Haber: Özlem Doğan
İşgalci İsrail yaklaşık 2 aydır tüm dünyanın gözü önünde Gazze’de soykırım yapıyor. Özellikle bebekleri ve çocukları hedef alan terör devleti savaş suçu sayılan silahlar kullandığı halde Batı’nın sesi çıkmıyor. Katil ABD’nin desteklediği İsrail’i haklı bulan bazı Avrupa ülkeleri de Gazze’de şehit edilen 14 bin insanın ölümünü görmezden geliyor. Türkiye, Gazze için diplomatik temaslarını sürdürürken 4 günlük bir esir takası anlaşması dolayısıyla ateşkes sağlandı fakat İsrail bu anlaşmaya rağmen mazlumların üzerine ölüm yağdırmayı sürdürdü. Birkaç yıl önce Gazze’den Türkiye’ye okumaya gelen öğrencilerle Gazze’de yaşananları konuştuk.
Hem işgal hem abluka altındayız5 yıl önce Gazze’den Türkiye’ye gelen ev hanımı Lübna Selama, “Biz Rimal mahallesinde yaşıyorduk. Savaş patlak verdiğinden beri Gazze’deki eşimden haber alamıyorum. Halkımızın maruz kaldığı durum çok zor, yaşananları insanın aklı almaz. Evler yıkıldı, çocuklar, kadınlar, ihtiyarlar öldürüldü. Büyüğe, küçüğe, bebeğe, kadına acımadılar. Filistinliler olarak 75 yıldır işgal altındayız, Gazzemiz ise abluka altında. Elektrik, su, doğalgaz, hava hatta ilaç bile yok. Gazze’de soykırım yapan İsrail Hamas’a karşı kazanamadı, hıncını masum çocuklardan aldı” dedi.
Türk milleti yanımızdaHamas’ın Filistin halkının hakkını savunduğunu ifade eden Selama, “Toprak bizim toprağımız, Hamas da bizim namusumuzdur. Arap ülkelerin halkları başımızın üstüne ama yöneticileri şeytan gibi. Onlara ‘Allah bize yeter’ diyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan çok memnunuz. Türk milleti bizim yanımızda, biz de onların yanındayız. İlk ilaç gönderen Türkiye oldu. Gazzeli yaralıları da Türkiye sahipleniyor. Hamas lehine konuşan tek dışişleri bakanı da sadece Hakan Fidan oldu. Hamas terörist değildir. Hamas biziz; kızımız, oğlumuz, babamız, kocamız; ailemiz, komşularımızdır” diye konuştu.
Hamas meşru müdaafa yapıyorHamas’ın meşru bir hak olduğunu belirten Selama sözlerini şöyle noktaladı: “Kassam Tugaylarına herkes dahil olamaz. Öncelikle üniversite mezunu olması lazım. Ancak mühendis, doktor, öğretmen gibi mesleklerle meşgul olanlar Hamas’a katılabiliyor. Ayrıca hafız, ahlaklı, dindar kişiler seçiliyor. Hamas, Peygamberimizin ahlakıyla süslenmiş insanlardan oluşuyor. Hamas sadece Filistinlileri değil, tüm Müslümanları, ümmetin şerefini, namusunu savunuyor.”
Tüm ailem Gazze'de
İsrail’in gücünü ispatlamak için çocuklara soykırım yaptığını kaydeden Kerime Ekhrawat, “4 çocuk annesiyim. Gazzeliyim, El Cela’da yaşıyorduk fakat evimiz bombalandı. El Cela yerle bir oldu. Eşim şehit düştü. 5 yıldır Türkiye’de yaşıyoruz. Tüm ailem, kardeşlerim şu an Gazze’de. İsrail, Avrupa’nın geliştirdiği tüm yeni silahları Gazze’de kullanıyor, Gazzelileri bir deney tahtası olarak kullanıyor. Biz, İsrail’in başını yere eğdiren Hamaslı mücahitlerle iftihar ediyoruz. Tek başlarına İsrail’e karşı mücadele ediyorlar. Dünya Müslümanları ise sessiz kaldı. Gazze’yi dönmeyi dört gözle bekliyorum, tek isteğim bu. Allah bize zafer nasip edecektir, Filistin mahşer yeridir” ifadelerini kullandı.
Gazze benim kalbimGazze’nin soykırımdan sonra bile daha güçlü olacağını ifade eden 20 yaşındaki Rağad Selama, “Ailemle birlikte Türkiye’ye geldim. Burada İngilizce öğretmenliği okuyorum. Şu an Gazze’de bulunan babamla da diğer akrabalarımızla da iletişimimiz kesildi. Gazze benim kalbimdir, çok özlüyorum. Bir gün geri döneceğiz. Filistin halkı olarak İsrail’in zulmünden çok çektik. Bu zalimlere karşı Müslümanlar olarak birleşmeliyiz. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
Katliamları ben de yaşadımGazze’den Türkiye’ye okumaya gelen Nuran Abunuqaira, “Tüm akrabalarım Gazze’de. En son bir hafta önce onlardan haber alabildik. Gazze’yi, sokaklarımızı, vurulan evimizi çok özledim. Arkadaşlarım şehit oldu. Biz Refah’ta yaşıyorduk. İsrail saldırıları Gazze’de ilk defa yaşanmıyor. Gözlerimle şehit edilenleri gördüm, yaşadım. Bombalardan kaçıyorduk, koşuyorduk. Sırf bu yüzden hemşirelik okuyorum. Hamas bizi koruyor, onlar olmasaydı biz ne yapardık? Türkiyeliler de bizim kardeşlerimiz gibi. Bizim haklarımızı savunuyorlar” dedi.
Hamas olmasa Gazze de olmazGazze’ye geri dönmeyi çok istediğini belirten Hala Ekhrawat sözlerini şöyle sürdürdü: “18 yaşındayım, annem ve kardeşlerimle Türkiye’de yaşıyorum. Gazze’de yaşananları görünce kahroluyorum. Dayılarım, amcamlarım, neredeyse tüm ailem Gazze’de. 15 gündür onlardan haber alamıyoruz. İsrail kadınlara ve çocuklara soykırım yapıyor. Masum halkımıza yapılanları görünce keşke onların yerine ben şehit olsaydım diyorum. Ancak onların Allah katında diri olduklarını da biliyorum. Gazze’yi ne kadar vursalar da yeniden imar ve ihya edeceğiz. Bu zulme sessiz kalan Müslümanlar da dilsiz şeytan oldular. Hamas ne yaparsa biz hep onun yanında olacağız. İslam sancağını dik tutuyorlar. Eğer Hamas olmasaydı belki de Gazze diye bir yer olmayacaktı.”
Bizi vicdanlı insanlar anlarTürkiye’de imam hatip lisesinde okuyan Hitaf Ekhrawat, “19 yaşındayım. Gazzeliyim. Tüm akrabalarım şu an Gazze’de. Bizi duyarlı, vicdanlı insanlar dışında kimse anlayamaz. Bu soykırımda hayatını kaybedenler şehadet şerbetini tadarak Allah katında yüce bir mertebeye nail oldular. Allah nasip ederse ben de Gazze’ye döneceğim. Orada bir çocuk esirgeme yurdu açmayı istiyorum. İnşallah Hamas da başkenti Kudüs olan Filistin’i İsrail’den geri alacak” şeklinde konuştu.