülerdir.

6- Aile çevreleri dar olup, görüştükleri kişiler mahtud ve kendi görüşlerine yakın kişilerdir.

7- Çocuklarını özel okul veya lojmanların yakınındaki okullara göndermekten çekinirler. Çoğunlukla bu zihniyetteki kadrolu özel okul veya imam hatip okullarına gönderirler.

8- Toplantılarda erkek veya bayan ayrı oturmakta ve erkekler kadınlar ile tokalaşmamaktadır.

9- Düğün, sünnet, bir başarıyı kutlama gibi olaylarda, dini toplantılar düzenlemek gayretindedirler. Bu toplantıları cazip hale getirmek için şeyh, şıh veya tanınmış kişi gayreti vardır.