Seçim mitinglerine Hakkari'den başlayacağını belirten Davutoğlu, 'Biz bu toprakların her yerine aşığız' dedi.
DAVUTOĞLU, ÇÖZÜM SÜRECİNDE GELİNEN KRİTİK AŞAMAYI DEĞERLENDİRDİ
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dolmabahçe'de açıklanan 10 maddelik metnin silah bırakmanın ön şartı olmadığına dikkat çekerek, silahların hemen bırakılması gerektiğini söyledi. ATV-aHaber ortak canlı yayınında "Başbakan ile Gündem Özel" programında aHaber Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtlayan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
10 MADDE ÖN ŞART DEĞİL: (Dolmabahçe açıklaması) Burada bir ön şart yok. 10 madde konuşulacak, sonra silah bırakılacak diye bir şey yok. Bu açıklamanın esası özü silahları bırakma kararı ve açık bir şekilde bu beyan ediliyor ve kongre daveti yapılıyor. Silahları bırakmanın ön şartı gibi sunulması, açıklamanın özünü saptırmak olur. Bu maddelerde HDP maalesef tahrif edici açıklamalar getiriyor. Bu 10 madde içinde ne var? Çözüm sürecinin kalkınma boyutu var, siyaset boyutu var. Tartışılması abes teşkil edecek hiçbir şey yok. Çözüm Süreci bizim açımızdan işleyen bir süreçtir. Silah bırakılması zaten demokratik siyasetin önünü açar. Bu maddelerin tartışılması bizi rahatsız eder mi? Hayır. Zaten bu maddeler bir anayasa gündeme geldiğinde de önümüze geliyor.
KONGRE TOPLANMALI: Silahlar hemen bırakılmalı. Mart ayında çekilme takvimi açıklanmıştı. Mayıs ayı içinde de çekilme başlamıştı. Gezi ile birlikte geri vitese takılmış gibi hava oluşturuldu. Sonra 17-25 Aralık girdi. Hep geciktirildi. Buraya geldik bu çok önemli. 30-35 yıldır terörle mücadelede ortaya çıkan sorunları çözme anlamında geldiğimiz en önemli nokta. Nehrin yarısına kadar yüzdükten sonra artık nehir daha da hızlı akıyor. Artık menzile ulaşmak lazım. Geri dönmeyi düşünmek bile sürüklenip gitmeyi getirir. Karşıya ulaşmanın en önemli yollarından biri, zinhar, silahlı yöntem kullanmamak. Bir an önce kongre toplanmalı. Bu yönde de işaretler görüyorum.
DEMİRTAŞ'A TEPKİ: HDP içinde açıklamayı yapan milletvekilleri ile daha sonra yorum yapan Selahattin Demirtaş'ın yorumları arasında bir açı var. İkircikli dil kullanmamak lazım. 'Biz silahları bırakırız ama' dememek lazım. Silah bırakmanın 'ama'sı olmaz. Demirtaş cumartesi günü yapılan açıklamayı provoke etmemeli.
ARTIK SİLAH OLMAMALI: Önemli olan Türkiye'nin dağında, şehrinde, hiçbir yerde silahın bir daha kullanılmaması. Orada veya burada bir gün kullanırız diye silahın barındırılmamasıdır.
KARAR ADLİ TIP'IN: (Cezaevlerindeki ağır hasta tutuklu ve hükümlüler) Buna olumlu bakıyoruz. Bazı hastalarla ilgili adımlar atıldı ama Türkiye hukuk devleti. Bu hastalıkların mahiyetinin adli tıptan kontrol edilmesi lazım.
İDDİAYA GÜLDÜK: Sayın (Ali) Babacan, son derece farklı bir konu için resmi konuta gelmişti. Bir takım çevreler, böyle bir haber yapmışlar. İstifa söz konusu değil. Sayın Babacan da biz de güldük.
ORTADOĞU'DAKİ TEK HAYIRLI HABER
"(Çözüm Süreci ve Dolmabahçe açıklaması) Seçime giderken bu noktaya gelinmiş olması, başlı başına büyük bir kazanç. Ortadoğu'da şu anda tek hayırlı haber budur. Irak, Suriye, Yemen etnik ve mezhebi temelde parçalanırken, Türkiye'de bir başarı hikayesi yazılıyor. Bunu nihai sonuca götürmek lazım. Provoke etmek çok kolay. Ama çözüm sürecinde gelinen yeri inşa etmek tekrar, çok zordur.
MUSUL VE HALEP BİZİM İÇİN KRİTİK ŞEHİRLER
"(Türkiye Musul operasyonuna katılacak mı?) Kimsenin toprağında gözümüz olmadığını herkes biliyor. Ama bu uzun sınırda tetikte olmamızı gerektiren bir konjonktür var. Halep ve Musul bizim için kritik şehirler. Operasyonun ne olacağını zamanla göreceğiz. Biz bu unsurlara yardım ederiz, Türkmenlere, Kürtlere, Araplara. Muharip güç olarak katılmayı şu anda ihtiyaç yok."
Kaynak: Sabah