''15 Temmuz Darbe Davaları Çalıştayı'' başladı

15 Temmuz Darbe Davaları Çalıştayı, Antalya''nın Serik ilçesinde başladı.

15 Temmuz Darbe Davaları Platformu, 15 Temmuz Derneği, ve Hukukçular Derneği tarafından organize edilen ve Antalya'nın Serik ilçesindeki bir oteldeki çalıştaya, Türkiye'nin çeşitli illerindeki barolara kayıtlı 200 avukat katıldı.

Çalıştayda avukatlar, 15 Temmuz'un ardından darbecilerin yargılandığı davalardaki gelinen durum ve devam eden davalarda izlenecek yol ile istinaf ve Yargıtay aşamalarında neler yapılacağı konularını ele aldı.

15 Temmuz Darbe Davaları Platformu Başkanı Mehmet Alagöz, darbe davalarının ilk derece mahkemelerinin bitme sürecini yaşadıklarını, istinaf ve Yargıtay sürecinin başladığını belirtti.

Bilgi ve birikimleri paylaşmak, varsa aksaklıkları tespit etmek ve bundan sonraki sürece ilişkin yapılacakları konuşmak üzere bir araya geldiklerini dile getiren Alagöz, verimli geçen bu çalıştayı gelenekselleştirmeyi hedeflediklerini kaydetti.

"İlk kez darbecilerden hesap sorma imkanı oluştu"

Mehmet Alagöz, 15 Temmuz'un unutulmaması ve unutturulmaması açısından bu tarz çalıştayların önemli olduğuna dikkati çekerek, "Darbeyle ülkenin emperyalist bir şekilde işgaline zemin oluşturmamak için gerekli tedbirler alınmalı ve bunların gelecek nesillere aktarılması gerekiyor. Biz çabuk unutan bir toplumuz. Onurlu bir iş yapıyoruz. Kahraman şehitlerimizin yakınlarının ve gazilerimizin avukatlığını yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin daha önce de darbeler yaşadığı ancak hiçbirinde darbecilerle hesaplaşamadı. 15 Temmuz'da ilk kez darbecilerden hesap sorma imkanı oluştu. Bu tarz çalıştaylarla tecrübeleri bir araya getirip, daha verimli yargılamaların yapılmasına katkı sağlamaya çalışıyoruz." dedi.

Türkiye'nin artık belli bir hukuk birikimine sahip bir ülke olduğuna işaret eden Alagöz, şunları söyledi:

"Pek çok ülkede darbeciler yakalanır yakalanmaz infaz ediliyor. Suçüstü yakalandıkları için çok ağır işkencelerden geçirilip, öldürülüyor. Türkiye'de hukuk daha olumlu anlamda ilerlediği için sanıkların hukuki hakları olabildiğince dikkate alınarak savunma hakkı verilerek yargılama yapılıyor. Hatta bazı sanıkların akılla dalga geçen savunmalarına bile şahit oluyoruz. Sürekli inkar edip, algı yönetmeye çalışıyorlar. Bazı sanıklar öyle inkara şartlanmışlar ki eşini tanımadığını söyleyenler bile oluyor. Kamerada ateş ettiği görülmesine rağmen, 'O, ben değilim. Ben ateş etmişsem bile kimseyi öldürmedim' diyenler çıkıyor. Onların dertleri inandırıcı olmak değil. İnkar ederek gerçekleri gizlemeye, karartmaya çalışıyorlar. Tamamen inkar savunması. Cep telefonlarındaki mesajlara, 'Telefonumu belli saatlerde başkası kullanıyor' diyen bile çıkıyor. Örgüt liderini gizlemek için savunma geliştiriyorlar."

Yargılama süreçlerinin adaletli yürümesine sevindiğini ve onur duyduğunu anlatan Mehmet Alagöz, "Türk hukuk tarihinde ilk kez darbe yargılamaları yapılıyor. Biz şehit yakınları ve gazilerin avukatlığını yapıyoruz. Haklı, şerefli olan taraftayız. Türk hukuk tarihi açısından bir tarih yazılıyor. Biz de bu tarihin bir parçası olarak görev yapıyoruz. Bundan da büyük bir mutluluk duyuyoruz." diye konuştu.

Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı ise FETÖ'cü sanıkların davalarda sürekli her şeyi inkar etmesine rağmen kendilerinin bile bilmediği başka davalardaki iddianamelerden örnekler verebildiğini söyledi.

"Örneğin, Vatan Emniyeti Davası'nda yargılanan bir sanık, Borsa Davası'nın iddianamesinin 353'üncü sayfasından bir örnek verebiliyor. Tüm bu davaları bizim bile bu kadar inceleme imkanımız olmuyor." diyen Tatlı, kendilerinin bu durumu aşmanın yolu olarak tüm davalara giren avukatlarla sosyal medyada kurdukları gruplar ve bu çalıştay aracılığıyla bilgi paylaşımı yaptıklarını kaydetti.

Tam anlamıyla bu davaların hakkını vermeye çalıştıklarına işaret eden Cavit Tatlı, "Bu dava benim meslek hayatımda karşılaşacağımız, bu millete karşı sorumluluğumuzu yerine getirebileceğimiz belki de tek iş olacak. Onun için hakkını vermek istiyoruz. İstinaf ve Yargıtay aşamasındaki dilekçeler öncesinde bilgi paylaşımı yapmak istedik. İlginç bilgiler alıyoruz. Davaların yüzde 95'i bitti. Amacımız bir tane bile masum ceza almasın ama bir tane bile suçlu kaçmasın, kaçırmayalım. Sanıklarda maalesef çözülme yok. Sürekli inkar ediyorlar. Hiçbir şeyi görmemişler, duymamışlar, bilmiyorlar. Biliyorlarsa da ya ölü birisine ya da kaçmış birisinin üzerine atıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

"Darbe öncesine kadar değil ama darbeden sonra örgütle mücadele başarılı olduğumuzu düşünüyorum." diyen Tatlı, "Adil yargılama konusunda dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar sanık haklarına riayet edilerek bir yargılama yapılamazdı. Sanık yakınları yeri geliyor müştekilere saldıracak kadar rahatlık gösteriyorlar. Her istediklerini söylediler. Günlerce savunma yaptılar. Hiçbir müdahale yapılmadı. Adil yargılamanın gerçekleştiğini düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

"Vatanını satan alçakların almış olduğu cezalar çok önemli"

15 Temmuz Derneği Başkanı Tarık Şebik de dernek olarak misyonlarının darbe girişimini milli hafızada canlı tutmak ve gelecek nesillere aktarmak olduğunu dile getirdi.

Şebik, şunları kaydetti:

"Bir daha bu darbeleri yaşamak istemiyorsak, bu darbeye karışan akılların 1 dolara üniformasını, vatanını satan alçakların almış olduğu cezalar çok önemli. Bu cezalar ne kadar kuvvetli olursa, bir daha bunu yapacak akıl 2 kez düşünmek zorunda kalacak. Bu sadece avukatların değil toplumun her kesimine yayılması gereken bir mücadele. Basın, siyasetçi, yazar, toplumun her kesiminin bu mücadelede etkin rol oynaması lazım. Ben ülkemizde böyle darbelerin bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum. Tüm hukukçular bu sürecin en iyi şekilde işlemesi için ellerinden geleni yapıyor. Suçlu olan birisinin kesinlikle hak ettiği cezayı en ağır şekilde alması lazım. Bu, bu topraklarda alçak zihniyetin bir daha yeşermemesi için çok önemli."

Çalıştay, 2'nci günü olan bugün de devam ediyor.