2001 Ruhu ile 2023'e hazırlanıyoruz

Türkiye'de 2001 yılından itibaren ciddi değişimler olduğunu ifade eden Hamza Dağ, "AK Parti olarak ortaya koyduğumuz bir misyon ve vizyon var. 2001 Ruhu' ile '2023 Hedefleri'ni gerçekleştirecek bir yapı için çalışacağız" dedi.

Fotoğraf: Neşat GÜNDOĞDU

Bayram ZİLAN/ANKARA

AK Parti Ar-Ge'den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ AK Parti'nin 16.kuruluş yıldönümünde Milat'a özel açıklamalarda bulundu. AK Parti'nin 16.yılında, 2023 hedefleri doğrultusunda Ar-Ge biriminde yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Hamza Dağ, "Ar-Ge Birimi bir nevi partimizin mutfağı, bugüne kadar hükümetin yapmış olduğu çalışmalara ilk günden itibaren mutfak vazifesini görmüş bir birim. Kurulduğu andan itibaren hem Bakanlıkların yapmış olduğu faaliyetlere destek veriyoruz hem Bakanlıkların Strateji Daire Başkanlıkları ile entegre bir şekilde geleceğe dönük icraatlar planlıyoruz. Aynı zamanda da kamuoyu çalışmalarıyla toplumun nabzını tutuyoruz. Toplumun görüşünü alarak ona göre çalışmalar yapan ve projeksiyon üretiyoruz" dedi.

Eğitime Ağırlık Veriliyor

Dağ, partinin eğitim faaliyetlerinden de sorumlu olduklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğitim konusunda artık bir marka haline gelmiş ve herkesin kabul ettiği hatta diğer partilerinde takip ettiği 'Siyaset Akademisi'ni inşallah önümüzdeki dönemde en iyi şekilde yeniden hayata geçireceğiz. Tabi şu anda teşkilatta bir yenilenme sürece yaşıyoruz. Bu kongreler sürecinin sonlanması ile oluşacak yeni teşkilatlarla 'Siyaset Akademisi'ni inşallah yapabildiğimiz en kapsamlı şekilde, birçok ilimizde yapmaya gayret edeceğiz. Aynı zamanda içeriye dönükte bir eğitim yapılması gerekiyor. Bu anlamda Meclis'teki danışmanlarla birlikte bürokraside bulunan ve eğitimde yer almak isteyen uzmanlara Genel Merkez'dekilerle birlikte her ay bir gün yapılan 'Eğitim Çalıştayı' düzenliyoruz. Eylül ayı sonunda 'Eğiticilerin Eğitimi' programı da her ilden bir veya iki kişi gelerek Ankara'da kamp şeklinde yapılacak. Daha sonra burada öğrendiklerini kendi illerindeki kendi teşkilatlarına, yönetimlerine, mahalle başkanlarına, gençlik kollarına, kadın kollarına anlatacaklar."

2001 Ruhu Çok Önemli

Kongrelerin bitmesi ile eğitimleri arttıracaklarını belirten Dağ planı şu şekilde açıkladı: "Teşkilat birimimizle beraber kongrelerin bitmesi ile yeni ilçe başkanlarını gruplar halinde burada kampa alıp iki, üç gün burada bir eğitim programı yapacağız inşallah. Buralarda neyi işleyeceğiz. '2001 Ruhu' çok önemli. Türkiye, 2001 Türkiye'si değil, Allah'a şükür. Türkiye'de 2001'den bu yana çok şeyler değişti. AK Parti'de de çok şeyler değişti. Ama bizim ortaya koyduğumuz bir misyon var. Bu misyon ile beraber ortaya koyduğumuz ülke için bir vizyon var. Bu güne kadar bu ülkede bir yıllık planlar yapılamazken biz şu anda 10 u2013 15 yıllık planlar yapıyoruz. Bu '2001 Ruhu'nun ortaya koymuş olduğu bir durum. Vizyon olarak da ileri hedefler ortaya koyan bir durum. Aslında '2023 Hedefleri'ni ortaya koyuyor. Dolayısıyla biz '2001 Ruhu' ile "2023 Hedefleri'ni gerçekleştirecek bir yapı ortaya koymaya çalışacağız. Bakanlıklardan '2023 Hedefleri'ni alıyoruz ve '2023 Hedefleri'nde neleri gerçekleştirme noktasında olacağımızı da ortaya koyuyoruz. Birçok icraatlar var: AK İcraatlar kitabı var, kütüphaneler çalışmamız var. Bunlar devam edeceğimiz çalışmalar."

CHP Siyaset Olarak İflas Etti

Kemal Kılıçdaroğlu'nun Siyaset Akademisi'ndeki bir kitaptan yapmış olduğu alıntıları hatırlatmamız üzerine Dağ konu hakkında şunları söyledi: "Siyaset akademisinde 17.dönem hariç 10.dönemden beri ders vermiş bir akademisyen. Bu akademisyen ders verirken teorik olarak 'Demokrasi' anlatırken siyasi partileri ve siyasi partilerdeki durumlar hakkında konuşurken uluslararası camiadaki 'teorik bir görüş'ü aktarıyor. Ama bunun böyle olacağını da söylemiyor. Siyaset akademisi ile ilgili yapılan kaynak baskılarını teker teker okuyup bunu bulmuşlar ve oradan da bir yol bulmaya gayret etmişler. İşin doğrusu güzel bir atasözü insanı aklına geliyor: 'Müflis tüccar eski defterleri karıştırırmış.' Bunlar artık siyaset olarak iflas ettiler. Siyaset üretemiyorlar. Doğru olmayan bir şey üzerinden ısrarla ülkede özgürlük yok diyorlar. Halbuki bir bilim adamının teorik bir yazımını, batıdaki bir kişinin düşüncesini aktarmasını eleştirmesi kendi söylediği fikir özgürlüğüne de bilim özgürlüğünü de ters bir durum. Açıkçası bizim yapımızda o sözü zaten kabul edecek, o bölümü hayata geçirebilecek bir durum da, bir hal de söz konusu değil. O sebeple tamamen boş. Aslında dikkate alınmaması gereken bir şey ama siyaset bu, söz söylenince bizde cevap verme gereği hissediyoruz."

Yorulmak Eksiklik Değil

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'metal yorgunluğu' ve 'defo' gibi söylemlerini hakkındaki görüşlerini sorduğumuz Dağ şunları anlattı: "Parti kurulalı 16 yıl oldu. 15 yıl da iktidardau2026 Siyaset kolay bir şey değil. Gerçekten zaman açısından, maddi açıdan hayatın standartları açısından, insan psikolojisi acısından zor bir alan ve bir süre sonra insanların burada yorulması kadar normal bir şey yok. Bu ayıplanacak bir şey değil, bir eksiklikte değil. Olabilen bir şey. Gerçekten birçok kişinin hayatının yarısında AK Parti var. Bu hem iyi bir hafızaya hem de bir yorgunluğa sebebiyet vermiş olabilir. O açıdan değişim ve dönüşümü olması kadar normal bir şey yok. Biz değişim ve dönüşümü sağladığımız sürece hakim parti olmaya devam ederiz. Yüzyıllar geçse de 15 yıldır yapılan icraatların artarak devam etmesi ve bu zihnin ve bu mantığın, bu dünya görüşünün hakim olması gerekli olan, şart olan bir şey. Bu düşüncede bakmam lazım. Sayın Cumhurbaşkanımız da bunu açıkça ifade ediyor. Burada bir görev değişimi olduğu zaman, devam eden arkadaşlar bu işi daha yukarı götürmeye çalışacaklar. Diğer arkadaşlar da belki bir kenara çekilip izleme, daha sonra o heyecanı tekrar hissettiğinde -ki o heyecanı mutlaka tekrar alacaktır- yeniden bir görev alma durumu olacaktır. Bunun 15 yılda onlarca örneği vardır."

Meclis Çoğunluğunu Almak Zorundayız

Dağ, 2019 yılında Cumhurbaşkanı ve Meclis seçimlerin ilk kez kurulacak olan iki ayrı sandık için ise, "2002'den bu yana kazandığımız seçimlerde Cumhurbaşkanımızın çok büyük etkisi var. Bu herkesin kabul ettiği bir nokta. Sandıklar değiştiği zaman insanların farklı şekilde bir düşünce içerisinde olması mümkündür. Biz her iki sandıkta da en yüksek oyu almaya çalışacağız. 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kararnameler yoluyla daha istikrarlı bir sistem olacağını söylüyoruz. Ama meclis çoğunluğunu almak birtakım düzenlemelerin daha rahat geçmesini sağlayacağı için meclis çoğunluğunu da almak zorundayız" dedi.

Değişim ve Dönüşümü Hep AK Parti Sağladı

AK Parti'nin reformist özelliğinin bittiğine yönelik eleştirilere de cevap veren Dağ şöyle konuştu: "Daha dört ay önce ülkenin sistem değişikliğini yapmış bir parti AK Parti. Bu ülkedeki değişim ve dönüşümü hep AK Parti sağladı. Bu değişime insanlar alıştı. Bu ülkede en çok yaşanan sıkıntılar koalisyonlardı, bunlar artık olmayacak. En büyük sıkıntı yaşanan dönemler: Darbe Dönemleri. Artık görüntülü ve görüntüsüz darbeler ve vesayetler olmayacak diyoruz."

Ülkenin En Büyük Sorunu Muhalefettir

Muhalefetin yaptığı açıklamaların hep yalan üzerine kurulu olduğunu belirten Dağ, "Eski bir MKYK üyesinin, bir televizyon programında söylediği söze, Parti Sözcüsü açıklama yapıyor. Cumhurbaşkanımız, bu konuya değinecek şekilde konuşmalar yapıyor. CHP Genel Başkanı hala bununla ilgili bir açıklama yapıyor. Aslında dikkate bile alınmayacak bir şey. Parti sözcüsü açıklama yapmış, 'kişinin kendisini bağlar bizimle bir ilgisi yok. Bizim böyle bir düşüncemiz yok' demiş. Ama 'yalan üzerinden yapılan bir propaganda olduğu için karşı tarafta daha çabuk yayılıyor' diye bir yandan da FETÖ'cü ve PKK'lılar hem medyadan hem sosyal medyadan sürekli bunu köpürttükleri için ister istemez siz buna açıklama yapmak zorunda kalıyorsunuz. Dolayısıyla bu sefer ne oluyor. Yalan daha çabuk yayılıyor" dedi.

Dağ daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Aslında buradan yola çıkan en önemli algı şu: Bu ülke için sadece CHP veya diğer muhalefet partileri ile mücadele eden bir AK Parti yok, CHP, HDP, PKK, FETÖ bir araya gelmiş bir propaganda yapıyorlar. Buna karşı biz ülkemizi hem Türkiye de hem de dünya da savunur pozisyondayız. Yani Almanya'da veya diğer batı devletlerinde FETÖ'cüler PKK'lılar ile birlik olup aleyhimize lobicilik faaliyeti yaparken yanımızda görmemiz gereken kim? 'Bu ülkenin siyasi partisi CHP.' Ayrı düşünebiliriz. Seçim için mücadele yapıyoruz. Başımızın üstünden yeri var. Kazanan bu ülkeyi en iyi şekilde yönetsin. Aynı ülkede yaşıyoruz. Ama sen oraya geldiğin zaman senin de terör örgütü olduğu kaydettiğin FETÖ'nün, PKK'nın söylediği sözlerin aynısını söylüyorsan ve oraya giden vekillerin gittikleri yerlerde bunları söylüyorlarsa, kusura bakmayın, 'beraber yol yürüdüğünüzü' söylediğimizde bunu kabul etmek zorundasınız. Yani dolayısıyla bunları hepsi yapılan bir mücadele olduğu için bu tarzda bir yorum ortaya çıkıyor. Ama baktığınızda yine bu ülkede bir vizyon ve hizmet ortaya koyan AK Partili oluyor. Başka bir partili olmuyor, olma ihtimali de yok. Bu ülkenin en büyük sorunu yıllardır muhalefet sorunudur.